'Türkiye halkları 'Hayır'da buluşmak zorunda'

Mimarlar Odası Ankara Şubesi her hafta gerçekleştirdiği gündem toplantısında bu hafta iki önemli konuyu gündeme taşıdı. Mimarlar Odası Ankara Şubesi Toplantı Salonunda gerçekleşen basın toplantısının ilk gündemi Meclis Genel Kurulunda görüşülmeye başlanan anayasa değişikliği tartışmalarıydı. Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, “Herkesin geleceğinin oylandığı ve halkın iradesini tek kişide toplayacak anayasa değişikliği derhal geri çekilmelidir” dedi. Candan, sadece bir anayasa değil rejim değişikliği de yapılmak istendiğini söyledi. 

'YENİ ANAYASADA HERKES TEHDİT ALTINDA'

Candan,  Şili'de Pinochet döneminde yapılan referandumu hatırlatarak, “Şili'de o dönemde yapılan şok doktirinini bize transfer etmeye çalışıyorlar. Şu  an bir şok halindeyiz. Şili'de 17 yıl boyunca Pinochet iktidarının uyguladığı baskı, işkence, teröre karşı Şili halkının mücadelesi bize yol göstermeli. Orada Hristiyan demokrat ile en devrimci kesimler referandumda bir araya gelmek zorunda kaldı” dedi. Geçmişte kime oy verildiğinin önemli olmadığını kaydeden Candan, “Kime oy vermiş olursanız olun, bu anayasa değilikliği geçtiğinde herkes tehdit altında olacak. “Hayır” dediğimizde kazanacağımız şey en başta huzur ve barış olacak” dedi. Candan, elinde tuttuğu üzerine yara bandı yapıştırılmış anayasa kitapçığını göstererek “Anayasamız yaralıdır. Biz yaralıyız. Cumhuriyet kalbinden yara almıştır. Türkiye halkları 'Hayır'da buluşmak zorunda” dedi. Candan önümüzdeki günlerde anayasa değişikliğine karşı “Hayır” için eylem ve etkinliklerle seslerini herkese duyuracaklarını söyledi. Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreteri Namık Kemal Kaya da son dönemde yaşanan katliamlara dikkat çekerek, “Bu ülkede katliamlar yapılıyor. Bugünkü süreci ören anlayış kentlerimizde yaşanan yıkımların arkasındaki zihniyetin ta kendisidir. Halk olarak elimizi vicdanımıza koymalı ve 'Hayır' demeliyiz” dedi. 

'HERİKLİ VE KARASOKU MAHALLERİNDE TARİH YOK OLMANIN EŞİĞİNDE'

Basın toplantısının bir diğer gündem konusu ise Nevşehir Kapadokya Bölgesinde yaşanan kentsel dönüşüm uygulamalarıydı. Candan, kültürel miras açısından eşsiz bir bölge olan Nevşehir bölgesinde son dönemde kentsel dönüşüm uygulamarıyla kültürlerin talan edildiğini söyleyerek bunlara bir yenisinin daha eklenmeye çalışıldığını belirtti. Candan, Herikli ve Karasoku Mahalleri için alınan kentsel dönüşüm kararlarının buradaki tarihi dokuyu yok edeceğini söyledi. Kültür ve Turizm Bakanlığı'na gerekli başvuruları yaptıklarını söyleyen Candan, “Buralar sadece insanların barındığı mahalleler değil. Bu mahallerin geçmişi Lale Devri dönemine dayanıyor. Farklı din ve kültürlerin mekansallığı altüst edilerek buralara TOKİ blokları yerleştirilecek” dedi. Mahallerdeki binaların tescil edilip gelecek kuşaklara aktarılması gerekirken mahallenin beton yığını haline getirilmek istendiğini kaydeden Candan, binaların tescil işlemlerinin yapılması için ellerinden geleni yaptıklarını söyledi. Bölgede başka bir yerde eşi benzeri olmayan Cumhuriyetin ilk apartmanlarının olduğunu belirten Candan, bölgedeki kentsel dönüşümün durmasını istedi. 

'BAKANLIK TESCİL İÇİN ELEMANI OLMADIĞINI SÖYLÜYOR'

Nevşehir'de yaşayan Mimar Zeynep Çöloğlu bölgede yaşanan yıkım sürecine ilişkin gözlemlerini paylaştı. Nevşehir'in tarihinin yok edildiğini söyleyen Çöloğlu, daha önceden Kale Mahallesi'nde yaşanan yıkımda tescilli binaların dahi yok edildiğini söyledi. Dava sürecinin devam ettiğini söyleyen Çöloğlu, yaşanan yıkımdan henüz kimsenin ceza almadığını söyledi. Herikli ve Karasoku Mahallerinde çok az binanın tescil edildiğini belirten Çöloğlu, yıkımın devam ettiğini söyledi. Çöloğlu sözlerini şöyle sürdürdü:  “Kültür Varlıklarına tescil için başvurduğumuzda 'elemanımız yok, mimarımız yok' diyor. Mal sahiplerinin evlere girmesine izin vermediklerini bahane ediyor. Ben kendim dolaştım. 52 bina tespit ettim tescil işlemi yapılması gereken. Ama neden hala tescil işlemlerinin yapılmadığını ilişkin bir açıklama yok”.  (Ankara/EVRENSEL)