05 Ağustos 2016 14:39

Nusaybin'e geri dönenler: Topraklarımızı terk etmeyeceğiz

Mardin’in Nusaybin ilçesindeki sokağa çıkma yasağının kısmi olarak kaldırılmasının ardından ilçeye geri dönüşler devam ediyor.

Paylaş

Özellikle halen yasaklı 6 mahallede bulunan ev ve işyerleri yıkılmaya devam edilen ilçe sakinleri, topraklarından göçe zorlanmak istenmelerine rağmen bir yere gitmemekte kararlı. 

Bunlardan biri de 134 gün süren yasak sırasında halen yasaklı olan Abdülkadirpaşa Mahallesi’ndeki evlerini terk edip, ailesi ile birlikte ilçenin Barış Mahallesi’ndeki yakınlarının yanına yerleşen 70 yaşındaki Salih Oğuz. Evinden aldığı bir sünger ve battaniye ile akrabalarının evinin bahçesinde yer alan tek göz oda ve mutfaktan oluşan eve taşınan 11 fertli aile, yasak süresince burada yaşama tutundu. 

“6 kez yasak ilan edildi ama biz evimizden gitmedik. Açlık, susuzluk ve rezilliğe rağmen biz evimizden gitmedik. Ama son yasakta elektriği, suyu kestiler, yiyecek bir şeyimiz de kalmadı. Biz de mecbur kalıp Barış Mahallesi’ne geldik. 5 ay boyunca bu evde kaldık” diyen Oğuz, diğer yasaklarda olduğu gibi bu yasakta da komşularıyla bir lokma ekmeği paylaştıklarını anlattı.

‘ÇADIR YAPAR OTURURUZ’

Evinin yıkıldığını yayımlanan görüntülerde gördüğünü dile getiren Oğuz, yine de mahallelerinin etrafını saran tellerin kaldırılması halinde gecekondu ya da çadır kurup orada kalmaya devam etmek istediklerini ifade eti. Nusaybinliler olarak kendi topraklarından göç edip gitmeyeceğini vurgulayan Oğuz, “Gerekirse kendi toprağımızı yeriz, ama bir yere gitmeyiz. Burası İstanbul ve Ankara gibi kentlerde yaşamaktan daha iyi” diyerek topraklarında kalacaklarını vurguladı.

‘ENKAZI DAHİ GÖRMEMİZE İZİN VERİLMEDİ’

İlçe sakinlerin bazıları da, tel örgüler ardında kalan yasaklı mahalelerdeki evlerine ulaşabilmek için her yolu deniyor. Evlerine gitmek için Kaymakamlığa birçok kez başvuruda bulunan yurttaşlara izin verilmedi. Yurttaşlar evlerine gitme konusunda ısrar ederken, devlet güçleri gözetiminde evlerin kepçelerle yıkımına da halen devam ediliyor.

Büyük bölümü tahrip edilen kentte zor şartlar altında kalan ilçe sakinleri, tüm bu zorluklara rağmen evlerinden ve topraklarından vazgeçme niyetinde değil.

Çocuklarıyla birlikte Kızıltepe’ye göç etmek zorunda kalan ilçe sakinlerinden Leyla Zilek (37), yasağın kısmi olarak kaldırılmasının ardından Nusaybin’e geri döndü. Bütün zorluklara rağmen buradan ayrılmak istemeyen Zilek, 4 çocuğu, eşi ve babasıyla birlikte bir kuaför dükkanında yaşamlarını sürdürme gayretinde.

Evinin bulunduğu Zeynel Abidin Mahallesi’ne gidebilmek için Kaymakamlıktan 3 defa izin istediğini belirten Zilek, ancak evinin enkazını dahi görmesine izin verilmediğini ifade etti.

Saldırıların şiddetlenmesiyle birlikte kızının yanına İstanbul’a giden Halime Kazan da (47) orada daha fazla dayanamayınca topraklarına geri döndü. 

İstanbul’da kaldığı süre boyunca çok zorlandığını söyleyen Kazan, “Metropoller bize göre değil. Nusaybin’e gelmeyene kadar huzur yoktu” sözleriyle dile getirdi. İlçede bulunan sahip olduğu iki evinde tamamen enkaza dönüştürüldüğünü paylaşan Kazan, buna rağmen evlerinin yerine çadır kurarak yeniden yaşamlarına devam etme kararlılığında.

NUSAYBİN İLE DAYANIŞMA ZAMANI

Öte yandan ilçede yaraların sarılması ve saldırılarla evleri yakılıp, yıkılan ailelerle dayanışma kampanyaları yürüten Rojava Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Nusaybin halkı için kolları sıvadı. Mardin Büyükşehir Belediyesi bünyesinde çalışmalarını başlatan dernek üyeleri Murat Çiçek ve Şefik Duman, barınma sorunu yaşayan halk için startı verilen ‘Kardeş Aile’ kampanyasına katılım çağrısında bulundu. 6 mahallede hâlâ yasağın devam ettiğini hatırlatan dernek üyelerinden Şefik Duman, ilçedeki en büyük sorunun barınma olduğunu söyledi. Nüfusunun yarısına yakınının yasağın hâlâ devam ettiği mahallelerde yaşadığının altını çizen Duman, “Halkımızın yarısından fazlası evsiz, kıyafetsiz ve dışarıda kaldı. Şimdiye kadar yapılan yardımlar yetersiz kalıyor. Özellikle Avrupa ve batı metropollerindeki insanlarımız Nusaybin halkı için el ele vermeli” dedi. 

Halkı hem maddi hem manevi desteğe çağıran Murat Çiçek ise, “Yaşanan travmayı halkla birleşerek atlatabiliriz. Bu konuda gönüllü olarak çalışacak arkadaşlarımıza ihtiyacımız olacaktır. Yurt içi ve yurtdışındaki bütün halklara çağrımdır. Çok zor durumda olan ailelerimiz var” dedi. (Mardin/DİHA)

ÖNCEKİ HABER

Kutuplaşma işçileri endişelendiriyor

SONRAKİ HABER

‘Yasaklı mahallelerde 20 cenaze açıkta bekletiliyor’

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...