25 Ekim 2016 10:15

Çağlayan'da Özgürlük Nöbeti: İhlallere karşı el ele verelim

Özgürlük Nöbetinde konuşan TİHV Başkanı Şebnem Korur Fincancı, yasaklara ve baskılara karşı birlikte mücadele verilmesi gerektiğini söyledi. 

Paylaş

Aralarında Basın-İş, İHD ve KESK'in de bulunduğu emek ve demokrasi güçlerinin Türkiye'de yaşanan hukuksuzluklara karşı Çağlayan Adliyesi önünde başlattıkları "Adalet ve Özgürlük Nöbeti" devam ediyor.

"Adalet ve Özgürlük İstiyoruz" pankartının açıldığı nöbette, "OHAL kaldırılsın", "KHK uygulamalarına son verilsin", "Öğretmenime dokunma", "Adalet istiyoruz" dövizleri taşındı. Eylemde sık sık, "OHAL kalksın, özgürlük istiyoruz", "Özgür basın susturulamaz" sloganları atıldı. Eyleme TV10, Özgür Radyo, Özgür Gündem, Sağlık Emekçileri Sendikası, TİHV Başkanı Şebnem Korur Fincancı ve çok sayıda yurttaş katıldı. Nöbette konuşan Şebnem Korur Fincancı, "Bu ülkede her alandan emek verenler baskıya maruz kalıyor. Bütün bu baskıları görmek zorundayız. Hak ihlallerine karşı mücadele edenlerin düşmanıdır bunlar" dedi. 

'CESUR KALABİLİRSEK MÜCADELE EDEBİLİRİZ'

İlk olarak söz alan Eren Keskin, Türkiye'de son zamanların en yoğun baskılarının yaşandığını kaydetti. Keskin, "Özgür gündem yazı işleri müdürü olarak 122 dava açıldı hakkımızda. Düşünce ve ifade özgürlüğü sağlanmadığı sürece silahlar konuşacak. Ancak cesur olursak mücadeleyi sürdürebiliriz" dedi.

'SAĞLIKÇILAR OLARAK YAŞATMAYA DEVAM EDECEĞİZ'

İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi İncilay Erdoğan da basın üzerindeki baskıların bir an önce bitmesini isteyerek Cizre'de tutuklanan doktor Serdar Kuni'ye değindi. İncilay, "Cizre'de belediyeye ait sağlık merkezinde çalışan arkadaşımız Serdar Kuni yaptığı hekimlik görevinden ötürü tutuklandı. Biz sağlıkçılar olarak yaşatmaya devam edeceğiz" diye konuştu. 

TV 10 Yönetim Kurulu Üyesi Turabi Kişin de, "Tekçi zihniyete karşı bir yaşamın var olabileceğini gösteren yayınlar yaptığımız için kapatıldık. Farklılıklara dönük tahamülsüz yaklaşımlarını basına dönük yaptılar. Biz devletsiz de toplum kendisini ifade edebilir dedik. Büyük holdinglerin medya yayınları değil de toplumun kendi lokmasıyla kendisini kurabileceğini gösterdik. Yayın araçlarımızı bir şekilde kuracağımıza inanıyoruz" dedi.

'HAK İHLALLERİNE KARŞI EL ELE VERELİM'

Son olarak söz olan Şebnem Korur Fincancı, bugün yargılanan gazetecileri hatırlattı. Fincancı, sözlerine şöyle devam etti: "Halkın haber alma hakkına ve basına yönelik yoğun baskılar var. Türkiye'nin tamamına yakını işkencelerden ve hak ihlallerinden habersiz çünkü basın emekçileri cezaevlerinde. Bu nedenle el ele verelim, haber alma özgürlüğü için, basın emekçilerinin yaşadığı baskılar için mücadele edelim. OHAL'den fırsatçılık yapıp avukat görüşünü bile kısıtlayan hükümete karşı yan yana duralım. Eğer dayanışma içinde olmazsak başka bir gün başkaları da yargılanacak. Bu ülkede her alandan emek verenler baskıya maruz kalıyor. Bütün bu baskıları görmek zorundayız. Hak ihlallerine karşı mücadele edenlerin düşmanıdır bunlar."

Eylem, önümüzdeki hafta yapılacak özgürlük nöbetine çağrıyla son buldu. (İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Roma Parkındaki yıkım kalıntılar nedeniyle durduruldu

SONRAKİ HABER

BM: IŞİD, Irak’ın Nasır kentinde toplu katliam yaptı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa