01 Eylül 2016 00:57

Barış, dilek olarak kalmasın

Bölge illerindeki emek ve demokrasi güçleriyle 1 Eylül'ü konuştuk.

Paylaş

Bugün 1 Eylül Dünya Barış Günü. Ölümlerin, yıkımların ve giderek artan şiddet manzaralarının yaşandığı bir dönemde 1 Eylül’ü karşılayan bölge illerinde de Türkiye’nin birçok yerinde olduğu gibi kutlamalar yasaklandı. Bölgedeki emek, demokrasi güçleri ve sendikacılar gazetemiz aracılığıyla 1 Eylül’e ilişkin mesajlarını paylaştı. Mesajlarda, barış ve çözümün sağlanması, akan kanın durması gerektiği bunun da anahtarının güçlü bir demokrasi cephesi oluşturmak ve barışı halkların birlikte örgütlemesi olduğu vurgulandı. Sokağa çıkma yasakları, yıkımlar, gözaltı, baskı ve ölümlerin durmaksızın sürdüğü bölge illerinde savaşın son bulması çağrıları 1 Eylül’de de dile getiriliyor. EMEP, HDP yöneticileri ile sendikacılar 1 Eylül çağrılarını aktardı.

‘AKP’NİN SAVAŞ ISRARININ ACISINI HALKLAR ÇEKİYOR’

Emek Partisi (EMEP) Antep İl Başkanı Mecit Bozkurt, “Yaşanan tüm bu gelişmeler gösteriyor ki, bugün barış talebiyle vereceğimiz mücadele daha da önem kazanmış ve hepimize önemli görev ve sorumluluklar yüklemiştir” dedi. 1 Eylül Dünya Barış Günü ilanının üzerinden geçen 77 yıl boyunca, bu günü ortaya çıkaran koşulların da ortadan kalkmadığını belirten Bozkurt, “Süren savaş ve sömürü koşullarında, değişen yalnızca müdahalelerin isimleri olmuştur” dedi. Emperyalist ülkelerin artık savaş ilan ettikleri bütün ülkelere “özgürlük ve demokrasi götürme” kılıfıyla müdahale ettiğini söyleyen Bozkurt, “Irak’tan başlayarak bugün Suriye’de derinleştirilen ve tüm Ortadoğu’yu savaşın bir parçası haline getiren politikaların sonuçlarını halklar olarak en acı biçimde yaşıyoruz” dedi.

AKP’nin de benzer biçimde savaş politikalarındaki ısrarına kılıflar bulduğunu belirten Bozkurt, “Müdahalesini, ‘ülkem, sınırlarım tehdit altındayken sessiz kalamam’ diye meşrulaştırıyor” dedi. AKP’nin hem içeride hem dışarıda savaş ve çatışmalı politikalardaki ısrarının altını çizen Bozkurt, bölge illerinde süren çatışmalı sürece de değinerek şunları kaydetti, “Yüzlerce insanın hayatını kaybetmesine, on binlercesinin yerinden yurdundan edilmesine neden olan bu çatışmalı süreçten bir an evvel vazgeçilmelidir. Acilen çözüm sürecine girilmelidir.”

‘DEMOKRASİ CEPHESİNİ KURMALIYIZ’

Antep’in tüm bu savaş halinden en çok etkilenen illerden biri olduğunu hatırlatan Bozkurt, savaşın ildeki sonuçlarını şu sözlerle anlattı: “Gerek mültecilerin insanlık dışı yaşam koşulları, gerek AKP’nin Suriye politikasının bir sonucu olarak son olarak çoğu çocuk 56 yurttaşımızın hayatını kaybetmesine neden olan bir katliamla kendini gösteren IŞİD varlığı, bu şehirde savaşın sonuçları açısından acı tanıklıklara neden olmuştur.” İçeride ve dışarıda yaşanan tüm bu gelişmelerin “AKP’nin savaş politikalarından bağımsız düşünülemeyeceğini” hatırlatan Bozkurt, “Bu 1 Eylül’de ‘barış’ talebi ve mücadeleyi yükseltmek, bütün bunlar ışığında daha da anlam kazanmıştır. Kurulan savaş cephesine karşı güçlü bir demokrasi, özgürlük ve barış cephesi oluşturmak zorundayız. Savaşın içeride ve dışarıda yarattığı yıkımı da ancak bu şekilde durdurabiliriz” diye konuştu.

‘HALK BARIŞ İSTİYOR MÜZAKERELER BAŞLAMALI’

DBP Diyarbakır İl Eş Başkanı Abdullah Eflatun da 1 Eylül’ü  bölgede yaşanan savaş ortamıyla karşıladıklarını aktararak, “Bu savaş hiç kimsenin tercih ettiği bir savaş değildir. Hem Ortadoğu’da yaşayan halklar hem de Kürdistan halkı savaş değil barış istemektedir. Fakat barış istemenin ölüm getirdiği süreçten geçiyoruz. Ölümlere karşı durmak gerekiyor bunun yolu da tekrar müzakerelere başlamaktır. Bir an önce İmralı’da bulunan sayın Öcalan’la görüşme sağlanmalıdır. Sayın Öcalan’la bağımsız bir heyetin görüşmesi ve müzakere sürecine dahil edilmesi gerekiyor. Bölgede ve Ortadoğu’da barış tesisinde ki temel aktörlerden biri Sayın Abdullah Öcalan’dır. 1 Eylül’ü bu bilinçle karşılamak gerekiyor”dedi.

