09 Aralık 2016 08:03

Erdal Eren Kocaeli'de anıldı: 'Mücadeleden başka yol yok'

12 Eylül cuntasının, 13 Aralık 1980'de idam ettiği Erdal Eren, Kocaeli'de Emek Gençliği'nin düzenlediği etkinlikle anıldı.

Paylaş

Kocaeli'de Emek Gençliği tarafından düzenlenen Erdal Eren anmasına çok sayıda üniversiteli genç katıldı. Gençlere seslenen Emek Partisi MYK üyesi ve Erdal Eren’in mücadele arkadaşı Tarık Erkan, mücadele etmekten başka bir şans olmadığını söyledi.
SES Kocaeli Şube binasında gerçekleştirilen anmaya Kocaeli Üniversitesi'nin farklı kampüslerinden öğrenciler katılım gösterdi. Açılış konuşmasını yapan Emek Gençliği Yöneticisi Çağıl Çağan Adıgüzel “Erdal’ın mücadelesini daha iyi bilmemiz gereken bir dönemdeyiz” dedi.

Adıgüzel’in ardından konuşan Tarık Erkan, 1980 darbesinin yaşandığı dönemi değerlendirerek sözlerine başladı.

Erkan, “Erdal Eren de o zamanlar TDKP'nin gençlik kolu olan Genç Komünistler Birliği'nin bir üyesiydi. Erdal'ın bulunduğu grup yığınların talepleri üzerine çalışıyordu ve işçi sınıfını, gençleri örgütlemek amacındaydı” dedi.

Erkan 15 Temmuz darbe girişimi için de şunları ifade etti. “1980 darbesinin hemen ertesinde Olağanüstü Hal ilan edildi. Bugün de devlet Olağanüstü Hal ve KHK'lerle birlikte hukuksuz yöntemlerle yönetiliyor. İşçi sınıfının televizyonu olan Hayatın Sesi bu dönemde kapatıldı, 25 yıllık kültür sanat ve edebiyat dergisi Evrensel Kültür de kapatıldı, bunun yanında sayısız radyo, televizyon ve gazete kapatıldı. İktidar her türlü mücadeleyi bastırmaya çalışıyor, işçinin ve gençliğin mücadelesini zapturapt altına almak için elinden geleni yapıyor. Binlerce kamu emekçi açığa alındı, ihraç edildi. Şimdi KESK üyesi emekçiler mücadelenin sonucu olarak işlerine geri dönüyor. Hani bir söz vardır, direnenler hep kazanamaz ama kazananlar hep direnenlerdir. Tam da o oluyor. Yönetenlerin iddiaları şu, ülkede ‘FETÖ’ye bağlı herkesi yargılamak ama pratikleri ülkedeki tüm hak ve özgürlükleri kısıtlamak" dedi.

‘DENİZLER VE ERDALLAR EMEĞİN YANINDA OLDULAR’

Denizlerden Erdallara ve bugüne değin gelişen mücadelede işçi sınıfı ve gençliğin her zaman güzelliklerden yana olduğunu belirten Erkan gençlere “Sermaye her zaman kirlidir ve buna karşı mücadele etmek emekçilerin ve emekçi gençlerin boynunun borcudur. Mücadele tarihini öğrenmeli ve bunun yanında kararlı ve inançlı olmalıyız. Denizler ve o dönemde mücadele eden gençlerin hepsi en iyi okullarda okuyorlardı. Belki de hepsi mezun olup göbekli birer müdür olabilirdi. Ama onlar emeğin yanında oldular. Çoğu gencin lüks hayalleri olabilir. Sevdiceğiyle beraber pembe panjurlu bir evde yaşamak ister. Ama dışarı çıkıyorsunuz sırtında montu olmayan yalınayaklı çocuklar etrafta geziniyor. Ya da hemen yanıbaşınızda olan Kürt illerinde aylardır savaş var. Orada yüzlerce insan bodrum katlarında ölürken biz lüks hayaller peşinde koşturamayız. Eğer böyle mutlu olmayı becerebilen varsa olsun. Ama içinde küçücük bir insan sevgisi olan kimse bu koşullar altında mutlu olamaz. İnsanlar katledilirken, düşüncelerinden dolayı ceza alırken gençlerin 'Ben okulumu bitireceğim' demesi hayalden başka bir şey değildir” diye konuştu.

‘SEN DE O DÜNYADANSIN, SINIFIN’ BİL SAFA GEL’

Ülkenin gidişatını Erdal'ın mücadelesiyle anlatan Tarık Erkan “Maalesef ülkemizi iyi günler beklemiyor. Bu yüzden size de bize de mücadele etmekten başka bir şans kalmıyor. Bütün bunlara banane deme şansı yok. Bütün gençlerin üzerine düşen görev örgütlü mücadelenin içerisinde olmasıdır. Bu bizim size dayatacağımız bir sorumluluk değil hayatın size dayatacağı bir sorumluluktur. Can Yücel'in İşçi Marşı'nda dediği gibi, 'Sen de o dünyadansın, sınıfın bil safa gel.' Bu yüzden işçi sınıfının safına gelmek lazım. Bütün gençliği mücadele beklemekte.” dedi.

Etkinlikte daha sonra gençlerin katılımıyla Erdal Eren'e yazılmış şiirler okundu, şarkılar söylendi. (Kocaeli/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Hamburg'da binler AGİT zirvesini protesto etti

SONRAKİ HABER

Anayasa değişikliği teklifi bugün Meclis'e sunulacak

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...