Devrimci Yol davası sona erdi
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun bozma kararının ardından Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ikinci celsesi görülen duruşmaya sanık Yaşar Kanbur ve avukatlar katıldı. Yargıtay’ın bozma ilamına uyulup uyulmamasına ilişkin beyanı sorulan Kanbur’un avukatı Ömer Kavili, müvekkilinin aleyhinde tek bir delil bulunmadığını, lehindeki delillerin ise yok edildiğini söyleyerek, mevcut durumda, Yargıtay’ın bozma ilamına uyulup uyulmamasına ilişkin görüş bildirmeyeceklerini belirtip ‘’Mahkemenin takdirini görmek istiyoruz’’ dedi.
DÜŞME DEĞİL BERAAT
Yaşar Kanbur ise, mahkemeye verdiği yazılı savunmada, ‘’Ben, 30 yıl boyunca yargılandığım bu davada, her aşamada beyan ettiğim gibi suçsuzluğumu ve beraat talebimi yinelememe karşın, bugün zamanaşımı gibi gerçeklerin ortadan çıkmadan davanın bitirilmesini kabul etmiyorum ve beraatimi talep ediyorum’’ ifadesini kullandı.
SAVCI, DAVANIN DÜŞMESİNİ TALEP ETTİ
Cumhuriyet Savcısı Murat Yılmaz, Yargıtay’ın bozma ilamına uyulmasını istedi. Mahkeme heyeti, Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin bozma ilamına uyulmasına oybirliğiyle karar vererek, duruşmaya devam etti. Son diyeceği sorulan şikayetçi avukatı Savaş, ‘’zaman aşımının dolmadığını’’ iddia etti ve Kanbur’un cezalandırılmasını istedi. Duruşmada, soruşturmanın genişletilmesi talebi olmadığını bildiren Savcı Yılmaz, esas hakkındaki görüşünü açıkladı. Sanık hakkında ‘’Anayasal düzeni zorla değiştirmeye kalkışmak’’ suçundan görülen yargılamada, suç tarihinin 5 Mart 1982 olduğuna işaret eden Savcı Yılmaz, eyleme ilişkin 765 sayılı TCK’daki 30 yıllık zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle ‘’düşme kararı’’ verilmesini istedi.
DAVA DÜŞTÜ
Sanık avukatı Kavili de, savcının, ‘’sanık aleyhinde tek bir delil söyleyemediğini’’ ifade ederek, ‘’eğer ortada delil yoksa, delil yokluğundan beraat yönünde görüş beklediklerini’’ bildirdi. Sanık Kanbur da, son sözünde ‘’delil yokluğundan beraat’’ istedi. Mahkeme heyeti, Kanbur hakkında açılan kamu davasında, Yargıtay’ın bozma ilamını dikkate alarak, 765 sayılı TCK’nın 146. maddesi uyarınca yapılan yargılamada, kanunun 102/1. ve 104/2. maddelerinde belirtilen 30 yıllık zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle, davanın düşürülmesine karar verildiğini açıkladı. (HABER MERKEZİ)
Evrensel'i Takip Et