25 Temmuz 2016 00:58

Çalışma hakkını savunmalıyız

Hemen darbe girişiminin ardından 50 bine yakın kamu görevlisinin açığa alınması değerlendirmeye muhtaç bir durumdur.

Paylaş

Hasan ÖZAYDIN 
Eski Eğitim Sen
Bursa Şube Başkanı

Ülkemiz darbeler cennetidir dersek yanlış olmaz. Herkesin bildiği 1960, 1971, 1980 darbeleri hâlâ hafızalardadır. Ülkemiz hâlâ 1980 darbecilerinin silah zoruyla kabul ettirdiği darbe yasasıyla yönetilmektedir. Ülke halkları darbelerden çok çekmiş, süngü zoruyla her türlü melaneti yaşamıştır. 12 Eylül darbesiyle özdeşleşen işkence, idamlar, kapatılan emekçi sınıfların örgütleri, siyasi yasaklar izlerini sürdürmektedir.

15 Temmuz 2016 tarihinde yapılan başarısız darbe girişiminin üzerinden bir hafta geçmiştir. Darbe önlenmiş, ülkede “dirlik” sağlanmıştır. Darbe saldırısına karşı hükümet gerekli tedbirleri almak, darbe yapacak güçleri “sonuna kadar cezalandırmak” için ülkede 3 aylık olağanüstü hal ilan etmiştir.

Başbakan Binali Yıldırım’ın söylediğine göre “Alınan bu kararla devlet, millete değil, kendisine olağanüstü hal ilan etmiştir.” Halka karşı bir durum yoktur. Ancak Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ise “OHAL müddetince Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin askıya alındığını” açıklamıştır.

Darbe girişiminin hemen ardından gazetelerde TV ekranlarında izlediğimiz işkence ve kötü muamele görüntüleri, linç girişimlerinin, idam gibi çağdışı bir cezalandırma yönteminin tekrar gündeme gelmesi ayrı bir tartışma konusudur.

Ancak hemen darbe girişiminin ardından 50 bine yakın kamu görevlisinin açığa alınması değerlendirmeye muhtaç bir durumdur.

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından illere gönderilen yazıda “ …ekli lisede ad ve görev yerleri yazılı personel hakkında Türkiye Cumhuriyeti Devleti içinde Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasının (FETÖ/PYD) sosyal medya üzerinde propagandasını yaptıkları, finansal destek sağladıkları, doğrudan yada dolaylı yardımda bulunmak suretiyle işbirliği içerisinde oldukları iddiaları ile ilgili olarak inceleme ve soruşturma başlatılmış ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 137. Maddesi gereğince haklarında görevden uzaklaştırma tedbiri alınmıştır” denmektedir.

Bu çerçevede MEB’te 16 bin 200 çalışanın görevden el çektirildiği haber sitelerinde yer aldı. İsimler açıklanmasa da kimlerin açığa alındığı az çok bilinmektedir. Daha sonra bizzat devlet yöneticilerinden bu insanların meslekten çıkarılacağı ve bir daha da göreve döndürülmeyeceği ifade edildi. Bugün itibariyle 1043 özel eğitim kurumu, 15 Vakıf Yükseköğretim kurumu kapatılmış durumda. Burada görev yapan tüm çalışanların görevlerine son verilmiştir.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın 4 Temmuz 2016 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan tebliğine göre CİHAN-SEN’in (Cihan Sendikaları Konfederasyonu) 22 bin 104 üyesi, bu konfederasyona bağlı AKTİF EĞİTİM-SEN’in (Aktif Eğitimciler Sendikası) 18 bin 15 üyesi vardır. Açıklamalara göre 1229 dernek, vakıf 19 sendika-konfederasyon kapatıldı. CİHAN SEN Konfederasyonun tüm üyeleri de darbeyle ilgileri olup olmadığına bakılmaksızın açığa alınmışlardır. 

