'OHAL’den kurtulmanın yolu bir araya gelmek'
İstanbul Bahçelievler semtinde bulunan AKEL vakfında “Demokrasi İçin Buluşuyoruz” konulu bir panel gerçekleştirildi.
OHAL uygulamalarına dikkat çekmek ve buna dair mücadele hattı belirlemek için bir araya gelen bir çok siyasi parti, kurum ve dernek temsilcisi tüm tasfiye, işten atma tutuklama ve savaş politikalarına karşı bir araya gelmekten başka çare olmadığını kaydetti.
İstanbul Bahçelievler semtinde bulunan AKEL vakfında “Demokrasi İçin Buluşuyoruz” konulu bir panel gerçekleştirildi. Panele, EMEP, HDP, CHP, SYKP, Halkevleri, Eğitim-Sen, Köz, Mayısta Yaşam Kooperatifi ve HDK’nin ortak düzenlediği panele EMEP GYK üyesi Levent Tüzel’in yanı sıra pek çok dernek temsilcisi ve AKEL vakfı yöneticileri de katıldı.
Etkinlikte açılış konuşmasını 10 Ekim Ankara katliamında 17 yaşındaki lise öğrencisi kızı Dicle Deli’yi kaybeden Faik Deli tarafından yapıldı. Faik Deli, Ankara katliamında hedef alınanın barış, demokrasi ve özgürlükler olduğunu vurgulayarak, gericiliğe karşı emekçilerin ve halkların birleşmekten başka yolu olmadığını söyledi.
Bahçelievler Emek ve Demokrasi Platformu adına CHP Bahçelievler İlçe YK Üyesi Mecit Çakır platformun çalışmaları hakkında bilgi verirken Emek ve Demokrasi güçlerinin barış, demokrasi, laiklik ve özgürlükler için sokak sokak, mahalle mahalle yaşam alanlarına, demokrasiye sahip çıkmak için birleşmesi gereğinin altını çizdi.
Panelde Diyalog Grubunda yer alan HDP Eski Milletvekili Hasip Kaplan ve CHP Eski Milletvekili Prof. Dr. Binnaz Toprak 103 kurumla başlattıkları Diyalog Grubu’nun 23 Ekim’de İstanbul’da Demokrasi İçin Birlik Buluşması gerçekleştireceğini aktardı.
DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, OHAL bahanesiyle işçi ve emekçilere dönük saldırılar yaşandığını ifade etti. Eğitim-Sen İstanbul 1. Nolu Şube YK üyesi ve Örgütlenme Sekreteri İsmail Yıldırım ise Cemaat üyelerine yıllardır kamuda işe alma, atama ve terfilerde çifte standart uygulandığını; iktidar yanlısı sendika ve görüşe sahip kişiler lehine ayrımcılık yapıldığını belirterek, bugün de sendikalarının ve üyelerinin hedef alındığını belirtti. Eğitim-Sen olarak bu ayrımcılığa karşı, sendikal haklar ve bilimsel-laik-demokratik eğitim için mücadele sürdürdüklerini belirten Yıldırım; mücadelelerini kararlı bir şekilde sürdüreceklerini söyledi.
Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat ise konuşmasında basın üzerindeki baskılara dikkat çekti. “Eskiden Tek kanallı TRT vardı, şimdi RTE var” diyerek söze başlayan Polat, muhalif, iktidarın sözcülüğünü yapmayan TV, radyo ve gazetelerin susturulmak istendiğini söyledi. İktidara biat etmiş gazetelerin belki kapatabileceğini, ancak bir talep üzerinde kurulan, emekçilerin, ezilen hakların doğayı savunan basının kapatılamayacağını; her saldırıya rağmen halkın haber alma hakkını sürdürmeye devam edeceklerini söyledi. (İstanbul/EVRENSEL)
.jpg)
‘Boş tencere’ iktidarın neresinde?
Tehlike nedir?
Yeni anayasa tartışmaları, AKP’ye can suyu olur mu?
Erdoğan'ın Irak ziyaretinin 3 sebebi ve değişim rüzgarı!
Özgürlükçü Anayasa
1 Mayıs ve sonrası
Galatasaray kaparak, Fenerbahçe kaptırmayarak…
Bahçeli siyasete ayar çıtasını Erdoğan’ın en yakınına kadar çıkardı!
Savaş: Öznel niyet ve nesnel çelişki
Ne “yoksul” bir “zenginlik”…
Sancılı düşünceler
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
