EMEP: Yurt yangını bir cinayet, sorumlusu hükümettir
Adana’da yaşanan yurt faciasıyla ilgili açıklama yapan Emek Partisi sorumluların hesap vermesini istedi.
Adana Aladağ’daki yurt yangınıyla ilgili açıklama yapan Emek Partisi (EMEP) Genel Merkezi, “Bu cinayetin sorumlusu, okulları, öğrencilerin barınma yerlerini, ulaşımı vb. bütün kademelerinde özelleştirerek eğitimi bir kamu hizmeti olmaktan çıkararak rant kaynağına dönüştüren; bağnaz tarikatlara öğretim kurumları kurma imkânı tanıyan Hükümetin politikalarıdır” dedi.
11 çocuk ve bir görevlinin öldüğü 22 çocuğun da yaralı olarak kurtulduğu Adana’daki yurt yangınıyla ilgili EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan imzasıyla yapılan açıklamada, “Bu yurt yangını bir kez daha göstermiştir ki bu ülke, çocuklar için tehlikeli hale gelmiştir” denildi.
Yurt yanıgının bir cinayet olduğunu ifade eden Gürkan, “Daha geçen hafta istismarcılar cezadan kurtulabilsin diye erken evlenmelerinin yolu açılmaya çalışılan kız çocukları bu kez korunaksız, yangına karşı hiçbir önlemin alınmadığı bir yurtta göz göre göre öldüler” diye ifade etti.
Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:
“Ahşap malzemeden yapılı, içi yanıcı maddelerle döşenmiş, yangın merdiveni kapalı, kapıları kilitli bu yurtta çıkan yangın, çocukların ailelerinin evine ateş düşürmüştür. Ailelere başsağlığı diliyor ve bu cinayetin kimsenin yanına kar kalmayacağını not düşüyoruz.”
Bu cinayetin sorumlusu eğitim sürecini “dört artı dört artı dört” yasasıyla yaz-boz tahtasına çeviren; okulları, öğrencilerin barınma yerlerini, ulaşımı vb. bütün kademelerinde özelleştirerek eğitimi bir kamu hizmeti olmaktan çıkararak rant kaynağına dönüştüren; birçok okulu proje haline getirerek tahrip eden; “Kindar ve dindar nesiller yetiştireceğiz” diyerek bağnaz tarikatlara öğretim kurumları kurma imkânı tanıyan Hükümetin politikalarıdır.
15 Temmuz’da bir cemaatin darbe teşebbüsünden ucuz kurtulmuşken “diğer tarikatlar müsterih olsun” diye güvence veren Hükümet yöneticileri bu “diğer tarikatlara” imkan dağıtmaya devam etmektedir. Yurt yangını bunun sonucudur.
Adana’daki yurt faciası, Soma, Ermenek, Siirt iş cinayetlerini “bu bir kaderdir” diye açıklayan Hükümet politikalarının kaçınılmaz sonucu olmuştur. Böyle giderse de sonuncusu olmayacaktır. Hükümet yurt yangınının ardındaki gerçekler bilinmesin, tartışılmasın diye pek çok durumda olduğu gibi hemen yayın yasağı getirmiştir. Ancak gerçekler saklanamayacaktır.
Bu türden faciaların ardından apar topar bölgeye giden bakanlar da sorumluluğu üstlerinden atamayacaklardır.
Eğitim bir kamu hizmetidir. Devlet bilimsel, parasız ve laik bir eğitimi sağlamak; eğitim sürecinde yurttaşlarının bütün ihtiyaçlarını karşılamak ve onların can güvenliğini sağlamakla yükümlüdür. Eğitim kurumları yandaş sermayenin ve yandaş tarikatların kar sağlayacağı alanlar değildir. Ancak bütün bunların tersi yapılmakta; özellikle yoksul emekçilerin çocukları, devletin eğitim kurumlarına hiçbir yatırım yapmadığı koşullarda eğitim imkanlarına erişemez oldukça tarikat yurtları ve okullarının çekim alanına kolaylıkla girebilmektedir.
Böylece çocuklarımız hem eğitim hakkından yoksun kalmış hem de eğitim süreci can güvenliğini tehdit eder duruma düşmüştür. Oysa bu yaştaki çocuklar devlet güvencesi altında olmalı ve bu türden özel yurtlara izin verilmemelidir. Ne var ki Hükümet aslında yasak olan bir “özel teşebbüs”e izin vererek bu katliama yol açmıştır.
Bu cinayetin hesabı verilmeli, sorumlular bulunup yargılanmalıdır.
Emek Partisi bu cinayetin peşini bırakmayacak parasız, bilimsel ve laik eğitim için mücadele etmeyi sürdürecektir. (HABER MERKEZİ)
İsrail-İran güç gösterisi nereye varacak?
Vatan millet ıstakoz
Istakozun faturası!
Çocuklar ve gençler kime emanet?
Köy Enstitüsü farkı, şehre ve geleneğe uymazlığı: Hümanist, yararcı, bütüncül köy rehberi
AB, İran’a karşı Türkiye’ye rol verme peşinde
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
