12 Aralık 2016 11:30

Soma davası: Devletin sorumluluğu ortada kalmamalı

Mahkeme, oturumları görüntülü kayıt altına alan SEGBİS sistemindeki arıza nedeni ile davayı 19 Aralık 2016’ya erteledi.

Paylaş

Resmi rakamlara göre 301 işçinin hayatını kaybettiği Soma Katliamı davasının 13. duruşmasına Akhisar Ağır Ceza Mahkemesinde başlandı. Mahkemede ilk olarak ek bilirkişi raporu okundu. Bilirkişiler ana bilirkişi raporunda teknik ve idari sorumluların belli olduğunu ifade ederek, “Soma faciası benzersiz bir iş kazasıdır. ihmaller dizisidir” dedi. Ek bilirkişi raporunda sanık avukatlarının sabotaj ve bant yangını iddiaları kesin bir dille reddedilirken, bant yangınının önceden öngörülebileceği ve basit önlemlerle engellenebileceğine dikkat çekildi. Ayrıca olası bir bant yangınının iddia sahiplerine ek sorumluluk getireceği vurgulandı.

TKİ VE ELİ ÇIKAN KÖMÜRÜ TARTMAK DIŞINDA BİR ŞEY YAPMAMIŞ

TKİ ve ELİ’nin görevlilerinin çıkan kömürü tartmak dışında bir şey yapmadığının ifade edildiği raporda, hiç kimsenin kendisine atfedilen unvanı kabul etmediğine dikkat çekildi.

Ailelerin avukatlarından Selçuk Kozağaçlı, ilk rapordan bu yana raporlarda yer alan aslı kusur-tali kusur ayrımının bu dosya için yapılamayacağını kasıt ya da taksirin tartışılması gerektiğini söyledi.

Kozağaçlı, S panosu için başka, A ve H panolarında gerçekleşen ölümler için başka bir taksir düzeyinden bahsedilebileceğini söyledi.
Kozağaçlı, “Düzgün havalandırma yapmadan S panosunun çalıştırılmaması gerektiğini biliyorlardı. Bizim açımızdan sorumluluk son derece nettir” dedi.

Ek raporda da ilgili kamu görevlilerinin sorumluluklarının dile getirildiğini belirten Kozağaçlı, “Doğrudan bakanlıklara bu raporlar gönderilip görevlilerin isimleri istenmelidir” dedi.

ŞAHİN VE AYDIN DA BİRİNCİ DERECE SORUMLU

Üst düzey bütün teknik ekibin kusurlardan sorumlu tutulduğunu belirten Kozağaçlı, elektrik işlerini yürüten ve düzenli olarak yönetim kurulu toplantılarına katılan Ümit Şahin ile Havalandırma Başmühendisi Fuat Ünal Aydın’ın da üst düzey yöneticiler arasına katılması gerektiğini söyledi.

Soma AŞ Genel Müdürü Ramazan Doğru’nun mahkemeye sunduğu savunma dilekçesinde “Hepimiz projelerden de yapılmadıklarından da niye yapılmadığından da haberdardık” dediğini hatırlatarak bir nevi itirafta bulunduğunu söyledi.Yine ailelerin avukatlarından Denizer Şanlı, bilirkişi raporu doğrultusunda şirketin diğer üst düzey yöneticileri ile ilgili başlatılan soruşturmanın davaya dönüşerek bu dava ile birleştirilmesi gerektiğini söyledi. Şanlı, “Müstakbel sanık Haluk Evinç acil durum müdürü olduğunu bilmiyor. Işıklar’da şu anki acil durum yöneticisinin ismi de bilinmiyor.Soma Kömürleri açısından hâlâ yönettikleri ocaklarda zincirleme durumlar devam ediyor” dedi.

Avukat İbrahim Arzuk da “TKİ ve ELİ ile ilgili belgelerde açık olduğu gibi bu olay bu kurumların aldığı kararlarla bu duruma gelmiş. Özel kişiler açısından gereği yapılırken kamu idarelerinin sorumlulukları ortada kalmamalı. Mahkemenin buna yönelik bir girişimde bulunması gerekli. İş Teftiş Kurulu başkanlıkları bu kişileri tespit edip savcılığa bildirebilir” diye konuştu.

Mahkemeye yaklaşık bir saat ara verildi. Aranın ardından mahkeme, oturumları görüntülü kayıt altına alan SEGBİS sistemindeki arıza nedeni ile 19 Aralık 2016’ya ertelendi. (Soma/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

HDP, yapılan operasyonların hukuksuzluğuna dikkat çekti

SONRAKİ HABER

Arkadaşları Berkay'ı unutmadı: Katliamlar ülkesi olmayacağız

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa