11 Aralık 2016 02:39

Kürtçe Türkçe İsveç edebiyatı seçkisinde yan yana

Ayşegül Tözeren, Evrensel Pazar'a yazdı: 'Bir umut kırıntısı olmuştu bizim için, Firat Cewerî’nin Türkçe ve Kürtçe İsveç Edebiyatı seçkisi…'

Paylaş

Ayşegül TÖZEREN

Bakırköy Cezaevi önünden kıvrılan yoldan, karanlığın içinde yürüyorum. Biraz sonra İsveç Konsolosluğunda Türkçe Kürtçe, çift dilli bir edebiyat gecesine katılacağım. Benim payıma düşen Türkçe Kürtçe İsveççe öykü şiir okumalarının Türkçe kısmı… Diller hep barış içinde, keşke biz de olsak… Ardımda Kürt sorunu üzerine düşünüp yazan Aslı Erdoğan ve barış açısının bir başka savunucusu dilbilimci Necmiye Alpay kalıyor. Aslında, kalmıyor, zihnimde, ruhumda onlar da konsolosluğun dönen kapılarından içeri giriyorlar. İsveç Konsolosluğu adına yapılan ilk konuşmada 2 Aralık’ın Basın Özgürlüğü günü olduğunu öğreniyorum. Bunu yazarların duvarların kilitlerin ardında olduğu bir cezaevi kapısından geldiğim sırada öğreniyorum. Gülümsemek bile geçmiyor içimden…

Edebiyat gecesi, Firat Cewerî’nin hazırlamış olduğu Türkçe ve Kürtçe İsveç Edebiyatı seçkisinin onuruna gerçekleştiriliyor. Cewerî, anadilinde Kürtçe yazabilmek için anavatanından ayrılıp, İsveç’e göçmüş bir yazar… Her edebiyatçı, ruhunun sürgününde yaşar ve bunun için yazar. Ama FiratCewerî, sözlük anlamıyla da sürgünü ve sürgündekileri tanıyan bir edebiyatçı… Romanlarında, öykülerinde sürgündeki Kürtlerin hikâyelerine yer veriyor. Bu da, yazarı Kürtçe Edebiyat, dolayısıyla da Dünya Edebiyatında farklı bir konuma getiriyor.

Firat Cewerî, anadilinde anavatanında genç yaşlarında kopmak zorunda kalmış, ancak edebiyatın derininde her dilin birbiriyle koyun koyuna yattığını biliyor, hiçbir dile, hiçbir dille konuşana küsmemiş, yüz çevirmemiş bir yazar. Uzun yıllar PEN Sürgündeki Yazarlar Komitesinde, Hapisteki Yazar Komitesinde çalışmış. Cewerî ile ben de Suruç’a uzanan uzun bir yolculukta tanışmıştım. Ondan sonra da edebiyat yolculuklarında karşılaşmamız hiç eksik olmadı. Uluslararası Ankara Öykü Günlerinde Onur Ödülünü almaya ve konuşmaya davet edildi. Edebiyatın ve yaşamın bilgeleştirdiği bir yazar tavrıyla, anadilinden dolayı bu ülkeden kopmuş olsa da konuşmalarını, onu izleyen bizler anlayalım diye Türkçe yapmayı tercih etmişti. Daha sonra Ağrı’da Latife Tekin ve FiratCewerî ile çift dilli bir edebiyat etkinliği gerçekleştirmiştik. Yaşamını barışa adamış Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, vurulduğu sırada Ağrı’da Türkçe Kürtçe sözcükler birbirine karışıyordu…

Tahir Elçi’nin katledilmesinin ardından hiçbir şey eskisi gibi olmadı. Sanki toplu ölümler, toplu öldürümlerle derin bir uçuruma doğru hızla koşuyorduk ve hızla bir el sırtımızdan bizi boşluğa itmişti. Necmi Zekâ şiirinde, “Her acı, bir diğerine uzaklığıyla oyalar kendini” der ya, o dizelerin virgülünde, harflerinin kıvrımının içinde yaşıyor gibiydik… Yine de umudu elden bırakmak istemiyorduk. Böyle bir umut kırıntısı olmuştu bizim için, FiratCewerî’ninTürkçe ve Kürtçe İsveç Edebiyatı seçkisi… Önce seçkiyi, 14 Şubat Dünyanın Öyküsü dergisinin özel sayısı olarak kurgulamıştık. Öyküleri, şiirleri biraraya getirmiş, düzenlemiş, dizmiştik… Hatta basılmıştı. Ancak yaşadığımız coğrafyada hâlâ Kürtçe sakıncalı bir dildi ve dergiyi okurla buluşturmak mümkün olmamıştı. Ama Cewerî’deki sabır ve umut hiç bitmezdi ve sonunda çift dilli İsveç Edebiyatı seçkisi Avesta Yayınları tarafından Aralık ayında yayınlandı.

Şiir, öykü ve denemeleriyle kimler yokki İsveç Edebiyatı seçkisinde… August Strindberg, Selma Lagerlöf, Edith Södergran, Hjalmar Söderberg, Karin Boye, Gunnar Ekelöf, Stig Dagerman, Ivar Lo-Johansson, Tomas Tranströmer, Artur Lundkvist, Astrid Lindgren, Olof Lagercrantz, Kjell Espmark, Klas Östergren, Anders Olsson, Birgitta Stenberg, Katarina Frostenson, Eric Fylkesson, Jonas Modig, Cecilia Davidsson, Eva Runefelt, Maria Modig, Jonas Hassen Khemiri, Stina Stoor, Birgitta Bergman, Magnus William Olsson, Ömer Türkeş, Rohat Alakom, Jasim Mohammedve Ali Arda’yla söyleşi.

İsveç, Firat Cewerî’nin önsözde yer alan bir bölümde belirttiği gibi, “son iki yüz yıldır hiçbir savaşa sahne olmayan, hiçbir çatışmalı dönem yaşamayan” birülke ve bu barışçıl ülkenin edebiyatı, kimbilir, belki içkanamal ıcoğrafyamızın insanlarına iyi gelir… Yolu İsveç’ten de geçmiş, büyük yazarYaşar Kemal ne demişti… “İnsan, umutsuzluktan umut yaratabilendir.”

 

ÖNCEKİ HABER

Musul’dan kaçış: Kurtuluş, umutsuzluk, sorgulama

SONRAKİ HABER

İdam cezası ve Erdal

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...