08 Ekim 2016 00:55

Sennur Sezer'siz bir yıl

EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, bir yıl önce kaybettiğimiz Sennur Sezer'i yazdı.

Paylaş

Selma GÜRKAN*

Sennur Sezer’e vedanın üzerinden bir yıl geçti. Koca bir yıl. Bu koca yıla neler sığmadı ki; Yakılan şehirler, çatışma ve operasyonlarda öldürülen yurttaşlar, çocuklar, kadınlar… Patlayan bombalar, darbe girişimleri, püskürtülen darbe girişiminin halka ve toplumsal muhalefete karşı darbeye dönüşümü…Hak ihlalleri, tutuklama ve gözaltılar, işten atmalar, televizyon ve radyo kapatmalar…Her gün iş cinayetinde yaşamını yitiren işçiler, yaşam hakkı elinden alınan kadınlar. Yitirilen şair, edebiyatçı, yazar anılacaksa ülkenin ahvalinin gündem olması nadiren rastlanılan bir durumdur bizde. Söz konusu Sennur Sezer olunca ülkenin durumuna değinmemek mümkün değildir.
Sennur Sezer’in şairliğinin yanına işçi sınıfı mücadelesini, emekçi sınıflarla sınıf ve duygudaşlığını, Kürt halkının eşit haklar talebinin savunucusu ve neferi olmasını, ezilen bir cins olarak kadınlığı her yanıyla içselleştirmesini koymadan anamayız.
Sennur Sezer şairdi; işçi şairdi, kadın şairdi, ezilenlerin tüm ezilmişliklerini ruhunda hisseden ve bunu eserlerine yansıtmaktan geri durmayan şairdi. “Edebiyatın İşçi Kadını”, “Şiirin ve Umudun Yorulmaz İğnesi” olarak anılması boşuna değildir. İşçi olarak başladığı hayatını şiir ve edebiyatla iç içe yürüttü. O, işçi sınıfının örgütlü mücadelesine inanmış işçi kadın şairdi. İşçi sınıfının iktidarı olmadan gerçek adaletin, gerçek demokrasinin, gerçek özgürlüklerin olmayacağının bilinciyle hem mesleki örgütlülük içinde hem de siyasal örgütlülük içinde yaşamayı tercih etti.
En başından beri işçi sınıfı, emekçi sınıflar, kadınlar ve ezilen halkların kurtuluş mücadelesinin yönünü işçi sınıfının siyasal mücadelesinden ve partisinden ayrı düşünmemiştir. İşçilikle başlayan yaşamının, onun edebiyatla ilgili tercihiyle siyasal tercihini bütünleştirmesinde önemli bir etkisi olduğunu söyleyebiliriz. O nedenle ülkenin siyasal tarihinde en zor dönemlerde işçi sınıfının ve ezilenlerin siyasetini yapmaktan, örgütlü yapının içinde olmaktan uzak durmamıştır.
Sennur Sezer partimizin kuruluş sürecinde hiç ikiletmeden kurucu olarak görev alarak, bu görevini yaşamını yitirdiği güne kadar her düzeyde sürdürdü. İşçi direnişlerinde, grevlerde, Kürt sorununun çözümü için halkın eşit haklar talebinin savunusunda, barış mücadelesinde, kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesinde gerçek bir nefer olarak yerini aldı. Partimiz içerisinde yürüttüğü politik tartışmalarda kararlı ve inatçı yanı açıkça görülüyordu. Ölümüyle bıraktığı boşluk büyük ama öğrettikleriyle doldurduğu miras da o kadar zengin. Sennur Sezer’i saygıyla ve mücadele kararlılığıyla anıyoruz.

*EMEP Genel Başkanı

ÖNCEKİ HABER

2018 Dünya Kupası Avrupa Elemelerinde 3 grupta 9 maç oynandı

SONRAKİ HABER

İnandığı dünya için inanmadığı dünyaya kafa tutan şair