17 Şubat 2011 19:53

Namus bekçiliğini bırak, işine bak!

YURTKUR Genel Müdürü Hasan Albayrak, işi gücü bıraktı, genç kadınlar saat kaçta yurda girmeli, ne yapmalı ona kafayı taktı. Albayrak’a göre genç kadınların yurda giriş saati en son 21.00 olmalıymış. Yanında abisi, kocası, babası olmadan o saatten sonra dışarıda olmaması gerekiyormuş, o saatte sadece barlar açı

Namus bekçiliğini bırak, işine bak!
Paylaş
Hacer Yıldırım

YURTKUR Genel Müdürü Hasan Albayrak, işi gücü bıraktı, genç kadınlar saat kaçta yurda girmeli, ne yapmalı ona kafayı taktı. Albayrak’a göre genç kadınların yurda giriş saati en son 21.00 olmalıymış. Yanında abisi, kocası, babası olmadan o saatten sonra dışarıda olmaması gerekiyormuş, o saatte sadece barlar açıkmış ve genç bir kadının barda ne işi varmış...
Bu açıklama ülkemizde kadınlara nasıl bakıldığını bir kez daha ortaya koydu. Kadın dediğin hava karardı mı yanında bir erkek olmadan dışarı çıkamaz. İzinsiz yurttan çıkamamak, 5 dakika geç kaldığımızda bile yurdun kapılarının yüzümüze kapatılması, 18 yaşını doldurmamıza rağmen yurda gelmediğimiz zaman ailemize haber verilmesi… Bunlar her gün yaşadıklarımız ve fark etmeden kabullendiklerimiz arasında değil mi?
“Hasan Albayrak’a sormalı; bu genç kadın bir üniversite öğrencisiyse ve kendi başına başka bir şehre gelip kendi ayakları üstünde durabiliyorsa neden saat 23.00’de kendi başına gidemesin yurduna?​” diye soruyor Zekiye Gündoğdu Yurdu’nda kalan Fahriye Yeltekin. “Biz kutu kadar odalarda 6 kişi kalırken, dolaplarımız dışarıda koridordayken, bu şartlar altında yaşamaya çalışırken, aldığımız burslarla geçinemiyorken, yani çok daha önemli sorunlarımız varken neden bunlarla değil de yurda giriş saatimizle ilgileniyor anlamakta güçlük çekiyorum. Aslında bu sözler, kadınlara yapılan ayrımcılığın ispatıdır, ikinci sınıf insan muamelesi gördüğümüzün kesin bir kanıtıdır. Ayrıca o saatte nerde olduğumuz, ne yaptığımız genel müdürü ilgilendirir mi? Bara gitmek, dans etmek, eğlenmek kişinin kendi iradesidir, hiçbir kurum kadın olduğumuz için özgürlüğümüze müdahale edemez.”
Geçenlerde devlet yurdunda kalan başka bir kadın arkadaşım ise şunları anlattı: “Yurda beş dakika geç kaldım ve müdür ‘ben senin baban değilim, seni bu saatte yurda alamam’ deyip yurt kapısını açmadı.” Aklıma hemen sevgili YURTKUR Genel Müdürümüzün saat 21.00’den sonra dışarısı güvenli değil” şeklindeki o anlamlı sözleri geldi! Saat 21.00 den sonra güvenli olmayan sokaklara gece 23.00’den sonra kendi elleriyle atan bir zihniyet! Ulu devletimiz güvenliğimizi sağlamak yerine özgürlüğümüzü engellemeyi daha mantıklı buluyor.
Çok sevgili büyüğümüz Hasan Albayrak, biz üniversiteli kadınları bu kadar çok düşünüyorsanız önce yüzlerce genç kadına yurt temin etmenin yollarını arayarak kendi üzerinize düşeni yapabilirsiniz. Devlet yurduna bile torpille kabul ediliyorsak, özel yurtlara tomarla para döküyorsak, ücretsiz yemek yiyemiyorsak, küçücük odalarda 6 hatta bazen 8 kişi kalıyorsak buradan kendinize bir pay biçebilirsiniz. Eğer bizi gerçekten önemsiyorsanız mesela yurtların kontenjanlarını artırabilirsiniz. Yurtta kalmak ve yemek için para istemeseniz, sosyal etkinlikler için bütçe ve yer temin etseniz mesela. Aksi takdirde kadın öğrencilerden alacağınız tepki nedeniyle dışarısı sizin için günün hiçbir saatinde güvenli olmayacak!

Kocaeli Üniversitesi Öğrencisi

ÖNCEKİ HABER

Daha güvenle, daha gür çıkacak sesimiz

SONRAKİ HABER

7 ÇOK GEÇ!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...