30 Ağustos 2016 00:53

Geleceğimiz için barış ve gerçek demokrasi

Van’da İHD, KESK, HDP ve EMEP örgütlerine bu sene 1 Eylül’ün neyi ifade ettiğini ve neler yapılması gerektiğini sorduk.

Paylaş

Mahsun AYDOĞAN
Umut YEĞİN
Van

1 Eylül Dünya Barış Günü’ne sayılı günler kala hemen hemen her gün çatışmaların yaşandığı, gözaltıların olduğu Van’da da 1 Eylül’de emek ve demokrasi güçleri barış taleplerini Musa Anter Barış Parkı’nda dile getirecekler. Van’da İHD, KESK, HDP ve EMEP örgütlerine bu sene 1 Eylül’ün neyi ifade ettiğini ve neler yapılması gerektiğini sorduk.

‘1 EYLÜL’DE ALANLARDA OLALIM’

Emek Partisi Van İl Başkanı Hayrettin Alan, 1 Eylül Dünya Barış Günü’nü her gün patlamaların, ölümlerin yaşandığı bir dönemde karşıladıklarını belirterek, “Başarısız bir darbe girişiminin ardından daha fazla demokratik hakların ve özgürlüklerin önünün açılması gerekirken, hükümet OHAL ilan ederek, ülkede darbelere de, tek adam diktatörlüğüne de karşı çıkan, barıştan, demokrasiden yana olan kesimlere nefes aldırmamaktadır” dedi. Bölgede operasyon ve çatışmaların giderek arttığını vurgulayan Alan, “Gözaltı ve tutuklamalar her gün artarken diğer yandan gazeteciler ve bilim insanlarına yönelik gözaltı tutuklama ve görevden alma girişimleri devam ediyor. Duvara toslayan bir dış politika itiraflarına rağmen halen Suriye’ye müdahaleye kalkışan bir politika izlenmektedir. Bütün bunlar karşısında Türkiye’de yaşayan halkların payına ölüm ve yoksulluk dışında bir şey düşmemektedir” şeklinde konuşuyor. Hükümetin çıkardığı kanun hükmünde kararnameler ile halkların emek, barış ve demokrasi taleplerini  yok saydığına dikkat çeken Alan, “Kendi iktidarlarını sağlamlaştırarak sermaye sınıfına sınırsız olanaklar yaratıyorlar. İnsanca yaşamanın koşulları her geçen gün daha fazla ortadan kaldırılıyor” diye konuştu. 

İktidarın bu politikalarından en fazla işçi ve emekçilerin etkilendiğini söyleyen Alan, “İşçilere emekçilere yönelik  hükümetin içeride ve dışarıda ısrar ettiği, halkların aleyhine olan savaş politikalarını reddetmek için 1 Eylül’de barış, demokrasi ve insanca yaşam talepleriyle alanlarda olmalıyız. Emekçi halkımızın geleceğe dair kaygılarını ortadan kaldırabilmenin en önemli yollarından birisi ülke içinde barışın ve gerçek demokrasinin sağlanmasıdır” dedi.

‘DEMOKRATİK SİYASET YOLU AÇILMALI’

