19 Eylül 2016 20:50

HDP'li İdris Baluken: AKP, Türkiye'nin barışına kayyım atadı

HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, AKP'nin, Türkiye'nin barışına kayyım atadığını, ama karar geri alınana kadar mücadelelerinin süreceğini söyledi.

Paylaş

HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, Abdullah Öcalan'ın “sürecin yeniden başlaması”na yönelik mesajı, belediyelere kayyım atanması, darbe süreci, OHAL ve KHK'lere ilişkin değerlendirme yaptı. Savaşın, ölümlerin durdurulması için asker ailelerine seslenen Baluken'in konuşması şöyle:

'ÖCALAN'IN TEKLİFİ TARİHİ FIRSATTI'

Sayın Öcalan’ın ailesi ile yaptığı görüşmede gönderdiği mesajlar Türkiye’nin savaş ve darbe sarmalından çıkması için tarihi bir teklifti. Sayın Öcalan iki önemli hususun altını çiziyordu. Birincisi, 'Çözüm süreci AKP tarafından bozuldu. Biz İmralı’da 15 gün içerisinde bir heyetin buraya gelerek resmi müzakerelere başlanması noktasında anlaşmalara varmış olduğumuz halde, AKP heyet göndermek yerine sahaya kanlı bir savaş sürdü' tespiti. İkincisi de 'Eğer akan kandan rahatsızlık varsa çözüm projelerimiz hazır. Buraya gelecek bir heyetle biz 6 ayda bütün sorunlarımızı çözebiliriz' mesajıdır. Böylesi tarihi bir fırsat önümüzde varken gençler ölmeye devam ediyor. Her gün onlarca insanın ölmesine toplum alıştırıldı. Bu teklif de toplumun gözünden kaçırılmaya çalışılıyor. AKP Hükümeti, HDP dışındaki diğer siyasi partiler ne düşünüyor, Meclis ne düşünüyor bilmiyoruz. Tatilden gelip de tek bir tartışma yürütmeyen bir Meclis var. Medya bir şeyler yazmaya yeltendi ancak gelen talimatla birlikte bütün sesler bıçak gibi kesildi. 
AKP gelen tarihi mesaja karşı deve kuşu politikası izliyor. Başını kuma gömdüğü her saatte bu ülkede toplumsal barış yok ediliyor. Ülke toplumsal barışı tartışacak bir ortamı bulamayacak bir noktaya doğru savruluyor.

'MECLİS NİYE TATİLDE'

Meclis niye tatilde? Defalarca çağrı yaptık. Ülkede bir darbe var. Erdoğan ve AKP, 15 Temmuz’dan sonra karşı darbe gerçekleştirdi. Meclis’in iradesini ayaklar altına aldı. Her gün Türkiye’nin her yerinden cenazeler kalkıyor, milletvekilleri tatilde. HDP olarak halklarımıza sorumluluğumuz gereği talebimizi yineliyoruz. Hükümet Sayın Öcalan’ın mesajına cevap vermelidir.
Uluslararası kamuoyunda da bu mesaja dair önemli beklenti ve heyecan oluşmuştur. Ben birkaç gündür Avrupa Konseyi ve Avrupa Parlamentosu nezdinde önemli diplomatik görüşmeler yürüttüm. İlk sordukları soru, 'Sayın Öcalan’ın mesajına Hükümet’in yanıtı ne oldu?' sorusudur. Utanarak henüz Hükümet’ten resmi düzeyde bir cevap gelmediğini, CHP ve MHP’den de kendi görüşlerini açıklayacak bir beyanları olmadığını söylemek zorunda kaldım. Hayretler içerisinde kaldılar.

Artık hükümete değil, her gün çocukları cephede ölüm ile burun buruna kalan ailelere sesleniyorum. Çocuklarınızı bir hiç uğruna götürüp cenazelerini size geri getiriyorlar. Barışın şansı, imkanı, teklifi var. Bu teklif varken çocuklarınızı bilinçli olarak ölüme götürüp AKP’de CHP’de MHP’de ölümler üzerinden siyasi rant elde etmeye çalışıyor. Barışın eli İmralı’dan uzatılmış, ne uğruna bu savaş devam ediyor? Kendi çocukları ölmedikleri için rahatlar. Hiç kimse çocuğunu bile bile ölüme göndermeye razı olmamalı.

