01 Ağustos 2016 18:21

Demirtaş: Cemaatin kandırdığı herkesi istifaya çağıralım

HDP ve DBP'nin askeri - sivil darbelere, OHAL'e ve Öcalan'a yönelik tecride karşı Van'da gerçekleştirdiği mitinge binlerce kişi katıldı.

Paylaş

Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Van il örgütlerinin, askeri - sivil darbelere, OHAL'e ve PKK Lideri Abdullah Öcalan'a yönelik tecride karşı 2 Nisan Kavşağı'nda gerçekleştirdiği miting alanında bir araya gelen binlerce kişi, darbe ve OHAL'e karşı demokrasiyi haykırdı. Aralarında kadın ve gençlerin de bulunduğu 7'den 70'e binlerce kişi sarı, kırmızı, yeşil renklerle süslenen alanı doldurdu. 
Kendisinden haber alınamayan DBP Şırnak İl Yöneticisi Hurşit Külter'in akıbetini soran pankartın asıldığı alandan, PKK Lideri Abdullah Öcalan'a özgürlük sloganları yükseldi. Kitleye ilk olarak DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel hitap etti. 

'DARBE, TÜRKİYE HALKLARINA KARŞI YAPILDI'

Türkiye'nin ağır bir süreçten geçtiğini söyleyerek, 15 Temmuz'da yapılan darbe girişiminin sadece AKP iktidarı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a değil, Türkiye halklarına karşı yapıldığını vurgulayan Tuncel, "Darbeye karşı Türkiye ve Kürdistan halkları ayağa kalktı, 'Darbe istemiyoruz' dedi, selam olsun özgürlüğü savunanlara" ifadelerini kullandı. 

Demokrasi savunucularının 15 Temmuz'a giden süreçte Türkiye Cumhuriyeti yöneticilerini defalarca kez uyardığını belirten Tuncel, "Cumhurbaşkanını, AKP'yi uyardık. Dedik ki; 'Eğer siz Kürt sorununu çözmezseniz, Türkiye'yi demokratikleştirmezseniz, Kürt halkına, Rojava'ya düşmanlık ederseniz, krizi derinleştirir. Türkiye'yi uçurumun kenarına getirirsiniz'. Ama bizi dinlemediler. Rojava'ya karşı DAİŞ'i, el Nusra'yı desteklediler. İmralı'da Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan'ın bin bir emekle kurduğu masayı devirdiler. Kürt halkıyla savaş politikasını devreye koydular, Sur'u, Cizre'yi, Nusaybin'i yerle bir ettiler. Halkımızın evini başın yıktılar, yıkamadıklarını yaktılar yakamadıklarına ise cinsiyetçi sözler yazdılar" diye konuştu. 

'MİLLİ CEPHEYE KARŞI DEMOKRASİ CEPHESİ'

"Bu yakanların, yıkanların hepsi FETÖ'cü diye tutuklandılar, ama Kürt halkı hala kendi durduğu yerde duruyor" diyen Tuncel, "Kürt halkı özgürlük, demokrasi istiyor, önderliğinin özgürlüğünü istiyor. Şimdi yapılması gereken darbeye karşı OHAL ilan edip bütün özgürlükleri askıya almak, darbecilerle mücadele ediyorum adı altında kendi rejimini dayatmak değil. Yapılması gerek Türkiye'yi demokratik geleceğe taşımak. Darbe Anayasası yapmak değil özgürlük Anayasası yapmaktır" dedi.

Tuncel, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısıyla AKP, CHP ve MHP tarafından oluşturulan ittifaka da dikkat çekti. "Kürtlere karşı yeni bir Milli Cephe oluşturdular. AKP, CHP, MHP yan yana duruyor. Kürt ve Türkiye devrimci güçlerinin temsilcisi HDP'yi dışında tutuyorlar" diyen Tuncel, bu sözlerinin devamında ise şunları söyledi: "O cephede bizim yerimiz yok. Bizim yerimiz radikal demokraside, özgürlüklerde. Ne zaman görülmüş, özgürlük ve demokrasiden yana olanlar faşistlerle yan yana durmuş. Ama bu cepheye karşı bu cepheye karşı bir başka cephe daha var. Radikal demokrasi cephesi. Biz de bu cepheyi kuruyoruz. Bizim yerimiz belli. İşte demokrasi, işte özgürlük işte Van." 

DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel'in konuşmasının tamamlamasının ardından sahneye HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş çıktı.
Konuşmasına halkı selamlayarak başlayan Demirtaş, 15 Temmuz'daki darbe girişimi üzerinde durdu. Kürt halkının yönetime ve siyasete ağırlığını koyan askeri darbe ve cuntacılardan çok çektiğini belirten Demirtaş, "Bir darbenin hiçbir zaman bizleri kurtaracağına inanmadık. Çok şükür kendimize ve öz gücümüze inandık. Darbeci anlayışların peşinden koşmadık. 15 Temmuz akşamı sokağa çıkan savaş uçakları zannetmesinler ki darbeler sadece bunlarla gerçekleşir. Şu darbe girişiminden medet uman ve arkasındaki siyasi güç kimdir öğrenmek istiyoruz. Bu darbeciler başarılı olsaydı, kimi başkan yapacaktılar öğrenmek istiyoruz. Bunları biliyorlar ve söylemiyorlar. Acaba üst düzey AKP'liler içinde olduğu için mi bizimle paylaşmıyorlar?" diye sordu. 

