16 Kasım 2016 00:58

'Kürt halkının vicdanını susturmaya çalışıyorlar'

Kürt dil ve edebiyatının geliştirilmesi için kurulan Kürt Yazarlar Derneği'nin kapatılmasını yazar ve edebiyat örgütleriyle konuştuk.

Paylaş

Serpil BERK
Diyarbakır

Kürt Yazarlar Derneği son yayımlanan  KHK ile faaliyeti durdurulan dernekler arasında yer alıyor.   En son 12  Eylül döneminde  edebiyat kurumları kapatılmıştı.  Kürt Yazarları Derneği  2004 yılında Diyarbakır’da kuruldu. Batman, Mardin, Van başta olmak üzere İzmir, İstanbul ve Avrupa’da 236 üyesi bulunuyor. Kürt dil ve edebiyatının geliştirilmesi için kurulan derneğin kapatılmasını yazar ve edebiyat örgütleriyle konuştuk.

‘SUSMAYACAĞIZ’

“Bu güzelim yarım adayı yarı açık cezaevine çevirdiler” diyen Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanı Şair Mustafa Köz, şunları kaydetti: “Kitapları,dergileri yasakladılar yetmedi yazarları, gazetecileri tutukladılar yetmedi şimdi de yazarların evlerine kilit vuruyorlar. Halkları belleksizleştirmek istiyorlar. Bir dilin yazarı o dili yeşerten, besleyen öykülerin, şiirlerin, romanların vicdanıdır. Kürt Yazarlar Derneğini de kapatarak yazarların ve Kürt halkının vicdanını susturmaya çalışıyorlar. Ancak halkların vicdanlı yazarları susmayacak. Kürt yazar arkadaşlarımızı susturamayacaklar. Sözcüklerimle Kürt yazar, şair kardeşlerimin yanındayım” dedi.

‘YAZARLAR, ŞAİRLER SUSTURULUYORSA...’

Kürt Yazarları Derneği Eş Başkanı Yıldız Çakar da yazarların, şairlerin yer aldığı kurumların kapatılıyor olmasının demokrasinin bittiği nokta olduğunu ifade ederek şunları söyledi: “Yazar derneğinin kapatılması aslında ne kadar vahim bir durumda olduklarının ispatı niteliğinde. Bu kapatmaların bize bir kez daha gösterdiği Türkiye’nin tek ses, tek renk, tek adam düzenine doğru gittiğidir. 7 Haziran seçimlerinden sonra yarattıkları baskı ortamıyla kendinse muhalefet eden herkesin sesini kısmaya çalışıyorlar. 12 Eylül döneminde sokağa çıkanlar tutuklanıyordu, faili meçhuller vardı. Bugün yapılan yine aynı sokağa çıkıp sesini çıkaranlar, tepkisini gösterenler aynı muameleyle karşılaşıyor.”

Yaratılan baskı ortamının birçok kesimde sessizliğe neden olduğunu anlatan Çakar, şöyle konuştu, “Susma sıra sana gelecek, sözünün bu döneme ne kadar uygun olduğunu görüyoruz. Sıra susanlara da geldi. Bunun yanında sıra aydınlara, yazarlara, hukukçulara, akademisyenlere geldi. Ancak bu baskılarla bir sonuç alınamaz. Daha önce dernekler yoktu, insanlar doğal bir şekilde örgütleniyordu. Biz kendi faaliyetlerimize bütün yazarların, gazetecilerin, çizerlerin içinde yer alacağı bir inisiyatif kurarak sürdüreceğiz” dedi.

‘MANTIKLI VE VİCDANİ BİR NEDENİ YOK’

Türkiye PEN Başkanı Zeynep Oral,  baştan aşağıya belirsizliklerle yaşanıldığını ifade ederek şunları söyledi: “Hukuk, adalet, hak yasalar yaşamımızda ilk defa önemini yitirdi. Bu yüzden ben de herkes gibi yarın yaşamımızı neyin beklediğini bilmeden sürdürüyorum. Bütün bu kapatmaların mantıklı ve vicdani bir nedenini bulamıyorum” dedi.

‘SANATA, DİLE, KÜLTÜRE TAHAMMÜLÜ YOK’

15 Temmuz darbe girişiminden sonra Türkiye’de ağır bir travmanın yaşandığını söyleyen Kürt-PEN Eş Başkanı Osman Özçelik, “AKP Hükümeti bir askeri darbenin gerçekleştirebileceği antidemokratik uygulamaların ötesinde uygulamalar gerçekleştiriyor” dedi.

Özçelik şunları kaydetti: “AKP’nin sanata, dile, kültüre tahammülü yok. Kürt Yazarlar Derneği Kürtçe yazan, Kürt sorununu dile getiren sorunların barışçıl yollarla çözümünü esas alan savaş karşıtı bir yapılanmadır.  Yazarların özlük haklarını savunan, edebiyatın, dilin  gelişmesine katkı sağlamaya çalışan demokratik bir yapılanma. Buna bile tahammül yok. Kürtçe eğitim veren okulların da kapatılması Kürtçeye tahammülsüzlüğün göstergesi.”

Kürt Yazarları Derneği üyelerinin aynı zamanda uluslararası PEN üyesi olduğunu vurgulayan Özçelik, “Uluslararası PEN’i bu konuda aydınlattık.  Dünya PEN organizasyonlarının hükümetin bu uygulamalarına tavır alması için çağrıda bulunduk. Bedenler hapsedilebilir, kurumlar kapatılabilir ama özgür düşünce üretmeye devam eder. Kamuoyunun AKP’nin düşünce özgürlüğüne karşı yürütmüş olduğu bu antidemokratik uygulamalara karşı ses vermesini istiyoruz. Tutuklu bulunan bütün gazeteci ve yazarların derhal serbest bırakılmasını istiyoruz” dedi.

ÖNCEKİ HABER

Steinmeier, ortak cumhurbaşkanı adayı

SONRAKİ HABER

‘Kendimize karşı OHAL’den hepinize karşı OHAL’e...

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...