'MESAJA YANIT KAYYUML OLDU'

Sayın Öcalan’ın mesajının açıklandığı gün 24 belediyemize kayyum atandı. AKP barış çağrısına kayyum atadı. Aynı gün içerisinde büyük çoğunluğu Kürtlerden oluşan 12 bine yakın kamu emekçisi KHK ile tasfiye edildi. Yandaş gazeteciler tarafından bu saldırı dalgasının milletvekillerine kadar gideceğine dair mesajlar verildi. 15 Temmuz’dan bugüne kadar yüzlerce arkadaşımız gözaltına alındı, çoğu tutuklandı. Toplumum muhalif damarı üzerine bir saldırı geliştirildi. 6 milyon oy almış bir siyasi partinin eş genel başkan yardımcısı 8 gün boyunca gözaltında tutuldu ve işkence uygulandı. Alp Altınörs hukukun katledildiği mahkeme koridorlarında gecenin bir yarısında keyfi bir şekilde ve siyasi bir kararla tutuklandı. Biz bu yaklaşımları kabul etmiyoruz. Türkiye, başında Erdoğan’ın olduğu ve hedefinde de diktatöryal bir sistem olan darbe süreci yürütmektedir.
Darbe gecesi Meclis’e atılan bombalar ne ise kayyum atamaları ile belediyelere yapılan saldırı aynıdır. Ha uçaktan meclisi bombalamışsın, ha saraydan KHK ile Meclis iradesini hiçe saymışsın.  Arada hiçbir fark yok.
Senin yaptığının onda birini bile yapmayanların sonunun ne olduğunu sana hatırlatmak istiyoruz. Senin sonun Hitler, Musolini, Kaddafi, Saddam gibi diktatörlerin sonu gibi olacaktır. Tarihe böyle geçeceksin.
Sen 'seçilmişlere bal gibi darbe yaparım' diyorsan, 15 Temmuz'da seçilmişlere bal gibi darbe yapmaya çalışanlardan hiçbir farkın kalmamıştır. Onlar Meclis’i bombalarken, cezaevine gönderilecek milletvekillerinin listesini hazırlarken seçilmişleri bal gibi alacağız mesajı veriyorlardı. Burada tam bir darbe zihniyeti ile karşı karşıyayız.

'TARİHİ BİR DİRENİŞ'

Sanmasınlar ki bu kayyum mevzusu böyle kabul edilecek. Halkımız bu darbeye karşı büyük bir kararlılıkla, tarihi bir direniş ortaya koyacaktır.  Önümüzdeki süreçte, bu faşizm uygulamasından geri adım atılıncaya kadar, bedeli ne olursa olsun, hepimiz alanlarda olacağız, eylemde olacağız. Halka ait olan belediyeleri gasp etmelerine izin vermeyeceğiz. Faşizmi hayata geçirmek bu ülkede o kadar kolay olmayacak.

'KHK'LER OHAL KANUNUNA BİLE AYKIRI'

Olağanüstü Hal Kanunu’na da aykırı bir şekilde, devreye konan faşizan KHK’lar ile Türkiye’de diktatöryel bir sisteme geçiş AKP ve Erdoğan tarafından gerçekleştirilmiştir. Bütün KHK’lar mevcut OHAL Kanunu’na bile aykırıdır, Meclis’ten onay almamıştır. Bu KHK’lar darbecilerle mücadele etmekten çok Kürtleri, tüm sol, sosyalist ve muhalif kesimleri hedefleyecek şekilde devreye konmuştur.  

'SERT BİR DİRENİŞ SERGİLEYECEĞİZ'

OHAL faşizmine karşı mücadeleye devam edeceğiz. Önümüzdeki günlerde son derece sert bir direniş süreci ile bu KHK’ların ve bu faşizm uygulamalarının topluma dayatılmasına karşı HDP’nin duruşunun nasıl şekilleneceğini tüm topluma göstereceğiz.

ULUSLARARASI BASKI

Uluslararası kamuoyunda da AKP’ye ve uygulamalarına karşı Türkiye’ye dönük bazı yaptırımlar konuşulmaya başlanmıştır. Avrupa Konseyi ve Avrupa Parlamentosu nezninde yaptığım görüşmeler sonrasında, Avrupa’dan kimi heyetlerin birkaç hafta içinde Türkiye’ye geleceği, bu KHK’ların tamamını inceleyeceği, uluslararası hukuka aykırı tüm KHK’ların geri çekilmesi hususunda hükümete baskı yapılacağına dair bilgileri sizlerle paylaşmak istiyorum.  AKP bu tutumlarından vazgeçmezse, uluslararası alanda da yaptırımlarla karşılaşacağı bir sürecin tartışıldığını  belirtiyorum. (Ankara/EVRENSEL)
 

ÖNCEKİ HABER

Eğitimin ruhuna Fatiha

SONRAKİ HABER

PETKİM'e polis operasyonu: 13 kişi gözaltına alındı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...