'Borcum var kredim var bana ne' demeyelim
Toplu İş Sözleşmesi sürecinde olan Gebze'den Schneider Elektik İşçileri gazetemize mektup yazdı.
Schneider Elektik İşçileri
Gebze
Merhaba Evrensel okurları;
Bizler toplusözleşme olan Schneider Elektik işçileriyiz. Biz bu sözleşme dönemini bireysel imzalanacak diye bekliyorduk ama patronlar MESS’ten ayrılıp EMİS’i kurunca, grup toplusözleşme masası kuruldu. Şimdi bu masada bulunan her hak talebinin karşılığını General Elektrik alacaksa biz de almalıyız, ABB fabrikası da almalıdır.
İşçiler kendi aralarında birlik olursa güç olur. Bu durumda sendikamız Birleşik Metal-İş’in duruşu çok önemlidir. Sendikamızın sözleşme sürecinde verdiği güven bize güven verir. EMİS avukatı bizlere Schneider Elektrik’in işçi çıkaracağını söylüyor. Bu bize gösterilen sopadır. Bu tehdidi ortadan kaldıracak ise sendikadır. İşçinin bunu hissetmemesi lazım. Yoksa beraberliğimize zarar verir. Bu sorun sadece Schneider Elektrik sorunu değil General Elektrik’in, ABB’nin de sorunu.
Toplusözleşmelerimiz genellikle enflasyona göre ayarlanıyor. Bu dönemde EMİS yüzde 12 zam veriyor. Hadi diyelim yüzde 15’e imza attık. Ne kalacak bize? Ben burada gelecekle ilgili bir şey göremiyorum. Yine zamlar altında eziliriz. Kasım ayı içinde 11 yıldır çalışan arkadaşımız işten ayrıldı. Rakip firmalara gidiyorlar. Adamlar kıdemini yakıyor. Demek Schneider Elektrik işçisi ilerlemiyor, geriliyor. Ücreti düşüyor.
Fabrikada 3-4 ay sonrası için işlerin ucunun gözükmediği, bir daralma yaşayacağı söylentisi var. Bu bizim sorunumuz değil. Patron kârlarına kâr katarken bizimle paylaşmadı, şimdi işlerde sıkıntı olunca sorumlu işçi olmaz. Sorumlusu sizsiniz. Biz çok şey istemiyoruz. İnsanca yaşayacak bir ücret istiyoruz. Bekaert işçisi grev dedi. Bekaert bize yol gösterecek.
Geçen yürüyüşümüz OHAL gerekçesiyle engellendi. Onlara göre yasal değildi. Bakın eğer yürümek istiyorsak bunu engelleyemezler. Ama biz gerçekten yürümek istiyor muyuz? Reklamın iyisi kötüsü olmaz. Biz hâlâ General Elektrik’teki TOMA polis tablosunu konuşuyoruz. Ayrıca sendikamızın toplantısı OHAL var diye yasaklandı. Bu demokratik olduğunu söyleyen bir ülkeye yakışmaz bence.
EMİS sözleşmesi sadece bizi değil tüm metal fabrikalarını etkileyecektir. İşçilerin gözü buradadır. Alkış yapmak ıslık çalmak önemli ama bence prosedür. Sırf yapmak istediğimiz için yapıyoruz. Bir etkisi olmaz. Günsan’da işçi kardeşlerimiz çıkarıldı. Dediler gelin Günsan’la dayanışalım. Çıktık topluca bir bildiri okuduk. Günsan işçisi ile dayanışmak bu mu? Neyi çözdü? Tabi ki hiç bir şey… Bu da prosedür. Bizde de 15 işçi çıkarıldı. Aynısı bizde de oldu.
İşçi kardeşlerim çoğu borç batağı içinde kredi borçları patlamış, patronlar bunu biliyor. Bunu koz olarak kullanıyorlar. İşçiye çıkarılma listesi var diye baskı yapıyorlar. Buradan işçi kardeşlerime sesleniyorum. Borcum var kredim var bana ne demeyelim. Geleceğini düşünen her işçi böyle bakmalı.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
