06 Kasım 2016 15:50

Adana'da 'OHAL'siz Türkiye, YÖK'süz üniversite' söyleşisi

Adana Emek Gençliği, YÖK'ün 35’inci kuruluş yıl dönümünde, Ercüment Akdeniz'in katılımı ile panel düzenledi.

Paylaş

Adana Emek Gençliği, YÖK'ün 35’inci kuruluş yıl dönümünde kapatılan Hayatın Sesi Televizyonu Program Yapımcısı olan Ercüment Akdeniz’in katılımı ile OHAL’siz Türkiye, YÖK’süz Üniversite söyleşisi gerçekleştirdi. Yaşar Kemal Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen söyleşide moderatörlük yapan Emek Gençliği Üyesi Adnan Karataş, YÖK’ün 35 yıldır üniversiteler üzerinde bir kara bulut olduğunu belirterek demokratik üniversite için YÖK’ün kaldırılması gerektiğini söyledi.

AKP 12 EYLÜL’LE AYNI NOKTAYA GELDİ

Konuşmasına rektörlük seçimlerinin kaldırılmasından başlayan Ercüment Akdeniz, 90’larda üniversite içerisindeki gençlik mücadelesinde yer aldığını hatırlattı. O dönem en çok oy alan 6 adayın YÖK’ün süzgecinden geçtikten sonra Cumhurbaşkanına sunulduğunu belirten Akdeniz, kendilerinin buna karşı çıktığını ve öğrencilerle üniversitede çalışan emekçilerin de oy kullandığı bir sistemi savunduklarını ifade etti. Bugün gelinen aşamada 90’ları arar durumda olduklarını söyleyen Akdeniz, YÖK’ün ilk başkanı İhsan Doğramacı’nın 12 Eylül’ün gölgesinde söylediği “Rektörlük seçimlerinin karışıklığa neden olacağı” sözlerinin 2016’da 12 Eylül kurumlarını kaldırma iddiasında olan AKP tarafından savunulduğunu ifade etti.

ÖZEL ÜNİVERSİTELER ARTTI, DEVLET ÜNİVERSİTELERİ SERMAYEYE BAĞLANDI

“Dünyada devletçi ekonomiler kalktı, üniversiteleri özelleştirelim” söylemine karşı devlet üniversiteleri tartışmaları yaptıklarını hatırlatan Akdeniz, 21 yıl sonra bilginin alınıp satıldığı üniversiteleri savunan liberalizmin kazandığını ifade etti. Akdeniz, vakıf ve özel üniversitelerin öğrenci sayısının devlet üniversitelerindeki öğrenci sayısını geçtiğini söyledi. Devlet üniversitelerinin de sermaye eliyle, teknokent, Ar-Ge çalışmaları vs. yolu ile sermayeye bağlandığını söyledi. Üniversitelerin mali, idari ve bilimsel açıdan sermaye ya da devlet kontrolünden bağımsız olması gerektiğini dile getiren Akdeniz, üniversiteler sermayeye bağlanarak ve rektörlerini kendileri seçemeyerek idari ve mali açıdan bağımsız olamayacağını ifade etti.

BİLİMSEL DÜŞÜNCE ÜNİVERSİTELERDEN UZAKLAŞTIRILIYOR

Kapitalizmin gelişmeye başladığı yıllarda İngiltere’de büyük buluşların tamamının üniversiteler dışında geliştiğini dile getiren Akdeniz, bunun nedeninin üniversitelerde o yıllarda hakim olan muhafazakar yapı olduğunu söyledi. AKP’nin de üniversiteleri muhafazakarlaştırdığını dile getiren Akdeniz, son günlerde yaşanan ihraçların bunu gösterdiğini, bilimi savunan öğretim üyelerinin üniversitelerde barınamadığını ifade etti. Onur Hamzaoğlu’nun Dilovası’da yaptığı çalışma ile bölgede yaşanan kanser artışının sebebinin çevredeki fabrikalardan çıkan zehirli gazlar olduğunu ortaya koyduğu çalışması nedeni ile hedefe konulduğunu hatırlatan Akdeniz, Onur Hamzaoğlu’nun bilimi savunduğu için ihraç edildiğini söyledi.

Mevcut iktidarın gerçekleştirmeye çalıştığı başkanlık sistemi ile parlamentoya gerek duymadığını, kuvvetler ayrılığını bir kenara bıraktığını söyleyen Akdeniz, hükümetin kendi denetiminde rektörler istediğini ifade etti. Üniversitelerin hakim sınıfın ihtiyaçları doğrultusunda düzenlendiğini ifade eden Akdeniz, öğrencilerin demokrasi için vereceği mücadelenin ülkenin demokrasi mücadelesinden bağımsız olmaması gerektiğini dile getirdi. (Adana/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Fabrikada iş cinayeti: Taşeron işçi hayatını kaybetti

SONRAKİ HABER

Eliaçık: Ben de bu dinin ateistiyim