Munzur Festivali'nde Tahir Elçi anısına panel

Kemal ÖZER
Dersim

Dersim'de Munzur Kültür ve Doğa Festivali’nin 3’üncü gününde Sanat Sokağı’nda Tahir Elçi anısına “Bölgede hak ve hukuk ihlalleri” paneli gerçekleştirildi.

Moderatörlüğünü Dersim Baro Başkanvekili Özgür Ulaş Kaplan’ın yaptığı panele katılımcı olarak Şırnak, Hakkâri, Batman, Van, Diyarbakır baro başkanları katıldı.

Panel katledilen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi anısına gerçeklesen saygı duruşu ile başladı. Çok sayıda yurttaşın takip ettiği panelde konuşan Kaplan, panele başlamadan önce Atadoğdu Mahallesinde Erkan Doğan isimli bir şahsın öldürüldüğünü belirtti. Kaplan, “Bu sivil ölümü kesinlikle hangi nedenle, ne ideolojik, ne amaçla olursa olsun bu olayı kınıyoruz. Sivil ölümleri kabul etmiyoruz” dedi.

'TAHİR ELÇİ FAİLİ MEÇHUL DOSYASINA GİTMEYECEK'

İlk olarak konuşan Diyarbakır Baro Başkanı Av. Ahmet Özmen,16  Temmuz itibariyle değil 2015 Temmuzundan bu yana Anayasa kararları ile bağlanmamış bir OHAL yaşadıklarını söyledi.

Özmen, Tahir Elçi’nin bütün yaşamı boyunca insan hakları için mücadele eden büyük bir hukukçu olduğunu dile getirdi. Tahir Elçi dosyasının faili meçhul dosyalar arasına gitmeyeceğini belirten Özmen, soruşturma dosyasının etkili ve güçlü bir şekilde yürütülmediğini söyledi. Soruşturma dosyasında gizlilik kararı olamamasına rağmen fiili bir gizlilik kararıyla dosyanın taraflarına gösterilmediğini söyleyen Özmen, Tahir Elçi cinayetinin politik bir tahlilini de yapmak gerektiğini belirtti.

OHAL 15 YIL SÜRDÜ

Van Baro Başkanı Av. Murat Timur, OHAL rejimi ve öncesi için bölgede değerlendirme yaptı. Bölgede 1987’den 2002’ye kadar OHAL’in sürdüğünü belirten Timur bu dönemlerde birçok insan hakkı ihlallerine maruz kalındığını belirtti. Bölgenin geçen seneki hak ihlallerine bakılınca sadece 1500 kişinin yaşamını yitirdiğini, bunlardan 600'ünün kadın ve çocuk olduğunu söyledi. 

Timur, "Türkiye 15 temmuzda çok ağır bir darbeye maruz kaldı. Bu darbe demokrasiye yönelikti. Bunu doğru bir şekilde değerlendirmek için 15 Temmuz öncesine de bakmak gerekir. Binlerce insan öldü, antidemokratik uygulamalar vardı. Bu iktidarın demokrasi samimiyetine de güvenmiyoruz. HDP’nin düzenlemek istediği mitinglere izin verilmiyor. AKP, 'Demokrasi Mitingi' adı altında aynı yerlerde mitingler düzenliyor" ifadelerini kullandı.

Bölgenin her döneminde hukuksuzluklara karşı mücadele veren Baro ve bileşenlerinin burada da aynı duyarlılığı ortaya koyduğunu belirten Timur, "OHAL süreci neden kabul edildi. Bunun da değerlendirilmesi gerekir" ifadelerini kullandı.

Timur, OHAL'in iktidarın gücü rahatlıkla eline geçireceği bir dönem olduğunu aktardı.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ 'BOZKURT' ZİHNİYETİYLE KURULDU

Şırnak Baro Başkanı Nuşirevan Elçi ise Cizre’de yaşanan hak ihlallerini anlattı. Elçi, “Bölgemizde hak ihlalleri katlamalı bir şekilde süregelerek devam etmektedir. Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan beri tekçi zihniyetle esas 'Bozkurt Zihniyeti'  tarafından kurulduğu için İstiklal Mahkemeleri, DGM’ler özel yetkili mahkemelerde devam etmektedir. Bölgede OHAL vardır. Cizre’de, Silvan’da Nusaybin’de Yüksekova’da Şırnak’ta halen devam etmektedir. İdil, Yüksekova, Şırnak’ta insanların bütün hürriyetleri ve hakları askıya alındı. Bizler de bölge baroları olarak üzerimize düşeni yapacağız. Riskli alan denilen yerlerde istedikleri şekilde müdahale etme şansları oldu. Bunun için başvurumuz oldu ama Anayasa Mahkemesi bize dönmedi.  Örgütsüz bir toplumda hakların yerine getirilmesi oldukça zordur. Türkiye  genelinde özellikle bu konuda talepleri olan emek sarf eden kişilerin örgütlü bir toplum haline gelmesi lazım. Doğru zeminde doğru talepleri söylemek önemlidir.” dedi