Gazeteciliğe müebbet hapis cezası isteniyor!

 "İşte Gever'e 'gizli' operasyon belgesi" başlıklı haberi gerekçe gösterilerek tutuklanan DİHA Muhabiri Şermin Soydan'ın ilk duruşması, 10 Ağustos'ta Hakkari 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek. Mesleki faaliyetleri ve görüşmeleri yasa dışı ilan edilen Soydan'a hakkında hazırlanan iddianame ile müebbet hapis cezası isteniyor.

Hakkari'nin Yüksekova(Gever) ilçesine yönelik planlandığı iddia edilen operasyona ilişkin bilgileri, "İşte Gever'e 'gizli' operasyon belgesi" başlığıyla haberleştiren ve 14 Mayıs'ta tutuklanan DİHA Muhabiri Şermin Soydan hakkında Hakkari Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianame nedeniyle 10 Ağustos'ta Hakkari 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkacak.

Sözkonusu haberi nedeniyle hazırlanan iddianame ile Soydan hakkında Türk Ceza Kanunu 327/1 maddesi (Devletin güvenliğine ilişkin gizli belgeleri temin etme) ve "Devletin savaş ve imkânlarının tehlikeye sokulması" iddiasıyla "müebbet hapis" cezası istenirken, "Örgüte üye olmak" iddiasıyla 3 ile 8 yıl, "Örgüte yardım ve yataklık etmek" iddiasıyla ise 5 ile 10 yıl arasında hapis cezası isteniyor.

Soydan'ın haber merkezi ve büroyla yaptığı görüşmeler yasa dışı gösterilmeye çalışıldı.

Cumhuriyet Savcısı Murat Şahin tarafından hazırlanan iddianamede, söz konusu ceza istemine gerekçe yapılan iddiaların tamamı Soydan'ın gazetecilik faaliyetlerinden oluşan telefon görüşmelerine dayandırıldı.

Bağlı çalıştığı Van Bölge Bürosu ve Haber Merkezi ile haber aktarımı yaptığı telefon görüşmelerinin söz konusu iddialara gerekçe yapıldığı iddianamede, Soydan'ın görev yaptığı Yüksekova ilçesinde ilan edilen "sokağa çıkma yasağı" süresince telefon üzerinden aktardığı haber ve kendisine yapılan kimi haber önerileri "suç" olarak nitelendirildi.

21 sayfadan oluşan iddianamenin girişinde Soydan'ın yine kendisi gibi tutuklu bulunan DİHA Muhabiri Nedim Türfent ile telefonda yaptığı haber görüşmelerine de yer verildi.

Soydan'ın sıkıyönetim uygulamalarının mağduru olan köylülerle yapmak istediği halk röportajıyla ilgili gerçekleştirdiği haber görüşmesini dahi savcılık, "Türkiye Cumhuriyet Devleti aleyhinde yapacağı bir haberle ilgili askeri karakol olduğu değerlendirilen yerle ilgili askeri unsurların köylere girip zorla arama yaptıkları ve baskı uyguladıkları şeklinde gerçeklikten uzak sadece Türkiye Cumhuriyetini yurt içinde ve uluslararası kamuoyunda kötü konuma sokmak, bölge halkının tepkisini sağlamak amacıyla sözde haber iletimi başlığını aktardığının anlaşılmıştır" şeklinde yorumladı.

İDDİANAMENİN TAMAMI SAVCI YORUMU

Bunun yanı sıra iddianamede yine Soydan'ın gazetecilik faaliyetleri kapsamında 30 Mart'ta ilçede yapılan ev baskınlarına ilişkin telefon üzerinde aldığı bilgilere de yer verildi. Sözkonusu habere ilişkin, savcı tarafından "KCK/PKK örgütünün faaliyetlerini deşifre etmek için gerekli mercilerden aldıkları kararlarla işlem yapan polis teşkilatını yermek için haber peşinde olduğu…" şeklinde yorumlara yer verildi.

HABER GÖRÜŞMELERİNDEN SUÇ ÇIKARILDI!

Haber merkezi ve Soydan arasında haberle ilgili yapılan telefon görüşmelerinin neredeyse tamamını yorumlayarak bunlardan suç üreten savcılık, Soydan'ın Şemdinli'deki haber kaynaklarından biriyle Beysosun Karakolu'na yönelik saldırıya dair bilgi almak üzere yaptığı telefon görüşmesini ise "Konuyla ilgili bilgi alan Soydan'ın görüşmeleri yaparken güldüğü ve böyle bir haberden mutlu olduğu" şeklinde yorumladı.

İddianamede, Yüksekova'daki çatışma ve abluka sürecinde devlet güçlerinin kentte kullandığı iddia edilen fosfor bombası ve sokağa yasağının ilçelere olumsuz etkilerinin aktarıldığı telefon görüşmeleri de "Kamuoyunda devlete karşı tepki çekmek, halkı devlete karşı galeyana getirmek" olarak yorumlandı. (DİHA)