CHP'li Emir'den 'Şehir Hastaneleri'ne dair soru önergesi
CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, şehir hastaneleri uygulamasını Sağlık Bakanı Recep Akdağ'a sordu.
CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın yanıtlaması istemiyle meclise verdiği soru önergesinde "şehir hastaneleri" uygulamasını sordu.
AKP döneminde ‘yeni yatırım modeli’ olarak uygulamaya konulan "şehir hastaneleri"nde doktor ve hemşirelerin maaşlarını yüklenmenin dışındaki tüm hizmetlerin özel sektör tarafından yürütülebileceğini ifade eden Emir, "Devlet, buraları işletecek özel sektöre, öngörülen ‘doluluk oranı’nın yüzde 70’ini sağlama garantisi verecek. Yani ‘doluluk oranı’ yüzde 50’lerde kalacak olursa eksik kalan yüzde 20’lik ‘doluluk oranı’ taahhüdünün parası, vatandaşa hizmet verilmemesine karşın işletmeciye ödenecek. Burada anlaşılması neredeyse imkânsız olan konuların başında, ‘doluluk oranı’ kapsamında karşılanacak eksik kısım tamamlanırken hangi hasta esas alınacak; kısa süreli yatarak tedavisi görecekler mi, ameliyatlı ya da yoğun bakım hastaları mı?" dedi.
'DEVLET HASTANESİ GÖRÜNÜMLÜ ÖZEL HASTANE'
Şehir hastanelerinin “Devlet hastanesi görünümlü özel hastane” olacağını ifade eden Emir, "Bu uygulama ülkemizin sağlık sistemini baştan sona sarsacaktır. Sağlık sistemimiz, ‘koruyucu hekimlik’ anlayışından vazgeçilerek, ‘hasta garantili’ hale dönüşecektir." diyerek şu soruları sordu:
- ‘Şehir hastaneleri’nin işletmesi, inşaatı gerçekleştiren şirketler tarafından mı yapılacaktır? Yapılacaksa hangi hizmetler özel şirketler tarafından yürütülecektir?
- ‘Şehir hastaneleri’nin işletmesini yürütecek olan şirketlere verilen yüzde 70 ‘doluluk oranı’ garantisindeki kıstas nedir, yüzde 70 oranı neye göre belirlenmiştir? Kamu Özel İşbirliği (KÖİ) kapsamında yapılan köprülerdeki, yapıyı inşa eden firmaya belli sayıda araç geçişi taahhüt edilerek verilen ücret garantisinin, bir başka uygulama alanı olduğu anlaşılan ‘şehir hastaneleri’nde hasta garantisi nasıl verilmiştir?
- ‘Şehir hastaneleri’nin işletmesini yürüteceklere verilen yüzde 70’lik ‘doluluk oranı’nın gerçekleşmemesi durumunda eksik kalan oran hangi hastalık türü ve hasta esas alınarak tamamlanacaktır? Kısa süreli yatarak tedavisi görecekler mi, ameliyatlı ya da yoğun bakım hastaları mı bu oranın hesaplanmasında belirleyici olacaktır?
- Uygulamanın öngördüğü yeni sağlık sistemi, özel şirketlere, hasta taahhüdünde bulunmak anlamına gelmekte midir? Eğer böyleyse ‘korucu hekimlik’ gibi hastalığı önleyen sağlık sisteminin yerine, ‘garanti edilen hasta doluluk oranı sağlansın’ diye vatandaşların özellikle hasta edildiği veya gereksiz yere ameliyat edildiği, bunun üzerinden de özel şirketlere para kazandırıldığı bir sisteme mi geçilmektedir?
- Türkiye’de 2016 yılı itibariyle devlet hastanelerindeki doluluk oranı kaçtır?
(HABER MERKEZİ)
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
