21 Mayıs 2012 10:07

Diyarbakır-Muş sınırında çatışma

DİYARBAKIR’ın Kulp ilçesi ile Muş arasında yol kesen HPG’liler tarafından kaçırılan AKP Kulp İlçe Başkanı Veysel Çelik’in kurtarılması için sürdürülen operasyonlarda çatışma çıktı. Çatışmada bir asker yaşamını yitirirken 3 asker ve 1 korucu yaralandı.HGP’liler 13 Mayısta Di

Paylaş

DİYARBAKIR’ın Kulp ilçesi ile Muş arasında yol kesen HPG’liler tarafından kaçırılan AKP Kulp İlçe Başkanı Veysel Çelik’in kurtarılması için sürdürülen operasyonlarda çatışma çıktı. Çatışmada bir asker yaşamını yitirirken 3 asker ve 1 korucu yaralandı.

HGP’liler 13 Mayısta Diyarbakır’ın Kulp ile Muş karayolunun Şenyayla bölgesinde yol keserek AKP Kulp İlçe Başkanı Veysel Çelik’i kaçırmıştı. Çelik’in kaçırılmasının ardından askerler Diyarbakır,Muş Bingöl üçgeninde hava destekli geniş çaplı operasyon başlattı. Operasyonlar Seri Sıpi, Şenyayla ve Kozme Dağı’nda yoğunlaştırıldı. Jandarma ve polis özel harekat timlerinin düzenlediği operasyonda bir grup HPG’li ile çatışma yaşandı. Çatışmada 3 asker 1 korucu yararlanırken, çatışmada ağır yararlanan özel harekât polisi Akıl Bayram kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Yaralılar tedavi için hastaneye kaldırılırken, operasyon bölgesine helikopterlerle yeni özel harekat timleri sevk edildi. Kobra helikopterlerinden de bombaların atıldı öğrenildi.

ÖLÜMÜN KIYISINDAN DÖNDÜK

Muş, Diyarbakır ve Bingöl üçgeninde devam eden operasyonda kendisinden haber alınamayan Hamit Acar, ölümün kıyısında döndüklerini belirtti. AKP Kulp İlçe Başkanı Veysel Çelik’in kaçırılmasının ardından Muş, Bingöl ve Diyarbakır üçgeninde başlatılan operasyon sırasında 7 gün boyunca haber alınmayan Hamit Acar, Kıymet Acar ve Hakkı Acar, 7 gün sonra akrabalarıyla buluştu. Ölümün kıyısında döndüklerini belirten Hamit Acar, “Hayatta kalmak için bir ağacın dalına bağladığımız kırmızı bezi her helikopter geçişinde sallayarak çiftçi olduğumuz anlatmaya çalıştık. Çok zor günlerdi” diye konuştu. Bölgenin günlerce helikopterler ve havan toplarıyla bombalandığını dile getiren Acar, en büyük korkularının ise bölgede kimyasal silah kullanmak endişesi olduğunu dile getirdi. Yaşananların ‘90’lı yılları andırdığını belirten Acar, basının sürekli kendilerini gündeme getirmekten dolayı sağ kaldıklarını dile getirdi. Kardeşi ve eşi ile birlikte bölgeye gittiklerini belirten Acar, bölgede hep ölümle yüz yüze yaşadıklarını ve ölümün kıyısından döndüklerini dile getirdi. (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Yargıtay: ‘Sayın Öcalan’ ve ‘gerilla’ demek suç değil

SONRAKİ HABER

Antep’te Aleviler Seyyid Koreş’de buluştu