10 gün içinde soruşturmalar başlatılacak çalışanların geleceği müfettişlerin iki dudağı arasında olacak. Genel söylem olarak “kurunun yanında yaşta yanmasın” deniyor ancak yaşlar zaten yanmaktadır. Bir sendikaya üye olduğu için veya bir düşünceye inandığı için insanların çalışma hakkının elinden alınması, ekmeğiyle oynanması asla kabul edilemez bir durumdur.

İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin 23. maddesinde “Her insanın çalışmaya, mesleğini serbestçe seçmeye, adil ve elverişli çalışma şartlarına ve işsizliğe karşı korunmaya hakkı vardır” denmektedir. Yine İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin 11. Maddesinde “Bir suç işlemekten sanık her insan, savunulması için kendisine gerekli bütün koşulların sağlanmış bulunduğu açık bir yargılama ile, yasalar uyarınca suçlu olduğu kanıtlanmadıkça suçsuz sayılır” denmektedir. Oysaki belli düşünceye sahip insanlar, darbeyle ilgileri olup olmamasına bakılmaksızın suçlu ilan edilmiş ve cezaları çoktan kesilmiştir.

Olağanüstü hal koşullarında daha nelerin yapılacağını tahmin etmek zor olmasa gerek. Şimdiden gözaltı süreleri bir aya uzatılmış, gözaltına alınan insanların ifadelerinin kollukta alınması kararlaştırılmış, dernekler, sendikalar kapatılmış, kapatılan kurumların mallarına el konulmuştur. Girilen bu yolun sonu yoktur. 

Yine duyumlara göre 100’e yakın KESK üyesinin de açığa alındığı ifade edilmektedir. Geçtiğimiz aylarda ülke çapında yüzlerce KESK üyesine çeşitli suçlamalar nedeniyle soruşturmalar açılmış, bazıları ise meslekten çıkartılmıştır. Somut bir örnek olması açısından, yıllarca BES İzmir Şube Başkanlığı yapmış Ramis Sağlam yargılandığı davadan beraat etmesine rağmen yüksek disiplin kurulu tarafından meslekten çıkartılmıştır. KESK ve bağlı sendikaların yöneticilerinin son aylarda en fazla yaptıkları iş saçma gerekçelerle üyeleri hakkında açılan davaları izlemek, onlara sahip çıkmak olmuştur.   

KESK’in ve KESK üyelerinin darbelere karşı tutumu bellidir. Her koşulda darbelere karşı olduk, yıllarca 12 darbecilerini yargılatabilmek için mücadele ettik. Bu çerçevede bugün de darbeye ve fiili olarak darbecilerle birlikte hareket edenlere karşıyız. Ancak; bir düşünceye inanmış veya düşüncesi doğrultusunda sendika tercih etmiş insanların ekmeğiyle oynanmasına da karşı durmalıyız. Görevden alınan kamu emekçilerin çalışma hakkını savunmak herkesin en temel görevlerinden biridir. Bugün FETÖ kılıfı altında yapılan uygulamaların başka bir dönemde BÖLÜCÜ TERÖR ÖRGÜTÜ söylemiyle üyelerimize yönelmesinin önünde hiçbir engel yoktur. Aslında bu yola çoktan girilmiştir. Kürt illerindeki üyelerimizin büyük çoğunluğu soruşturma kıskacındadır. İktidar darbeyi fırsata çevirerek muhaliflerinden kurtulmak, sınırsız kadrolaşmayı gerçekleştirmek istemektedir. Bu süreç ancak emekçilerin birleşik mücadelesiyle aşılabilir. İktidarın onbinlerce insanı açlığa, sefalete, geleceksizliğe terk etmesine seyirci kalmamak gerekir. 

Gün darbeye ve tek adam diktatörlüğüne karşı emekten, barıştan, demokrasiden yana bir ülke yaratmak için kararlılıkla mücadeleyi yükseltme günüdür.

ÖNCEKİ HABER

Tüm kamu emekçileri hedefte!

SONRAKİ HABER

Darbe girişimine karşı mücadele hukuk içerisinde yürütülmeli

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...