Cumhurbaşkanı’na hakaret ihbarı ile tutuklandı
Adana’da, bir vatandaş telefon görüşmesi sırasında Cumhurbaşkanı’na hakaret ettiği yönündeki ihbara itibar edilerek tutuklandı.
Volkan PEKAL
Adana
Darbe girişimi sonrası “Demokrasi nöbeti” adı altında halkın sokağa çağrıldığı, darbelerin lanetlendiği günlerde bir yandan da darbe koşullarını aratmayacak uygulamalar yer alıyor. Adana’da, bir vatandaş telefon görüşmesi sırasında Cumhurbaşkanı’na hakaret ettiği yönündeki ihbara itibar edilerek tutuklandı.
Cumartesi günü Tarsus’tan trene binen Yeşim Koç isimli vatandaş Tarsus Tren garında Cumhurbaşkanı’na hakaret içeren sözler söylediği iddiası ile Adana Garı’nda gözaltına alındı ve ertesi gün çıkarıldığı 5’inci Sulh Ceza Hakimliği tarafından tutuklandı. Tutuklanmanın gerekçesi ifade özgürlüğü çerçevesinde sayılabilecek “Darbe Erdoğan’ın tezgahı” şeklindeki, sanık Koç’un kendisinin dahi söylediğini kabul etmediği sözler. İfadesinde, garda darbe girişimi ile ilgili konuşulanlara iştirak etmek dışında bir şey yapmadığını, herkesi gibi hayatını kaybeden askerlere üzüntüsünü dile getirdiğini, hakaret içerikli bir kelime kullanmadığını söyleyen Koç, garda bulunan ve fotoğrafını çeken bir şahsın ihbarı dışında bir delil bulunmaksızın tutuklandı.
FOTOĞRAF VE İHBAR TUTUKLAMA İÇİN YETERLİ GÖRÜLDÜ
Tarsus’ta oturan ve çalıştığı Adana Kadın Doğum Hastanesi’nde bulunan işyerine tren ile gidip gelen Koç’un fotoğrafı Tarsus Tren Garı’nda esnaflık yapan bir şahıs tarafından fotoğrafı çekilerek polise, Cumhurbaşkanı’na hakaret ettiği gerekçesi ile ihbar edildi. İhbar ve tutuklama gerekçesi ise Koç’un söylediğini kabul etmediği darbe girişimi ile ilgili “Her şey Erdoğan’ın tezgahı dediğini” iddiası. Adana’da tren garında polislerle karşılaşan Koç, gözaltına alındı. Karakoldaki ifadesinin ardından mahkemeye sevk edilen Koç, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tutuklama talebi ile mahkemeye sevk edildi. Mahkeme Koç hakkındaki ihbar ve çekilen fotoğrafını “kuvvetli suç şüphesi olarak değerlendirip tutuklu yargılanmasına karar verdi.
‘SAVUNMANIN AKSİNİ KANITLAYAN BİR DELİL YOK’
Savunmasında, ihbarı yaptığı ifade edilen şahsın işlettiği yer ile konuşmanın yapıldığı yer arasında 30 metre mesafe olduğunu söyleyen Koç, ihbarı yapanın kendisini duymasının imkansız olduğunu ve kendisinin ihbarda söylendiği gibi telefonla konuşmadığını söyledi. İhbarda ifade edilen sözleri söylemediğini dile getiren Koç, ihbar edenin söylediği gibi gözlük de kullanmadığını ve kendinden izinsiz fotoğrafını çeken şahıstan şikayetçi olduğunu söyledi. Koç’un avukatı müvekkilin savunmasının aksini kanıtlar hiçbir sabit delil olmadığı, sadece bir ihbarın kesin delil addedilmesinin doğru olmadığını belirterek ihbardaki sözler sarf edilmiş olsa dahi bunun ifade özgürlüğü çerçevesinde kabul edilmesi gerektiği gerekçesi ile kararın bozulması için 6’ıncı Sulh Ceza Hâkimliği’ne itirazda bulundu. İfade özgürlüğü; demokratik toplumun gereği ve temel insan haklarından biri olduğunun vurgulandığı itiraz dilekçesinde “Anayasa’nın 25 ve 26 maddeleri ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 9 ve 10. maddelerinin yanı sıra Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesinin 19. maddesi de ifade özgürlüğünü koruma altına almaktadır” ifadeleri yer aldı.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
