20 Temmuz 2016 11:47

Yüksekdağ: Suruç aydınlatılmazsa darbe mekaniği engellenemez

Suruç Katliamı anmasında konuşan Yüksekdağ, katliamın sorumluları ortaya çıkarılmazsa Türkiye'de darbe sürecinin bertaraf edilemeyeceğini belirtti.

Paylaş

Suruç Katliamı'nın birinci yıl dönümünde, IŞİD'in canlı bomba saldırısı ile hayatını kaybedenen 33 genç için Amara Kültür Merkezi'nde anma yapıldı. Anmaya HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, HDP Milletvekili Feleknas Uca, SGDF Eş başkanı Ozan Yüzgeç, patlamada yaralananlar, yaşamını yitirenlerin yakınları, arkadaşları, ESP yöneticileri, HDP ve DBP il ve İlçe örgütü yöneticileri katıldı. Yaşamını yitirenleri anarak konuşmasına başlayan Eş Başkanı Yüksekdağ, bir yıl önce karanlık bir sürecin fitilinin ateşlendiğini belirtti.

33 DÜŞ YOLCUSU...

Türkiye'de yaşanan darbe sürecini, yıkımı, yaşanan kriz ve kaos ortamını anlamak ve var olan sorunları çözmek için iktidarın Suruç katliamına yüzünü dönmesi gerektiğini ifade eden Yüksekdağ, "Düşler, özlemler çok büyük yolculuklara çıkarır. 33 düş yolcusu da yıkılmak istenen bu düş yoluna girmişlerdir. Bundan bir yıl önce başladı her şey. Bir tarafta ezilen insanlığın büyük düşünden ve peşinden gidenler vardı, diğer taraftan bu düşleri kabusa çevirmeye çalışanlar. Bütün Ortadoğu halklarına bir kabus yaşatmaya çalışanlar vardı. İşte Rojava'da o savaş ve kaosun ortasında eşitliğin, barışın olacağı bir yaşamın olacağını gösterenler vardı. 33 düş yolcusu da bu kabusun ortasında ezilenlerin büyük düşünü ortaya çıkarmak için yola çıktı. Bütün bölge halkları ve ezilenleri zorbalıkla savaşla ve baskılarla kodlanmış siyasi iktidar ve gerici faşist egemen yapılar bu temiz düşü kaldıramadı. Aradan bir yıl geçtikten sonra bizler aynı düşün peşinden gitmeye devam ediyoruz. 33 barış ve demokrasi şehidinin bizlere verdiği en önemli ders buydu" dedi.

SURUÇ'UN SORUMLULARI AÇIĞA ÇIKARILAMAZSA DARBE MEKANİĞİ DURMAYACAK

Suruç'ta yaşanan katliamın sorumluları ortaya çıkarılmazsa Türkiye'de darbe sürecinin bertaraf edilemeyeceğini belirten Yüksekdağ, şöyle devam etti: "Biz bu gerçeğin iktidar tarafından görülmediğini düşünmekteyiz. Bu gerçek görülmedikçe, bu darbe mekaniği durmayacak durdurulamayacaktır. Bir yıl önce bir demokratik zemin ortaya çıktığında gündeme gelen bu katliam Türkiye'nin demokratikleşmesi mücadelesini sekteye uğratmak için yaşama geçirilmiştir. Suruç Katliamını gerçekleştirenler ve onu uygulayan eller Türkiye halklarının kucaklaşması ve bir araya gelmesini kırmak için gerçekleştirdiler."

Suruç'ta yaşanan saldırının ardından Türkiye'de her gün yeni katliamlar ve yeni ölümlerin yaşandığını da hatırlatan Yüksekdağ, bomba patladıktan sonra Türkiye halklarının katliamlar, ölümler ve en son bir darbe süreci ile karşı karşıya kaldığına işaret etti. Yüksekdağ, "Eğer bu topraklarda insanlık için, halkımız için iyi şeyler gelişecekse demokratik ve özgürlük temelinde birleşmek gerekiyor. Sosyalist gençler bir yıl önce bunu bize söylediler" dedi.

İNSANLAR GÜVENDE DEĞİL

TIR'lar, kamyonlar ile silah taşıyanların özgür kitap ve oyuncak taşıyanları ölüme gönderdiği yerde insanların güvende olamayacağını ifade eden Yüksekdağ, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu çılgınlığın önüne geçmek için demokratik değerlerin yerine getirilmesi gerekiyor. Ölenlerimizi anmak yasaksa, bu topraklarda onların anısı yaşamak yasaksa, zulüm şiddet ölüm serbestse, hiçbir bir iktidar kendini güvende hissedemez. İster saray, ister kökünüz olsun; ister karargahınız köşkünüz, ister karargahınız karakolunuz olsun, şiddetle, savaş ile güvenlik sağlanamaz. Baskı ve zor aygıtları ile hiçbir iktidar varlığını sürdüremez. Bu topraklar da artık özgürlük barış ve demokrasi bayrağını taşıyanların Türkiye halklarının geleceğinin ve güvenliğini sağlamanın koşullarının oluşması gerekiyor."

TÜRK VE KÜRT HALKI İÇİN KÖPRÜ OLDULAR

Yüksekdağ'ın ardından saldırıdan yaralı olarak kurtulan SGDF Eş başkanı Oğuz Yüzgeç, gençlerin düşlerinde bir kenti yeniden inşa etmenin yer aldığını dile getirerek, şöyle konuştu: "Onların düşlerinde gemicikler yoktu. Onların düşlerinde insanlık için gözünü kırpmadan feda olmak vardı. Bizler o yüzden o günden bu güne geçen süreçte adalet istiyoruz. Kobanê'yi yeniden inşa etmek isteyen yoldaşlarımız Türk ve Kürt halkının yarını için bir köprü oldular. Bu köprü öyle bir köprü ki eşitlik ve adalet isteyen herkesi taşıyabilir. Bu topraklarda özgürlük için bedenlerini, yüreklerini veren 33 tane genç yürek varmış. Onların anısını bedenlerini özlemle kucaklıyoruz."

Yapılan konuşmaların ardından yaşamını yitiren gençler için saygı duruşunda bulunan yöneticiler, katliamın yaşandığı yere kırmızı gül ve karanfiller bıraktı.

DEPREM VE ÇİÇEK'İN MEZARINI ZİYARET ETTİLER

Yapılan anmanın ardında aileler ve beraberindekiler katliamda yaşamını yitiren Kasım Deprem ve Osman Çiçek'in "Kobanê Şehitliğindeki" mezarını ziyaret etti. Yaşamını yitirenler için yapılan saygı duruşu ile yaşamını yitirenleri bir kez daha anan ailelerin mezar başında yaktıkları ağıtlar, duygulu anlar yaşattı. (DİHA)

ÖNCEKİ HABER

Eski rektör Sedat Laçiner gözaltına alındı

SONRAKİ HABER

İmralı heyeti: Darbe ile mücadele demokratikleşme ile olur

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...