20 Ekim 2016 00:46

Mata Hari egzotizmine dönüş

Ercüment Akdeniz, Brezilyalı Yazar Paulo Coelho’nun ünlü dansöz Mata Hari’nin hayatını anlattığı 'Casus' adlı romanını yazdı.

Paylaş

Ercüment AKDENİZ

Brezilyalı Yazar Paulo Coelho’nun ünlü dansöz Mata Hari’nin hayatını anlattığı “Casus” adlı romanı Can Yayınları’ndan çıktı. 
Roman, Alman casusu olduğu iddiasıyla 13 Şubat 1917 yılında yakalanan ve 15 Ekim 1917’de kurşuna dizilen Mata Hari’nin, Avukatı Mösyö Claunet ile yazışmalarından oluşuyor. Casus, kurgusal bir roman olmakla birlikte Coelho’nun kitaba not düştüğü “Burada anlatılan her şey gerçek olaylara dayanmaktadır” ibaresiyle tartışılmayı ve dolayısıyla eleştirilmeyi hak ediyor. 

Avrupa, yirminci yüzyıla büyük ekonomik bunalımlar ve hemen arkasından gelen 1. Emperyalist Paylaşım Savaşı ile girerken devletler arası ajanlık faaliyetleri de hız kazanmıştır. Savaş bunalımının ortasında soylu sınıfların stres attığı gözde mekanlar bu arada birbirinden güzel dansçıları ve birbirinden ilginç egzotik dansları ağırlamaktadır. Tam da o sıralarda gazete kupürlerine şöyle bir haber düşer: “İnce ve uzun boylu, vahşi hayvan gibi zarif bir esnekliğe sahip, siyah saçları tuhaf bir biçimde dalgalanıyor ve bizi büyülü bir mekana taşıyor...”

Sözü edilen, Dansçı Mata Hari’den başkası değildir. Asıl adı Margaretha Geertruida Zelle olan Mata Hari, 1876 Hollanda doğumludur. Ancak onun Paris başta olmak üzere büyülü eğlence dünyasında bir yıldız olarak parlaması için bir dizi meziyete ve başka bir isme ihtiyacı vardır. Sömürgeciliğin en tipik kültürel biçimlerinden biri olan egzotizm, ona yeni bir isim bulmakta gecikmeyecektir. O Hint dilinde şafağın gözü demek olan Mata Hari’dir artık. Hollandalı bir dansçının oryantalizm şehvetiyle yanıp tutuşan Avrupalı bürokratlar, burjuvalar ve komutanlar için pek bir değeri olamayacağı için; Mata Hari kendisini Java doğumlu kıvrak bir dansçı olarak sunacaktır. Endonezya’dan evlenme ilanı veren Hollandalı bir subayın karısı olmak da bu adımları tamamlayan güçlü bir referanstır.
Doğrusu Mata Hari’nin dansçılığının nerede casusluğa evrildiğini ya da onun casusluğunun ne zaman dansçılık kılıfına nasıl büründüğünü tam olarak bilmiyoruz. Belki de Paulo Coelho’nun dediği gibidir: Belki de onun casusluğa adım attığı günler “Mata Hari’nin çöküşü: yeteneği kıt teşhiri bol” kupürlerinin çoğalmaya başladığı günlerdir. Fakat bildiğimiz gerçek onun Fransız, İngiliz ve Rus subaylardan, bürokrat ve ataşelerden bilgi sızdırmak için dansçılığın da ötesine geçtiğidir. Dolayısıyla yazarın Mata Hari’yi “Almanlara kanıp topu topu yirmi bin frank uğruna her yazdığının altına H21 imzasını atan” mağdur bir kişilik olarak resmetmesi fazlasıyla aldatıcıdır.

Mata Hari için “Tek suçu özgür bir kadın olmaktı. Sınırlar ve sınırlamalarla dolu bir dünyada kaderine boyun eğmeyen bir kadın...” derken de Coelho benzer bir yanılgıya/aldatıcılığa düşüyor ve okuru da buna ortak etmekten çekinmiyor. Oysaki kadının özgürlüğünü emperyalist istihbarat merkezlerinin ajanlığına indirgemek kendi başına kadına en büyük saygısızlığı ifade ediyor. “Sınırlarla ve sınırlamalarla dolu” bir emperyalist savaşta çift taraflı bir ajan olarak kullanılan “Mata Hari için “Kaderine boyun eğmeyen kadın” ifadelerini kullanmak ise fazlasıyla hafif kaçıyor. 

Paulo Coelho bütün bunları neden yapıyor bilmiyoruz. Belki tarihin tozlu sayfalarını karıştırırken o da kendini egzotizmin zehirli büyüsüne kaptırdı. Belki de Mata Hari egzotizmini yüzyılımıza taşıyarak post-egzotik bir okur kitlesi yakalamayı hedefledi. Önceki romanları Hac, Simyacı ve Zahir’e bakınca ikinci olasılık daha yakın görünüyor.  
Kitaptan bir alıntı, Mata Hari’den alıntılanmış bir sözle bitirelim:
“Devlet sırlarının peşindeki kişileri parmağımda oynatabileceğimi sandım; Almanların Fransızların, İngilizlerin, İspanyolların bana karşı koyamayacaklarını zannettim, oysa onlar beni parmağında oynattılar”
Keşke Coelho bu gerçek üzerinde derinleşse ve o usta kalemiyle bu gerçek üzerinden ilerleseydi.

ÖNCEKİ HABER

35. İstanbul Kitap Fuarı’nın ana teması ‘Felsefe ve İnsan’

SONRAKİ HABER

Musul'dan Suriye'ye göç başladı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...