05 Ekim 2016 00:58

Devlet yurtlarında imam değil sorunlarımıza çözüm istiyoruz

'KYK Yurtlarına Manevi Rehberlik' adı altında başlatılan uygulama bu yıl 81 ildeki 209 yurtta hayata geçirilecek.

Paylaş

Fatma KESKİNTİMUR
Antep

KYK Yurtlarına Manevi Rehberlik, adı altında başlatılan ve bu yıl 81 ilde 209 yurtta hayata geçirileceği belirtilen uygulamayı Gaziantep KYK Yurdunda kalanlarla konuştuk. Zaten birçok sorunla karşı karşıya olduklarını söyleyen öğrenciler, bu konudaki endişelerini de “Laikliğin tamamen ortadan kalkması yakındır” sözleriyle paylaştılar.

Gençlik ve Spor Bakanlığı Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) Genel Müdürlüğünün Diyanet İşleri Başkanlığı ile imzaladığı proje kapsamında geçtiğimiz mart ayında 43 ildeki 83 yurtta pilot uygulama olarak başlatılan “KYK Yurtlarında Manevi Rehberlik” uygulamasının bu yıl 81 ilde hayata geçirileceğinin söylenmesinin ardından KYK yurtlarında kalan üniversite öğrencilerinden de tepkiler gelmeye başlamıştı. Uygulama hakkında konuştuğumuz Gaziantep KYK Kız Yurdunda da öğrenciler tepkilerini dile getirdiler.

‘AMAÇ TEK TİP İNSAN’

Bu uygulamanın, öğrenciler arasında bir ayrıma neden olacağını söyleyenler, yurt yönetiminin de buna bağlı farklı tavır takınacağını düşünüyorlar. Konuya dair kaygılarını anlatan bir konservatuvar öğrencisi “Herkesin dine yönelmesi amaçlanıyor. Halbuki yurtta kalan farklı kimlik ve inançlardan bir sürü insan var” diyor. Aynı öğrenci yurtlarda hayata geçirilecek uygulamalara dair görüşlerinin alınmamasına da tepkili: “Bizim düşüncemizi umursamıyorlar. Bu uygulamayla özgürlüğümüzü daha da kısıtlayacaklar. En büyük amaçları tek tip insan yaratmak.”

‘DİNDAR OLAN OLMAYAN...’

Hemşirelikte okuyan bir öğrenci de bu uygulamanın “Dindar olan dindar olmayan ayrımına” neden olacağını söylüyor. “Laikliğin tamamen ortadan kalkması” ve “Şeriata yönelme” kaygıları, yurt öğrencileri arasında en çok dile gelen kaygılar. Bu konuda sıkıntılarını dile getirirken, benzer uygulamalarda daha önceki deneyimlerini de hatırlatan öğrenciler, uygulamanın hayata geçirilme yöntemlerine dair de şu ifadeleri kullanıyor: “Atanan imamlar, önce sıcak, ılımlı yaklaşımlarla azınlık da olsa bir grubu ikna etmiş olacaklar. Sonrasında panel ve söyleşiler düzenlenecek, bunlara başta katılım serbest olacak ama sonrasında ‘katılmayanların fişlenmesi’ gibi yaptırımlarla zorunlu hale gelecek. Az bir öğrenciyle başlayıp, çoğunluğu kendi ‘dindar-kindar nesil’ projelerine dahil etmeyi hedefliyorlar.”

Eğitimden başlayarak “Laikliğin tamamen ortadan kaldırılmasını hedefleyen” bu tip uygulamalar açısından KYK yurtlarının önemli bir olanak sunduğunu düşünen öğrenciler, “Çünkü ilk yılı olanları da kattığınızda 18 yaşın altından başlayarak, henüz memleketlerinden yeni ayrılmış ve geldiği yerde bin bir zorlukla üniversite okumaya çalışan gençlerin yönlendirilmesi kolay olacak” diyor.

‘SORUNLARIMIZ ÇÖZÜLSÜN...’

Geçen yıl yurdun uzaklığı ve yurda geç saatlerde gitmek zorunda kalındığında, güvenli olmayan yollar nedeniyle sıkıntılar yaşayan öğrenciler, bu yıl yurdun kampüs içerisine taşınmasıyla bu sorunun çözüldüğünü belirtirken yeni sorunlara şu sözlerle dikkat çekiyor: “Kampüs içine taşındık, yol problemi çözüldü. Fakat adeta bunun bedeli de yine bize ödetiliyor. Yurt ücretlerinden yemek ücretlerine kadar her şeyde artış oldu. Çamaşırhaneler henüz faaliyete geçmedi. Kötü, hatta kurtlu yemekler çıkıyor.” Görüştüğümüz gençler, bu sorunlarla baş etmeye çalışırken, öğrencilerin daha önce de cemaat evlerine ve yurtlarına mecbur bırakıldıklarını hatırlatıyor ve ilk önce ücretsiz barınma gibi taleplerinin yerine gelmesini ve “Devletin gençleri kimseye mecbur bırakmaması” gerektiğine dikkat çekiyor.

ÖNCEKİ HABER

Herkes işçiyi düşünüyorum diyor ama biz göremiyoruz

SONRAKİ HABER

1 yıl geçti 5 savcı değişti: Birlik dosyasında ilerleme yok