'DARBENİN İYİSİ KÖTÜSÜ OLMAZ'

Darbenin iyisi ve kötüsü olmadığını belirten Demirtaş, HDP olarak ilkesel hareket ettiklerini ifade etti. Demirtaş, "Darbenin iyisi kötüsü yoktur. Darbeye karşı durmak ilkesel bir harekettir. Bizler darbeden medet ummadığımızı ilk saatlerde gösterdik. Darbeler şu veya bu şekilde toplumu ayrıştırmak ve bölmek için yapıldı. O gün bizler sokağa çıksaydık, iç savaş çıkacaktı. Bu ülkede herkesin huzuru ve güveni bütün halklar için önemlidir. Başbakan ve Cumhurbaşkanı artık darbe tehlikesi kalmadı diyorlar ya, bizler bu darbeyi yapanları merak ediyoruz? Bu üç parti anlaşmıyor olsalardı bu durumu tartışırlardı. Bu üç parti tek dil, tek ayak, tek ırk ile felsefe yürütüyor. Bu ülkede tek dil yoktur. Sen bu ülkede boğazın yırtılana kadar da bağırsan bu ülkede tek dil yoktur. Tek dil, faşizmdir. Hitler de seçim programında bu sloganı kullanmıştır. Şimdi Hitler faşizminin etrafı altında buluştular diye biz de mi buluşacağız" ifadelerini kullandı. 

'BAKANLAR, OLİMPİYATLARDA BİRBİRİNİ EZİYORDU'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın cemaatin kendisini kandırdığını ve Allah'ın affetmesini istediğini söylediğini belirten Demirtaş, "Cemaat bizi kandırmış Allah bizi afettsin diyor. O zaman cemaatin kandırdığı insanları Allah'a havale et. Neden işten attın. Bırak onları da Allah affetsin. Cemaatin kandırdığı bir insan öğretmenlik yapamıyorsa, polislik yapamıyorsa, cemaatin kandırdığı insan nasıl cumhurbaşkanlığı yapıyor. O zaman gelin cemaatin kandırdığı herkesi istifaye davet edelim en doğrusu bu. Cemaat beni kandırdı Allah afetsin, cemaat seni kandırdı içeri atacam. Yok böyle birşey. Her şehirde cemaatin komitesi vardı. Kimse valiyi, müdürü tanrımıyordu. Bu komite gizli olarak değil açıkça faliyetlerini yürütüyordu. Bunlarda hepsi Tayyip Erdoğan'ın emriyle yapılıyordu. Cemaatten olmayanı işe almayın deniyordu" dedi.

PARALELE SARILDIĞINIZ KADAR ÇÖZÜM SÜRECİNE SARILSAYDINIZ BARIŞ OLURDU 

Bazı yazarların HDP ile cemaatin darbede işbirliği yaptığını yazdığını anlatan Demirtaş, "Biz dedik 'cemaat bizi ihbar ediyor. Bizi yargılayan cemaat. 10 bin siyasetçimiz içeri atıldı' dedik. Bizi dinlemediler. 'Bundan dolayı çözüm süreci kalmayacak' dedik. Onlar 'cemaat doğruyu yapar' dediler. Beraber ıslandınız, berabar yürüdünüz, ülkenin başına bunu getirdiniz. Suçlu nerdeyse biz olduk. AKP kalemşörleri darbeyi HDP ve cemaat birlikte yaptı. Cevap vermeye gerek bile yok. Böyle namertlik, adilik olur mu? Yıllardır cemaatin parasıyla köşe yazanlar HDP ve cemaat darbede birlikte işbirliği yaptı diyorlar. Savaşı başlatmak yerine çözüm sürecine sarılsaydın, bugün ülkeyi barışa götürseydin bu darbe olmayacaktı. Tankların önünü açtınız. Parelele sarıldığınızın yüzde 1'i kadar Kürtlere sarılsaydınız bu ülkede kardeşlik ve barışı inşa etmiştik" dedi.

'CEMAAT, AKP SAYESİNDE ŞEHİRLERDE KOMİTE KURDU'

Cemaatin bütün şehirlerde faaliyet gösteren bir komitesi olduğunu dile getiren Demirtaş, hükümete şu sözlerle yüklendi: "Her şehirde aleni bir şekilde faaliyet yürüten Cemaat komitesi vardı. Bunları anlatırken üç yıl öncesinden bahsediyorum. İhale almak istediğinizde önce Cemaatin abisine danışılacaktı. 81 ilin tamamının valisini cemaat atadı. Vali yardımcılarının kontenjanları cemaate ayrılırdı. Emniyet müdürlerine cemaat referansı olmadan atanamazdı. Tayyip Erdoğan'ın desteği ile bunları yaptılar. Adalet Bakanı şimdi ne diyor; 'Bunlar 40 yıldır bu darbeye hazırlanıyordu.' Bunun geri kalan 10 yılını beraber hazırladınız. Bunun hesabını verin." 

