30 Kasım 2016 00:50

Öğrenci mutsuz, veli mutsuz!

Veliler, proje okullarında son süreci gazetemize değerlendirdi.

Paylaş

Eylem NAZLIER
İstanbul

Türkiye’nin en gözde okulları Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından “proje okul” kapsamına alındı. Bu kapsamda 155 okulda 8 yılını tamamlayan öğretmenler başka okullara sürgün edildi. Aralarında Kadıköy Anadolu, Cağaloğlu, Vefa Lisesi gibi Türkiye’nin en yüksek puanlarla öğrenci alan liseleri de bulunuyor. Son dönemlerde ise ‘proje okullarda’ Saadet Partisine yakınlığıyla bilinen Anadolu Gençlik Derneği (AGD), Siyer-i Nebi yarışması adı altında stant açtı, broşür ve bildiri dağıttı. Peki, proje okullarında neler yaşanıyor? Veliler yaşadıkları süreci gazetemize anlattı.

‘OKULUN İKLİMİ DEĞİŞTİ’

Kadıköy Anadolu Lisesi (KAL) Velisi Gürcan Çilesiz, ‘proje okul’larda uzun süredir görev yapan öğretmenlerin büyük bölümünün rotasyon adı altında gönderilmesinin bilimsel ve laik eğitimi tasfiye etmek anlamına geldiğini söyledi. Böylece okulların hafızasının büyük ölçüde silindiğini belirten Çilesiz, “Projeye fikren karşı çıkan öğretmenler tasfiye edilerek yerlerine çağdaş eğitime karşı yürütülen açık saldırıya karşı ses çıkarmayanlar getirildi” diye konuştu. Uygulamayla Kadıköy Anadolu Lisesinde nelerin değiştiğini örneklerle anlatan Çilesiz, “Okulda daha önce bir yıl İngilizce hazırlıkta gramer okutuluyordu. Hazırlığın ardından çocuklar İngiliz ve Amerikan edebiyatından küçük öyküler üzerinde çalışıyorlardı. Edebi metinler üzerinden analiz yaptırılıyordu. Yeni gelen öğretmenlerin bu konuda hiçbir deneyimi ve hazırlığı yok. Dolayısıyla öğretmen var ama ders amacına uygun işlenmiyor” dedi. Öğretmenlerin yüzde 58’inin rotasyonla gönderilmesinin ardından okuldaki iklimin değiştiğini vurgulayan Çilesiz sözlerini şöyle sürdürdü: “Çocuklar dersler başladıktan sonra bir anda yeni ve öncekilerle ilgisi olmayan yüzlerle karşılaştılar. Okulda neredeyse sıfırdan bir öğrenci-öğretmen ilişkisi oturtulmaya çalışılıyor. Milli Eğitim Bakanlığı liselerdeki operasyonu AKP güdümündeki Eğitim Bir-Sen ve Anadolu Gençlik Derneği adlı şeriat özlemiyle yanıp tutuşan gerici bir dernekle el ele yürütüyor. Bahsettiğim derneğin üyeleri okullarımızda, sınıfların bulunduğu koridorlarda Milli Eğitim Bakanlığının izni ve desteğiyle stantlar kurup propaganda yapıyor, ücretsiz kitap broşür dağıtıyor. İleride bağlantıyı koparmamak için çocukların iletişim bilgilerini alıyor. Milli Eğitim Bakanlığı Anayasa ve yasaları hiçe sayma pahasına bu gerici güruha yol veriyor. Ayrıca okullarımızda provokasyona uygun bir ortam hazırlanıyor.”

PROJE OKULLARINDA ŞERİAT PROPAGANDASI

Proje kapsamına alınan okullarda ‘norm fazlası’ adı altında eğitim emekçilerine kıyım yapıldığını vurgulayan Semra Karabulut ise Avni Akyol Güzel Sanatlar Lisesinden bir öğrenci velisi. “Uygulamaya konulan süreçle birlikte proje kapsamındaki okullarda öğretmenlerin yani sıra hem öğrenciler hem de veliler hak kaybına uğramıştır” diyen Karabulut, güzel sanat liselerinden imam hatiplere gönderilmek suretiyle birçok öğretmenin cezalandırıldığını ifade etti. En yüksek puanlarla bu okullara yerleşen öğrencilerin biat etmedikleri için hedef seçildiğini belirten Karabulut, şeriatçı propagandanın okullarda ‘PROJEM’ adı altında uygulamaya sokulduğunu da sözlerine ekledi. Karabulut ayrıca “milli ve manevi değerler” adı altında dindar ve kindar nesiller yetiştirmeye çalışıldığının altını çizdi.

