22 Ekim 2016 07:29

Kayyım uygulamaları, iş güvencesi talebini daha öne çıkardı

Kayserili işçiler, kayyım atanan işyerlerini görünce kendi iş güvencelerinin de ortadan kalkıp kalkmayacağını sorgulamaya başladılar.

Paylaş

Yakup ASLANDOĞAN
Kayseri

Metal işçilerinin gündemi oldum olası ağır çalışma koşulları, işçi cinayetleri vb. konuları ile bunlarla bağlantılı olarak grev ve direnişlerle anılır oldu. Gerçekten de mücadelenin en önünde olan metal işçileri günlük taleplerini kazanmak için sürekli ileri atılmanın hızla yollarını bulabilmektedir. Ama bu yeterli midir? Örneğin iş güvencesini sağlamak için neler yapmalı? 
Kayseri işçileri 1980 sonrası yerel kimi tepkilerle sokaklara çıkmış, direnişler yaşamış ama özellikle organize sanayi bölgesinde patron icazetiyle işyerlerinde “örgütlenen” sendikaları dışında tutarsak neredeyse hiç olumlu deneyim yaşayamamış ve örgütlenmede başarısız olmuşlardır. Ancak metal işçileri son 6-7 yıldır girdikleri mücadeleler ve sendikalaşma çabalarıyla Kayseri sanayisinde kendilerinden bahsedilir işler yapmışlardır. CEHA işçilerinin 30 yıl aradan sonra OSB içinde ilk kez direniş çadırı kurmuş olmaları, ardından ODS Döküm işçilerinin aylarca süren örgütlenme çalışmalarının ardından Birleşik Metal-İş’te örgütlenip sözleşme imzalar duruma gelebilmeleri ve şimdilerde yine bir makine fabrikasında yetki almış olmaları dikkate değerdir. 

KAYYIMLAR VE SONRASI

Evet, bu başarılı işler işçiler açısından olumlu deneyler sunmaktadır. Ancak konuştuğumuz kimi işçiler son OHAL uygulamaları ile kayyım atanan işyerlerini görünce kendi iş güvencelerinin de ortadan kalkıp kalkmayacağını, bunun için neler yapılabileceğini sorgulamaya başlamışlar. Döküm fabrikasından görüştüğümüz bir grup işçi sendikaları ile sözleşme imzaladıklarını ama bu dönem OHAL eliyle bu sözleşmenin iptal edilme durumu yaşanırsa sendikanın neler yapacağını merak ettiklerini söylüyorlar. “Tamam, biz hakkımızı şimdilik alıyoruz” diyen genç bir işçi, “Peki Boydak işçilerinin kayyım nedeniyle yaşadıkları sıkıntılar karşısında dayanışma neden olmuyor?” diye soruyor, “Biz de bazen maaşlarımızı geç alıyoruz ve kendimiz gerekirse grev de yaparak hakkımızı istiyoruz ama o kadar. Dayanışma nasıl olacak?”
“Geçen yine bizim sendikamızda örgütlenen makine fabrikasından 2 işçinin atıldığını duyduk onlarla bile dayanışma sergileyemedik. İş güvencesi için ortaklaşmamız gerekmez mi? Hele bir de kayyım gelirse ne yapacağız hiç bir şey bilmiyoruz bu konuda” diyerek kafasını kurcalayan sorular soruyor.
İşçilerin tedirgin olduğunu söyleyen Kaynak Ustası Mehmet de özellikle Boydak işçilerinin bu dönem bankalardan kredi bile alamadığını söylüyor ve insanların daha fazla maaş verecek işyerlerine gözlerini dikmek zorunda kaldıklarını ifade ediyor. “Tazminatlarını bırakamadıkları için de örgütlenmeye girmeye korkuyorlar” diyen Mehmet, Kayseri’de son yıllarda metal işçilerinin örgütlenme deneyimlerini yaygınlaştırıp geliştirmek gerektiğine inandığını belirterek, iş güvencesi için OHAL ve ürünü olan kayyımlara karşı durulmadan da örgütlülüğün bir ayağının sakat kalacağını belirterek işçilere de örgütlenme çağrısını yineliyor.
Geçmiş dönemde yaşanan metal grevlerinin ve direnişlerinin kendilerini heyecanlandırdığını söyleyen Mehmet Usta, “Bu dönem aynısı olmasa bile taleplerimizde bu iş güvencesinin de daha önde olmasını isteriz” diyor.

ÖNCEKİ HABER

Birleşik Metal'in temsilciyi görevden alması protesto edildi

SONRAKİ HABER

Kristal-İş, TİS taslak çalışmasına başladı, işçiler tepkili

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...