23 Aralık 2016 00:44

Tugay Bek: Emniyet hakkımızda ihbar yapılmış gibi gösterdi

Avukat Tugay Bek, ihbar iddiasının uydurma olduğunu belirterek, Soylu'nun 'intikam' sözlerinin talimat olarak algılanma ihtimalinin olduğunu söyledi.

Paylaş

Volkan PEKAL
Adana

Adana’da, aralarında HDP il eş başkanlarının da olduğu 20 kişiyle birlikte gözaltına alınan Avukat Tugay Bek, ihbar iddiasının uydurma olduğunu söyledi. Beşiktaş saldırısının ardından İçişleri Bakanı Soylu’nun “intikam” sözlerini hatırlatan Bek, bu sözlerin emniyet tarafından bir talimat olarak algılanmış olabileceğini söyledi. 

NE OLMUŞTU?

Beşiktaş saldırısının ardından 12 Aralık Pazartesi günü Adana’da çoğunluğu HDP yöneticilerine yönelik operasyonda aralarında Emek Partisi Üyesi ve Adana Barosu Cezaevi Komisyonu Başkanı Avukat Tugay Bek’in de olduğu 21 kişi gözaltına alınmıştı. Haklarında “Silahlı örgüt üyesi oldukları ve bombalı eylem düzenleyeceklerine” yönelik ihbar olduğu iddia edilen 21 kişi 7 gün boyunca gözaltında tutulmuştu. Avukat Tugay Bek, gözaltında işkenceye maruz kalmış, götürüldüğü adli tıp kurumunda ters kelepçe uygulamasını kabul etmediği için yaklaşık 40 çevik kuvvet polisi tarafından darbedilmişti. Gözaltındaki 5 kişi sosyal medya paylaşımları ve katıldıkları basın açıklamaları delil sayılarak tutuklanırken, mahkeme 4 kişiye de ev hapsi vermişti. Avukat Bek ise adli kontrol şartı ve yurt dışı yasağıyla serbest bırakılmıştı. Avukat Bek ile haklarında yürütülen soruşturmayı ve gözaltında yaşadıklarını konuştuk. 

DEMOKRASİ GÜÇLERİNE YÖNELİK TEZGAH

AKP Hükümetinin bütün muhalif kesimler üzerinde baskı kurduğunu ifade eden Bek, “Başkanlık sistemi”ne karşı olan herkesin adeta düşman olarak görüldüğünü ve uydurma gerekçelerle gözaltına alındığını veya tutuklandığını söyledi. Gözaltına alındıkları soruşturmanın da bu politikanın sonucu olduğunu söyleyen Bek, “Güya duyarlı bir vatandaş emniyeti arıyor. İhbarda bulunuyor. Bu arayan kişi de HDP yöneticilerini, önemli toplumsal davalara katılmış ve Emek Partili olarak beni şikayet ediyor. Bu kişi demokratik mücadele veren 21 kişinin adını soyadını ve nerede oturduğunu biliyor. Bu çok açık bir komplo ve demokrasi güçlerini sindirmeye yönelik bir tezgahtır” dedi. 

Haklarında isimsiz ihbar bulunduğu iddiasının inandırıcı olmadığını ifade eden Bek, Beşiktaş saldırısının ardından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “İntikamını alacağız” açıklamasını hatırlatarak, “Bu açıklamaları talimat olarak alan ya da bilmediğimiz başka bir talimatla hareket eden emniyet, adli soruşturmayı tetikleyebilmek adına bizi ihbar yapılmış gibi gösterdi” dedi.

DEFALARCA POLİSLERCE TEHDİT EDİLDİM

“İnsan hakları ihlalleri ve hak arama mücadelesi hususunda polisin fail olduğu sayısız yargısız infaz, işkence, darp gibi soruşturmalarda müşteki vekili olarak yer aldım. Bu süre zarfında açıktan veya örtülü bir şekilde TEM polis ve amirleri tarafından defalarca tehdit aldım” diyen Bek, hakkındaki isimsiz ihbarın polislerce planlanma olasılığının güçlü olduğunu belirtti.

Savcılık makamının sözü edilen ihbarı ciddiye alması halinde, ifade için bir hafta beklemeyeceğine de dikkat çeken Bek, “Bu durum savcılığın söz konusu soruşturmanın düzmece olduğunu kabul etmesi anlamına geliyor” şeklinde konuştu. 

KARİKATÜRLER BİLE SUÇ SAYILDI

Emniyetin emek, demokrasi ve barış güçlerine yönelik uydurma suçlar oluşturmayı alışkanlık haline getirdiğini sözlerine ekleyen Bek, geçmişten beri muhalif kesimlerin çeşitli komplolarla tutuklandığını vurguladı. Geçmişte Gülen Cemaatine üye polislerin uydurma deliller yarattığını, bugün de aynı yöntemin devam ettirildiği belirten Bek, “Polis de biliyor ki herhangi bir delil yok. O yüzden herhangi bir örgütle bağı olmayan basın açıklamaları, Leman dergisi, Evrensel gazetesi gibi yayın organlarında çıkan karikatürler, Facebook sayfamda milletvekili adayı olduğum dönemde çekilmiş fotoğraflardaki kadınların yöresel kıyafetleri delil olarak önümüze geldi” dedi.

SAVUNMA HAKKINA SALDIRI

Savunma bağımsızlığının ortadan kaldırılması ve avukatların ulusal hukuk bağlamında bir güvencesinin olmamasının muhalif avukatları kolay hedef haline getirdiğini vurgulayan Bek, “Oysaki bağımsız yargının üç sacayağı olmalı; yargıç, savcı ve avukatlar birbirinden bağımsız ve eşit hukuka sahip olmalıdır. Bugün avukatlara yönelik saldırılar aynı zamanda savunma hakkına saldırı, savunduğumuz insanlara da gözdağıdır” diye yaşananlara tepki gösterdi. 

‘ELİMİZDEN NE HAKİMLER GEÇTİ’ DEYİP VURDULAR

Gözaltında yaşadığı işkenceyi anlatan Bek, AİHM kararlarını hatırlatarak ters kelepçenin işkence olduğunu bu yüzden bir avukat olarak bunu kabul etmediğini söyledi. Buna rağmen Adli Tıp Kurumu içerisinde kendisine zorla ters kelepçe takıldığını söyleyen Bek sonrsında çevik kuvvet polislerinin arasına itildiği anlattı. 

“Bugün de 40 şehit var. Bir de avukatım diyorsun. Bizim elimizden ne hakimler, savcılar geçti” gibi sözlerle polislerin kendisini darp ettiklerini söyleyen Bek, çevik kuvvet polislerinin işkence konusunda eğitimli olduğunu ekledi. “Darbederken  gözle ve elle görülmeyecek yerleri seçtikler” diye konuşmasına devam eden Bek, özellikle başının saçlı kısımlarına vurulmasını da buna örnek gösterdi. Adli Tıp içindeki güvenlik kamerası görüntülerini Adana Barosu ve avukatları  aracılığı ile istediklerini dile getiren Bek, konuyla ilgili suç duyurusunda bulunacaklarını da ifade etti. Avukatların girişimi ve kamuoyu baskısı sayesinde işkence ve kötü muameleden geri adım atıldığını söyleyen avukat Tugay Bek, “Ters kelepçe uygulamasına boyun eğmiş olsaydık uygulama ve işkence devam edecekti” dedi.

ÖNCEKİ HABER

'FETÖ' üyeliği ile suçlanan 9 kişi tahliye edildi

SONRAKİ HABER

İhsan Kalkavan hakkında 'FETÖ' suçlamasıyla yakalama emri

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...