12 Ocak 2017 09:18

Denizlerdeki mülteci ölümleri almanaklaştı

Ege Denizi’nde yaşamını yitiren mülteci ölümleri Halkların Köprüsü Derneği’nin gönüllüleri tarafından kolektif bir emekle almanak haline getirildi.

Paylaş

Savaşlardan yada ülkelerindeki diktatörlüklerden kaçarak daha insancıl bir yaşam için Avrupa’ya ulaşmak isterken Ege Denizi’nde yaşamını yitiren mülteci ölümleri Halkların Köprüsü Derneği’nin gönüllüleri tarafından kolektif bir emekle almanak haline getirildi. 

Kitapta 2015 yılında Türkiye kıyılarından Yunanistan’a geçmeye çalışırken hayatını kaybeden mültecilerin ölümleri gün gün, ay ay, fotoğraf, gazete küpürleri ve infografiklerle anlatılmış durumda. Kitapta ayrıca politikacıların mülteciler üzerine söylemlerinin değerlendirmeleri, mülteci hayatlarından hikayeler, mültecilerin hukuki durumları, medyanın mültecilerle sınavı ve Halkların Köprüsü Derneği’nin mültecilerin yaşadıkları sorunlarla ilgili görüşleri yer alıyor. 

Kitabın tanıtım yazısında şu ifadelere yer verildi “Onları tanımıyoruz. İsimlerini bile bilmiyoruz. Pek çoğu gazete sayfalarına ‘rakam’ olarak bile yansımadı. Bütün yolları kesilmiş, bütün kapılar yüzlerine kapatılmıştı. Milyonlarca insan can yelekleri giydiler, lastik botlarla, minik kayıklarla, eski balıkçı tekneleri ile Avrupa’ya, insan haklarının sözde kalesine ulaşmaya çalıştılar. Binlercesi Ege Denizi’nde boğuldu. Karanlık sularda kayboldular. 2015 yılında Ege Denizi’nde 484 insan öldü ve 206 insan kayboldu. Onları tanımak istemediğimiz için, isimlerini öğrenmek istemediğimiz için öldüler. Geçen yıl Eylül ayında Bodrum’da Alan Kurdi bebek kıyıya vurduğunda gördüğümüz sadece cansız minik bir çocuk bedeni değildi, insanlıktı kıyıya vuran. Bu almanak ölenler, hikayeler ve neden öldükleri hakkındadır… Onları tanımaya, öğrenmeye, özlemeye dairdir”.

‘SAHA ÇALIŞMALARINDA TANIK OLDUĞUMUZ HAYATLAR’

Dernekte yapılan tanıtım toplantısında konuşan dernek üyesi Ercan Ergiçay, almanağın dayanışma kültürü ile doğduğuna vurgu yaparak “Halkların Köprüsü dernek gönüllüleri olarak hayatın sadece bir zorluğunda değil bütün zorluklarında beraber yaşamayı ve dayanışmayı ilke edinmiş bulunmaktayız. Bu almanak da tam olarak bu dayanışma kültüründen doğmuş bir çalışmadır. Bu fikrin olgunlaşmasında en büyük etken de saha çalışmalarında birebir tanık olduğumuz hayatlar ve hikâyelerdir” dedi. Kitap, Dipnot Yayınları tarafından basıldı. (İzmir/EVRENSEL)
 

ÖNCEKİ HABER

TGC’den cezaevindeki gazetecilere ziyaret

SONRAKİ HABER

Kayseri saldırısıyla ilgili 4 asker gözaltına alındı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...