BEŞİR ATALAY'A SESLENDİ

Demirtaş, 2009 yılında 'KCK' adı altında yapılan operasyonlarda 10 bin kişinin tutuklanmasını da hatırlattı. Demirtaş, AKP Van Milletvekili Beşir Atalay'a, "Biz bunları uyardığımızda, 'Cemaat ne yapacağını bilir' denilirdi. Van Milletvekili Beşir Atalay'ın o günlerdeki sözleriydi bunlar. Buyursun gelsin sözlerini çıkaralım ortaya" sözleriyle seslendi. 

Demirtaş, bu yöndeki sözlerine şöyle devam etti: "Ülkenin başına gelenler yüzünden neredeyse suçlu biz olduk. AKP'nin kalemşörleri utanmadan, sıkılmadan 'HDP,  paralelle iş birliği yaptı' diyor. Cevap vermeye değmez. Böyle namertlik ve adilik olamaz. Yıllardır cemaatin parası ile gazetecilik yapanlar, şimdi HDP'nin iş birliği yaptığını söylüyor. Dikkat edin cemaate en fazla kim küfür atıyorsa, gizli cemaatçidir. Bunlar kendilerini saklamaya çalışıyor. Madem kendine güvenmiyorsun tedirginsin o zaman çözüm sürecine sarılsaydın dört elle. Savaşı başlatmak yerine bugün ülkeyi barışa götürüp, tanklar ve toplar ile darbe yapanları siz yarattınız. Bunlara gösterdiğiniz saygının bin de birini gösterseydiniz Kürt barışı olacaktı. Ama yapmadılar, neden çünkü bunların zihniyetlerinde Kürt düşmanlığı var."

'KÜRT'E ÜŞEN DİRENMEKTİR'

Yıllardır meydanlarda barışı haykırdıklarını söyleyen Demirtaş, "Bizler şu meydanlarda defalarca bir defa değil, bin defa tekrarladık. Sur'da, Cizre'de, Nusaybin'de taş üstünde taş koymadıkları halde bizler yine çağrı yaptık. 'Yaptığınız şey yanlıştır, gelip sizi bulur' diyorduk. Darbe olacağını bilmiyorduk. Yüksekova'yı ev ev yıkan askerin senin kuyunu kazıyormuş. Biz uyarıyorduk bir yerde bir yanlışlık var. Biz dediğimiz de AKP vekilleri bize saldırıyordu. 'Asker sivile kurşun sıkmaz 'diyordu. Şimdi sizde biraz ahlak varsa Cizre'yi anlarsınız. Türk nasıl seçilmişine sahip çıkıp tank önünde duruyorsa Kütler de çıkar ve savunur kendini halkını. Sen bu halkı tank ve top ile tehdit edersen Kürt'e düşen direnmektir" dedi. 

'HALK, HER YERDE ÖNDERLİĞİ İÇİN SOKAKTA OLACAK'

Parlamentoyu bombalayan darbecilerin PKK Lideri Öcalan'a da yöneldiğini belirten Demirtaş, şunları söyledi: "Burayı bombalayan İmralı'da neler yapar. Sayın Öcalan ailesi ve avukatları ile görüştürülmüyor. Aile ve avukatlarının gitmesi bir lütuf ya da rica değildir. Yasa var, kanun var. Kürt halkının liderinden haber alma hakkı vardır. Bunu böyle bilin. Halk her yerde önderliği için direnişte olacak. Böyle hukuksuzluğu, böyle adaletsizliği biz de kabul etmeyiz. Darbecilerin İmralı'da suikast yapmak istediğini söyleyen Numan Kurtulmuş. Darbeciler iç savaş çıkarmaya çalışıyor demedin mi? Sayın Abdullah Öcalan bir halkın Önderi'dir. Halkımız Önderliği için sokaklarda olacaktır. Bizler candan geçmişiz. Allahtan başka korkumuz yok, halen anlamadınız mı? Akıllı olun ve bu ülkeyi beraber düzeltelim. Nefesimiz yetene kadar direneceğiz. Biz size bir kaç beden büyük geliriz. Bizi cemaatle falan karıştırmayın. Bizi gözü dönmüş paralel ve caniler ile karıştırmayın. Hakkımızı istiyoruz. Bizden çaldıklarınızı istiyoruz. Paralelden kopardıkları generallere bakıp HDP'yi bitirelim diyorlar. Bizler demir leblebiyiz. Bu çağrıları acizliğimizden değil ilkelerimizden dolayı yapıyoruz."

Demirtaş'ın konuşmasını tamamlayıp miting alanından ayrılması sonrası, polis alanda bulunan halka polis gaz bombaları ve tazyikli suyla saldırdı. Bu saldırıya karşı direnişe geçen yurtaşlarla polisler arasında kısa süreli çatışma yaşandıktan sonra olaylar sona erdi. (VAN)

ÖNCEKİ HABER

Evcil Hayvanların Gizli Yaşamı

SONRAKİ HABER

MHK'nin yeni başkanı Yusuf Namoğlu oldu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...