Halkların Demokratik Partisi Van İl Eş Başkanı Yakup Ataş ise, bu yıl 1 Eylül’ü çatışmaların yoğunlaştığı bir dönemde karşıladıklarını belirterek, “En büyük çatışmalar, içerisinde olduğumuz Ortadoğu coğrafyasında yaşanmaktadır. Maalesef Kürdistan da Ortadoğu’nun en güçlü yer altı kaynaklarına sahiptir. Bu yönüyle yaşadığımız ülke tarihsel olarak dörde bölünmüşlüğü, kısa zaman içinde ona egemen olan devletlerin bir türlü elden bırakmadıkları dolayısıyla bizlerin haklarının sürekli gasbedildiği bir coğrafya” diye konuştu. Diyalog ve müzakere yoluyla sorunların çözülebileceğine dikkat çeken Ataş, “Yani siz eğer insanların diyalog, müzakere yöntemiyle sorunlarının çözüm olanaklarını ellerinden alırsanız onlar bu kez şiddetin unsurları ve yöntemleriyle kendi haklarını ele geçirmek isterler. Bugün yaşadığımız sıkıntı da aslında budur. Siz parlamentoyu askıya alırsanız, insanlar başka türlü bir hak arayışına girerler. Siz darbelerle ele geçirilmek istenen bir siyasal sistemi farklı türlü darbelerle ele geçirmek isterseniz, insanlar farklı türlü örgütlenir. Ancak insanların hak ve özgürlüklerini olabildiğince genişletirseniz, insanlar kendilerini ifade edebilme yolları bulurlar” dedi. 1 Eylül’ün kimsenin dilinin, kültürünün yasaklanmadığı, emeğinin sömürülmediği bir yaşama vesile olmasını istediklerini söyleyen Ataş, “1 Eylül’de demokratik siyasetin kanallarının açılması ve müzakere koşullarının oluşması, Kürt sorununun diyalog ve müzakere yoluyla çözülebilmesi için hükümetin atması gereken adımları atması ve barışın mimarı olan Sayın Abdullah Öcalan’ın üzerindeki tecridin kaldırılması en temel taleplerimiz olacak” diye konuştu.  

BARIŞ VE DEMOKRASİDEN YANA OLACAĞIZ

KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Eylem Uca emekçilere yönelik güvencesizleştirme, taşeronlaştırma, yoksullaştırma politikalarının her geçen gün biraz daha arttığını belirterek, İçeride ve dışarıda yürütülen savaş politikalarının durdurulması, Kürt sorununun birlikte ve eşit yaşam temelinde barışçıl, demokratik yol ve yöntemlerle siyasal çözümü için 1 Eylül Dünya Barış Günü’nün bu yıl oldukça önem taşıdığını belirtti. OHAL ve kanun hükmünde kararnameler ve yeni baskı yasalarıyla demokrasinin, temel hak ve özgürlüklerin yok edildiğini söyleyen Uca, “Dikta arayışlarına karşı gerçek demokrasiyi savunacağız” dedi. Emperyalizmin geleceklerine karşı bölge ve ülkedeki müdahalelerine, faşizme ve darbelere karşı barıştan ve demokrasiden yana olacaklarını belirten Uca, 1 Eylül’de barış içinde eşit, özgür ve demokratik gelecek taleplerini dile getireceklerini söyledi.

‘KOLOMBİYA ÖRNEK OLMALI’    

İnsan Hakları Derneği Van Şube Başkanı Murat Melet ise Kolombiya’da 52 yıl süren çatışmalı sürecin barış ile sonuçlanmasına vurgu yaparak, “Türkiye’de de buna benzer bir durum var. Kırk yıllık bir savaş var. Türkiye halklarının barış içinde yaşayabilmesi için yeniden görüşmelerin başlaması gerektiğini düşünüyoruz” dedi. Türkiye halklarının sürekli barış vurgusu yaptığına dikkat çeken Melet, “İktidarın barış için adım atması halinde, ülkedeki, demokrasiye, emeğe ve insan haklarına inanan herkesin hazır olduğu gerçekliği ortadadır” şeklinde konuştu. Daha fazla ölümlerin yaşanmaması için barışın önemine değinen Melet, “En önemli taleplerimiz OHAL’in kaldırılması, darbelerin yaşanmaması için tüm önlemlerin alınması, savaşın bir an evvel sonlandırılarak iki tarafın da ellerini tetikten çekmesi ve insanlığın ihtiyacı olan demokrasi ve barışın inşa edilmesidir” dedi. 

ÖNCEKİ HABER

Kocaeli’de barışı haykıracaklar

SONRAKİ HABER

Bolivya’nın kesik damarları ve madenci krizi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...