‘BÜTÜN HALKLAR BİR ARADA YAŞAM, DEMELİ’

Türkiye de yaşayan bütün halklar barışın tesis edilmesi noktasında adım atmalı diyen Eflatun,” Kürtler, Türkler,Lazlar, Araplar tüm halklar birlikte bir yaşam istiyorsa 1 Eylül’ün buna vesile bir gün haline getirilmesini diliyoruz. Sadece dilekte kalmamalı bugün ve olması gereken ne ise bir an önce gerekli adımlar atılmalıdır. Cerablus sürecinde tarafların ateşkes ilan etmesini olumlu bir gelişme olarak görüyoruz. Ateşkesin hem Türkiye ye hem de orta doğuya örnek olmasını temenni ediyoruz” dedi.

‘1 EYLÜL BARIŞ İÇİN BİR MİLAT OLSUN’

Eğitim Sen Diyarbakır 2 No’lu Şube Eş Başkanı Selahattin Alp: 1 Eylül Dünya Barış Günü’nü kutladığımız bu dönemde Ortadoğu’da yaşanan uzun süreli savaş ve kaos hali ülkemizi de olumsuz etkilemektedir. Özellikle 7 Haziran seçimlerinde ortaya çıkan demokratik iradenin mevcut siyasi iktidar tarafından reddedilmesi ülkemizin de Suriye’de yaşanan kaosa benzer bir dönemi yaşamasına neden olmuştur.
Bu nedenle 1 Eylül Dünya Barış Günü bir milat olarak değerlendirilmedir. Başta Kürt halkı olmak üzere toplumun özgürlük isteyen tüm kesimlerinin taleplerini karşılayacak bir sürecin acilen başlatılmasını talep ediyoruz. Umarız Dünya Barış Günü emeğin özgürleştiği savaşın darbelerin olmadığı özgür ve onurlu bir yaşamın müjdecisi olur.

DERSİM’DE 1 EYLÜL’E KATILIM ÇAĞRISI

Tüm Bel Sen Dersim Şube Başkanı Mazlum Doğan: Savaşlar genel olarak işçi sınıfının kaybıdır. Emekçi hakları gasbediliyor. Bunun dışında ezilen halklar ve inançlar üzerindeki baskılar daha da katmerleşiyor. En yakın örneği ülkemizde Kürt halkının ve Alevilerin üzerindeki baskıdan görebiliyoruz. Ortadoğu’ da yaşanan savaşın etkisini ülkemizde yaşamaktayız. Darbelerden OHAL’den çok çeken bir ilde yaşıyoruz. İlimizin çoğu bölgesi güvenlik bölgesi ilan edilmiş durumda. Bu kadar yaşanan baskı ve sindirme yaşanılamaz bir durum ortaya çıkarmakta. Buna karşı emekçilerin kendi davalarına sahip çıkması, ölümlerin durması ve barış mücadelesiyle önemli bir şekilde sağlanacaktır. O nedenle bu yıl ilimizde ve diğer yerlerde yapılacak 1 Eylül etkinlik ve mitingleri emek ve demokrasi güçlerinin birlikteliğine önemli bir katkı sağlayıp barış mücadelesine önemli katkı sağlayacaktır.

SES Dersim Şube Başkanı Özkan Uç: AKP darbe girişimini OHAL ile birlikte fırsata çevrilmiş durumda. AKP, bu fırsattan yararlanarak devrimci demokrat kurumlara da saldırmaya başladı. Bu durum önemli bir sorun yaratıp ülkeyi kaosa sürükleyecektir. 1 Eylül bizim için çok anlamlı bir barış sürecinin tekrardan gerekliliği önemli ama son 1 yıl içinde 2 bine yakın insan ülke içinde hayatını kaybetti. IŞİD’in katliamlarının en önemli örneği barış için Ankara’ya giden ve katledilen arkadaşlarımız oldu. Son olarak Antep’te yaşanan katliam kaotik bir ortamı ortaya çıkardı. Bu kaotik ortamdan kurtulmak için bir an önce halkların kucaklaşması gerekiyor. Bir demokrasi ve diyalog sürecinin tekrar başlatılması gerekiyor. Aynı zamanda ülke dışında bir savaşın içine girerek ayrı bir yıkıma girmek istemiyoruz. Son Cerablus operasyonunun durması gerekir. Kendi ülkemizde barışı sağlamadan başka bir ülkeye barış getiremeyiz. Bir çözüm gelişecekse halkımızın barış demokrasi ve özgürlükler için sokağa çıkmaması daha büyük acılara neden olacak o yüzden halkımızın emek ve demokrasi için oluşan güç birliğine destek vermesi gerekiyor. O yüzden halkımızı yapılacak 1 Eylül etkinliklerine katılmaya, barış mücadelesine güç vermeye  çağırıyoruz. (Diyarbakır/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Türkiye tekeller için mülteci pazarı

SONRAKİ HABER

DTK binasına polis baskını

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...