10 Ekim'de yitirilen Serdar Ben ve Fatma Esen anıldı

10 Ekim Ankara katliamında yaşamını yitiren Serdar Ben ve Fatma Esen mezarı başında anıldı.

Katliamın birinci yılında Sultangazi Mezarlığı’nda düzenlenen anmaya Serdar Ben ve Fatma Esen’in ailesi, HDP İstanbul İl Eş Başkanı Doğan Erbaş, İlçe başkanları, Suruç Aileleri İnisiyatifi, Suruç ve Ankara'daki saldırılarda yaralananlar ve çok sayıda yurttaş katıldı. “Bu meydan kanlı meydan barış kazanacak” yazılı pankartın açıldığı mezarların başında, hayatını kaybedenler anısına saygı duruşu yapıldı. Anmada Kürtçe ağıtlar yükseldi, barış talebi yinelendi, "Sorumlular yargılanana kadar mücadele edeceğiz" denildi.

'ÖFKELİYİZ'

Serdar Ben’in ağabeyi Ali Ben, “Geçen sene tam bugün Serdar ile 100 arkadaşını kaybettik. Ailesi olarak çok üzgünüz. Söyleyecek pek bir şey yok, öfkeliyiz” diye konuştu.

'BARIŞ MÜCADELESİNİ SONUNA KADAR YÜRÜTECEĞİZ'

HDP İl Eş Başkanı Doğan Erbaş sözlerine hayatını kaybedenleri anarak başladı. “Barış şehitlerinin anısına bağlı kalacağız, onların özgürlük mücadelesinin sonuna kadar yürüteceğimize söz veriyoruz. Barış gelene kadar mücadele edeceğiz” diyen Erbaş, katliamın faillerinden hesap soracaklarını vurguladı. Ankara katliamının göz göre göre geldiğini söyleyen Erbaş, “Aradan geçen bir yılda hala failler yargılanmadı” dedi.

'KATLİAMLAR ÜLKESİ'

YAKAY-DER adına yapılan konuşmada ise, son bir yılda yaşanan katliamlar hatırlatılarak, "Türkiye’nin bir katliamlar ülkesi oldu. Söz veriyoruz ki, barış şehitlerimizin anısını yaşatacağız” denildi.

'YERE DÜŞEN BAYRAKLARI KALDIRACAĞIZ'

Sultangazi Emek ve Demokrasi Güç Birliği adına basın açıklamasını Leyla Kasım Işık okudu. Ankara katliamının Türkiye tarihinin gördüğü en büyük katliam olduğunu vurgulayan Işık, "Halkların umudu, beklediği, özlediği barış. Öğretmeni, doktoru, işçisi, memuru, genci, kadını, türkü, kürdü, alevisi, sünnisi, barışı isteyen herkes ordaydı. O cehennem yerinde hepimizin kanı birbirine karıştı, düşen bayraklarımız birbirimizin üzerini örttü. Daha çok yoldaş olduk" dedi. Işık, "Bizler biliyoruz ki ülkenin her yerinde patlayan bombaların, Kürt halkına reva görülen zulmün, her fırsatta susturulan basının tek sorumlusu AKP hükümeti ve ülkenin Cumhurbaşkanıdır.15 Temmuz başarısız darbe girişimini kendisine kalkan olarak kullanan Hükümet, iktidara geldiği günden bugüne emekçi halklara yönelik baskılarını ve yıldırma politikalarını daha da arttırmıştır" dedi. Dayatılan tek adam diktatörlüğünü kabul etmeyeceklerini  belirten Işık, "Bizler acılarımızdan güç aldık. Başımız daha dik, yumruklarımız daha sıkı. Artık daha çok biriz, daha çok yanyanayız. Mücadeleyi daha çok büyütecek ve hesap soracağız. Barışı mutlaka ve mutlaka bu topraklara getireceğiz. Çünkü biz bütün yitirdiklerimize. Söz verdik, Yere düşen bayrakları kaldıracağız" diye konuştu.

Ben’in mezarı başında Kürtçe ağıtlar yükseldi. Duygulu anların yaşandığı mezar anması, “Serdar Ben ölümsüzdür”, “Şehid namırın”, "Katil devlet hesap verecek" sloganlarıyla sona erdi.

'MUTLAKA HESAP SORACAĞIZ'

Fatma Esen’in mezarı başında yapılan anmada ise Çerxa Şoreşa marşı okundu ve saygı duruşu yapıldı. Burada söz alan Emek ve Demokrasi Dayanışması üyesi Ali Haydar Akdeniz, AKP’nin 7 Haziran yenilgisinin intikamını almak için katliamlar furyasını başlattığını kaydetti. Akdeniz, “Bizler adalet mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz. Katliamların failleri yargılanana kadar bu mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Biz hakikati biliyoruz. Katliamın faili AKP’dir ve mutlaka hesap soracağız” dedi.

Fatma Esen’in eşi Mehmet Esen ise Kürtçe konuşma yaptı. Esen, “Mücadelemiz devam edecek. Kürt halkının başı sağolsun” diye konuştu.

Esen’in mezar başındaki anmada “Devrim şehitleri ölümsüzdür”, “Şehid namırın” sloganlarıyla son buldu. (İstanbul/EVRENSEL)