21 Temmuz 2016 10:09

EMEP: OHAL’e hayır!

EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan OHAL ile ilgili yaptığı açıklamasında halkın darbeye tepkisinin, AKP rejiminin inşasına yedeklenemeyeceğini belirtti.

Paylaş

AKP Hükümeti’nin tüm Türkiye’de ilan ettiği 3 aylık OHAL ile ilgili bir açıklama yapan Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan, halkın darbeye karşı tepkisinin, AKP rejiminin inşasına yedeklenemeyeceğini belirtilerek “OHAL’e hayır” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın MGK ve Bakanlar Kurulu öncesinde vaat ettiği müjdeden, OHAL’in  çıktığı vurgulayan Gürkan: “Halkın desteğiyle püskürtülen darbenin ardından gelen demokrasi değil, geçmiş OHAL uygulamalarında da yakından tanık olduğumuz demokrasinin askıya alınmasıdır.

Darbe girişiminin tüm faillerinin ve ilişkilerinin açığa çıkarılması önemlidir. Meclis’i bombalayan, halka saldıran darbecilerin yargılanması ve hukuk sınırları içinde cezalandırılması gerekmektedir.

Ne var ki OHAL uygulamasının toplumun tüm kesimlerine yönelik bir cadı avının başlangıcı olacağına dair işaretler şimdiden alınmaya başlamıştır. OHAL ilanının üzerinden 24 saat geçmeden, grevdeki Avcılar Belediyesi işçilerinin direniş çadırının hemen kaldırılması sürecin nasıl ilerletileceğinin apaçık bir kanıtıdır” dedi.

'EMEK VE DEMOKRASİ GÜÇLERİNİN OHAL UYGULAMALARINA DAİR İYİ ANILARI YOK'

Emek ve demokrasi güçlerinin OHAL uygulamalarına dair iyi anıları olmadığını belirten Selma Gürkan şunları söyledi: “Bütün OHAL dönemlerinde baskı artmış; hürriyetler askıya alınmıştır. OHAL’in tanımı ve hukuktaki yeri gereğince kamu güvenliğini tehdit ettiği gerekçesiyle; sokağa çıkma yasaklarının uygulanması, toplantı gösteri ve yürüyüşlerin men edilmesi; basın, ifade özgürlükleri ve propaganda faaliyetlerinin sınırlandırılması; kişi hak ve özgürlüklerinin kısıtlanması sendikal hak ve özgürlüklerin tasfiyesi mümkündür.

Devlet içinde yuvalanmış “Paralel” çeteyle mücadelenin halkın ve emekçilerin demokratik haklarının budanması pahasına, hak ve özgürlük taleplerinin susturularak gerçekleştirilmesi tehlikesi büyüktür. Meclis’in devre dışı bırakıldığı OHAL, yasama yetkisinin Bakanlar Kurulu’na devredilmesi ve ülkenin Kanun Hükmünde Kararnamelerle yönetilmesi anlamına gelmektedir. 

Oysa halkın hak ve özgürlükleri devlet içindeki iktidar kavgalarının pazarlık konusu yapılmamalıdır.

Darbelerin antidemokratik uygulamalardan güç aldığı da unutulmamalıdır. Nitekim 15 Temmuz'da başarısızlıkla sonuçlanan darbe girişiminin beslendiği kaynak AKP'nin 14 yıldır sürdürdüğü kutuplaştırıcı, ayrıştırıcı politikalar olmuştur. Bu zaman zarfındaki gelişmeler ve son günlerde yaşananlar siyasi iktidarın, darbelere karşı halk duyarlılığını kendi amaçları için istismar etmeyeceğine dair güvence vermemektedir.”

'TEK ADAM İRADESİNİN HAKİM OLDUĞU OTORİTER BİR KEYFİYET HAKİM KILINDI'

Cumhurbaşkanı hak ve özgürlüklerin korunacağını vaaddetse de pratikte bugüne kadar hiçbir OHAL rejiminin demokratik hak ve özgürlükleri koruduğunun görülmediğine dikkat çeken Gürkan: “Cumhurbaşkanı'nın vaadinin, olağan hukukun devre dışı bırakıldığı ve ülkenin özel hukuk rejiminde yönetildiği bu koşullarda bir karşılığı yoktur. Üstelik bu süreç yeni başlamamıştır. Hukukun tasfiyesi darbe girişiminin sonrasında değil çok öncesinden başlatılmış; ülke yönetiminde tek adam iradesinin öne çıktığı otoriter bir keyfiyet zaten hâkim kılınmıştır. Darbe girişimi bunu sadece meşrulaştıran ve derinleştirmesini kolaylaştıran bir faktör olarak öne çıkarılmaktadır.

Darbe halka karşı işlenmiş bir suçtur ve darbelerle mücadele bir demokrasi mücadelesidir.
Tüm emek, demokrasi ve barış güçleri tarafından darbe girişimi şimdiye kadar zaten nefretle kınanmıştır. Ama darbe düzenini aratmayacak bir OHAL düzeni de halk ve emek güçlerinden aynı tepkiyi çekecektir. Hükümetin ve Cumhurbaşkanlığı kurumunun başarısız darbe girişimini dayanak alarak gerici, baskıcı, faşizan bir rejim inşasına müsaade edilemez.  
Halk güçleri darbe vesile edilerek AKP’nin kendi rejimini yeniden inşa girişimine karşı laik-demokratik bir Türkiye ve barış mücadelesini sürdürecek; hak ve özgürlüklerin budanmasına izin vermeyecektir. Bu mücadelenin birleştirilmesi gerekli olduğu kadar da tarihsel zorunluluktur. Partimiz bu mücadelenin bir parçasıdır ve olmaya devam edecektir” dedi. (HABER MERKEZİ) 
 

ÖNCEKİ HABER

OHAL’in gazetecilik hali

SONRAKİ HABER

Numan Kurtulmuş: Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi askıda

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...