ÖĞRENCİLERİN ÖNCÜLÜK ETTİĞİ ETKİNLİKLER KALDIRILDI

Cağaloğlu Anadolu Lisesi (CAL) Velisi Levent Uygur da, uygulamanın okul müdürünün değişmesi ile başladığını söyledi. 2014-2015 öğretim yılında sınav sisteminin de değiştiğini söyleyen Uygur öğretmenlerin sürgün edilmesiyle derslerin boş geçtiğini ve sınavlarda öğrencilerin başarısız olduğunu belirtti.

CAL’daki aktivitelerin kaldırıldığını belirten Uygur, sözlerini şöyle sürdürdü: “CAL’ın kurulduğu andan beri gelişiminde karakteristik özellikleri olan, CAL ile birlikte anılan, okulun ruhunu yansıtan ve öğrenciler tarafından heyecanla hazırlanılan bazı aktiviteler kaldırıldı veya içi boşaltıldı. Jugendfest iptal oldu. Oysa bu öğrencilerin eğitim yılı başlamasıyla birlikte bir komisyon kurarak planladıkları tamamen öğrenci merkezli kendi aktiviteleriydi. Gerekçe olarak öncelikle güvenlik dendi ve valilik izin vermiyor diye açıklandı. Ama aynı bölgedeki İstanbul Erkek Lisesi benzer bir etkinliği yaptı. Velilerin İl Milli Eğitim Müdürlüğüne yaklaşık 150 imza ile yapılan şikayet dilekçesi de sonuçsuz kaldı. Son sınıfların veda günü olan geleneksel ‘konfeti günü’ de engellendi. Daha önce Öğrenci Meclisi vb. yapıların öncülük ettiği etkinlikler bu kez öğretmen ya da müdür kontrolleriyle baskılandı. Öte yandan laboratuvar çalışması da yok denecek kadar az yapılmaya başlandı ve felsefe kulübü gibi kulüplere oda verilmemeye başlandı.”

NASIL OLUR DA BU DERNEK ELİNİ KOLUNU SALLAYARAK GİREBİLİYOR? 

Vefa Lisesi Velisi Canan Kuralay da yaşadığı süreci şu sözlerle aktardı: “Oğlum, ders yılının başladığı ikinci gün akşamı yemekte bana bu okula artık gitmek istemediğini söyledi. Çok üzgündü. Neden, diye sorduğumda; tüm öğretmenlerin okuldan zorla gönderileceğini ifade etti. İsmi okulla özdeşleşen, okul kültürünü, kimliğini yani okulun hafızasını taşıyan öğretmenlerimizi bizden söküp alıyorlardı. Senelerce, çocuğumuzun akademik altyapısı eksiksiz olsun diye elimizden gelen her şeyi yaptık. Eğitimi hayatımızın birinci sırasına koyduk. Bu okulları kazanabilmeleri için, oğlumuz da biz de emek verdik.”

Öğretmenlerin sürgün edildikten sonra bir ay derslerin boş geçtiğini dile getiren Kuralay, “Konuyu okul müdürü ile görüştüğümüzde çok daha iyi öğretmenlerin getirileceğini, Bakan ile atamalar konusunda her gün anbean haberleştiklerini, istediği öğretmenleri seçebileceklerini iletiyordu. Şaşkınlık içindeydik, eskiden belli bir liyakat sistemi ile atanan öğretmenlerimiz hangi ölçütlere göre değerlendiriliyordu? Buna hangi kapalı kapılar ardında karar veriliyordu? İyi öğretmen ne idi? Gönderilenler mutsuz, gelenler mutsuz, öğretmenler konsantrasyonu dağılmış bir halde idi” diyerek duruma tepki gösterdi.  ‘Projem’ sloganıyla kendi okullarında da Anadolu Gençlik Derneğinin stantlar açtığını söyleyen Kuralay, “Siyasi ilişkisi olan bu dernek nasıl olur da elini kolunu sallayarak okullarda etkinlik yapabilir?” diye duruma tepki gösterdi. Kuralay durumu okul müdürüne şikayet etmelerine rağmen hiçbir adımın atılmadığını da sözlerine ekledi.  

ÖNCEKİ HABER

Almanya’dan yeni filmler: Gri Bölge

SONRAKİ HABER

Yıkımın ardından şimdi de anaokulu kılıfında dini eğitim

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...