'Barış ve haklarımız için işyerlerinde örgütlenmeliyiz'
İşçilerle piknikte bir araya gelen Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan Dünya Barış Günü dolayısıyla yapılacak mitinglere katılma çağrısı yaptı.

Haşim DEMİR
İstanbul
Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan, son dönemde emekçilerin haklarına yönelik artan saldırılara karşı, işyerlerinde ve fabrikalarda örgütlenme çağrısı yaptı. Bu saldırılara karşı halk güçlerinin birliğini örmek için çaba gösterdiklerini ifade eden Gürkan, tüm işçileri anti demokratik uygulamalara karşı haklarına sahip çıkmak için Dünya Barış Günü dolayısıyla yapılacak mitinglere katılma çağrısı yaptı.
İstanbul’da Emek Partisi Çekmeköy İlçe Örgütü, “Türkiye Nereye Gidiyor” başlıklı aydınlatma çalışmaları kapsamında, ağırlıklı olarak işçilerin katıldığı bir yaz pikniği gerçekleştirdi. Farklı işkollarından işçilerin geldiği pikniğe, Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan da katıldı. İlk sözü alan Çekmeköy İlçe Yöneticisi Pakize Gürhan, son gelişmeler nedeniyle pek çok işçinin çekinerek pikniğe katılamadığını ama kendileriyle aynı düşündüğünü söyledi. “İşimiz zor ama biz zorluklara karşı mücadele eden bir partiyiz. Fabrika ve işyerlerine, emekçi mahallelerine yönelik aydınlatma çalışmalarımıza ara vermeden devam edeceğiz. Ayrıca 4 Eylül’de yapılacak 1 Eylül Dünya Barış Günü mitingine de güçlü bir katılımı örgütleyeceğiz” dedi.
CADI AVI BAŞLATILDI
Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan da çok kritik bir dönemden geçildiğini dile getirdi. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ve OHAL yasası ile emekçilerin haklarına yönelik saldırıların daha da arttığına dikkat çekti. Çatışma ve ölümlerin artarak devam ettiğini, son olarak Gaziantep’te IŞİD’in yaptığı katliamla da tescillenen barbarlığın sürdüğünü ifade eden Gürkan, “Menbiç ve Ceraplus bölgesinde YPG ve PYD’in güç kazanması üzerine Türkiye’nin bir askeri hareketle cevap vermesi vahim sonuçları olabilecek gelişmelerdir” dedi. Darbe girişiminin ardından devlet mekanizmalarının AKP ve Cumhurbaşkanı Erdoğan eksenli bir şekilde yeniden diyayn edildiğini kaydeden Gürkan, “teröre karşı birlik” adı altında büyük bir cadı avı başlatıldığını söyledi.
MÜCADELEDEN VAZGEÇMEMELİYİZ
Gürkan şöyle devam etti: “Düşünce ve ifade özgürlüğü tarihin en ağır saldırısı altında. İşkence, gözaltı furyaları, linçler ayyuka çıktı. On binlerce kişi FETÖ’ye üyelik adı altında tutuklandı. Yine on binlerce kamu görevlisi işten atıldı, açığa alındı, tutuklandı. Sanayici patronlara kadar operasyonlar yapıldı. Bu arada KESK üyesi kamu emekçileri başta olmak üzere, değişik sendikaların üyeleri açığa alındı, tutuklandı, operasyonlara dahil edildiler. Bunu kabul etmiyoruz, kabul edemeyiz. Darbe bahane edilerek 3 ay OHAL ilan edildi. Valilere olağanüstü yetkiler verildi. Kürt kentlerini yerle bir eden generaller zamanında kahraman ilan edildiler, daha sonra FETÖ üyesi diye ihraç edildiler. Peki onlarca Kürt emekçisinin ölümünden sorumlu olan bu generallere kimler emir verdi, niçin onlarda tutuklanmıyor? 14 yıldır iktidarda olan AKP ve önce Başbakan sonra Cumhurbaşkanı olan Erdoğan neden FETÖ ile ittifak yaptıklarının hesabını halka vermiyorlar? Bu darbeyi fırsata çevirmeyi bilip ‘Bu Allah’ın bir lütfudur’ diyebiliyorlar. Biz işiler, emekçiler olarak bu gerçekler ışığında mücadeleden ve örgütlenmeden asla vazgeçmememiz gerekiyor.”
4 EYLÜL MİTİNGİNE ÇAĞRI
Darbe girişimi sonrası işçi haklarına yönelik saldırıların arttığını, Zorunlu Bireysel Emeklilik Sistemi’nin (BES) buna örnek olduğunu ifade eden Gürkan, “Kıdem tazminatlarının gaspına ilişkin yeni yasal düzenleme an meselesi. Özelleştirmenin tam yolunu açarak kamuya ait ne varsa özelleştirmek istiyorlar. OHAL gerekçesiyle grev ve direnişler yasaklanıyor. İşte Tedi işçilerinin direnişine yönelik saldırılar. İşten atmalar kitlesel boyuta ulaştı. Kamu emekçilerinin iş güvencesi kaldırılarak işten atma kolaylaştırılmak isteniyor. Gazeteler kapatılıyor, yazarlar ve aydınlar tutuklanıyor. İşçiler olarak her işyeri ve fabrikada örgütlenmemiz şart” diye konuştu. İşçi sınıfının partisi olarak tüm bu saldırılara karşı halk güçlerinin, emek örgütlerinin, devrimci ve sosyalist partilerin birliğini örmek için çaba içinde olduklarını belirten EMEP Genel Başkanı Gürkan, devam etti: “Bu yönde atılmış adımlar var. Güç birliği oluşumu buna örnektir. Güç birliğini oluşturan emek ve demokrasi güçleri ile 3 ilde 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla mitingler yapıyoruz. 4 Eylül’de yapılacak bu mitinge hepinizin çevresiyle ve ailesiyle katılması lazım” diye konuştu.
Evrensel'i Takip Et