04 Temmuz 2016 00:58

Grev, atılan işçiler geri alındığında kazanıldı

Nestle fabrikası işçileri 11 günlük grevin ardından 475 lira zam ve çağrı üzerine çalışmanın sona erdirilmesi gibi önemli kazanımlar elde etti.

Paylaş

Uğur ÖKDEMİR
Bursa

Bursa Karacabey’de bulunan Nestle fabrikası işçileri 11 günlük grevin ardından 475 lira zam ve çağrı üzerine çalışmanın sona erdirilmesi gibi önemli kazanımlar elde etti. 2 yıl önce Öz Gıda-İş’ten istifa ederek Tek Gıda-İş’e üye oldukları için işten atmaların olduğunu hatırlatan işçiler, arkadaşlarının direnişle geri dönmesinin moral olduğunu ve “direnirsen hakkını alırsın”ı öğrendiklerini anlattı. “Sendikaların asıl sahipleri bizleriz” diyen Nestle işçileri tüm işçileri, sendikalara sahip çıkarak işçilerin hakları için mücadele etmeye yöneltmeye çağırdı. 

Grevin ilk gününden son gününe kadar fabrika önünden ayrılmayan bir işçiyle görüşüyoruz. “Bu grev süreci aslında iki yıl önce başladı” diye başladı söze ve devam etti: “Çünkü o dönem işten atılan arkadaşlarımız fabrika önünde aylarca direndi ve işe geri döndü. Bu da otomatik olarak içerdeki işçilere çok büyük moral oldu. Arkadaşlarımızın hepsinde eğer direnirsen hakkını alırsın mantığı oluştu. Ondan sonra zaten fabrikada birçok şey değişti. Öz Gıda-İş’ten istifa edip Tek Gıda-İş’te örgütlendik. Tabi sendikal tercihimizi işveren kabul etmek istemedi ama biz kararlı durduk burada geri adım attılar ve sendikamızı tanıdılar. Bu geri adım atmaları işçiye daha da özgüven verdi ve yapılan TİS sürecinde anlaşmazlıklar giderilemeyince greve çıktık.” Patronun taleplerini kabul etmemesi üzerine grev kararı aldıklarını hatırlatan işçi, “Biz fabrika olarak direnirsek hiç duramazlar karşımızda diyerek 900 işçiyle birlikte greve çıktık” dedi.

GREV ÖNCESİ HAZIRLIK YAPTIK

Grev öncesi yaşayabilecekleri sıkıntıları ve sorunları tek tek oturup konuştuklarını ve önlem aldıklarını anlatan işçi, şunları söyledi: “Mesela makinelerin bakımı için bazı arkadaşlarımızın yani teknik işlere bakan arkadaşlarımızın içeri girmesi gerekiyordu. Bu arkadaşlarımız ilk başta girmeyiz dediler ama biz durumu anlattık ve arkadaşlarımızı fabrikaya zorla soktuk. Orada bir sorunla karşılaşmamak için. Sonuçta bu fabrika bizim başka kimsenin değil. Örgütlü bir şekilde hareket etmemiz sonuç almamıza neden oldu. Çünkü plansız programsız hareket etseydik bu grev kazanılmazdı.”

BİRLİĞİMİZ BOZULMAZSA BU İŞ 3 GÜNE BİTER 

Bir başka Nestle işçisi ise şunları söyledi: “İlk günden son güne kadar her yerden destek ziyaretleri gelince hepimize ayrı bir güç geldi. Doğru yoldayız demek ki dedik ve bu destekler bizi bir birimize daha da bağladı. Grev alanında birbirimizi daha iyi tanımamıza neden oldu, dostluğu arkadaşlığı ve birliğin ne kadar önemli olduğunu anladık 11 gün boyunca fabrika önünde. Grevin 8. gününde bir arkadaşım bana gelip abi bu destekler ve bizim bu birliğimiz devam etsin, her akşam ailelerimiz buraya gelip iftarı birlikte yapalım işveren daha fazla dayanamaz demişti. Ve dediği gibi de oldu. Bu birliği dayanışmayı ailelerin bir birine kenetlenmesini gören işveren 3 gün sonra bayrakları indirdi ve işçisiyle anlaştı. İmzalanan bu sözleşmeden memnun olmayan bir tane işçi yok. Herkes memnun imzalanan sözleşmeden.” 

‘DİĞER FABRİKALARIN İŞÇİLERİ İÇİN YENİ BİR YOL AÇTIK’

“Bu grevi hep birlikte kazandık” diyen bir başka işçi ise verdikleri mücadeleye ilişkin şu değerlendirmede bulundu: “Kazanımı destek ziyaretleri ve mesajlar, ailelerin desteği, bizim birliğimiz ve iki yıl önce işten atılıp tekrar işe geri dönen arkadaşlarımızın mücadelesinden ayrı tutulamaz. Bunların hepsi bizi kazanımlara götürdü. Şimdi diğer fabrikalarda çalışan işçiler iyi bir sözleşme imzaladılar, biz de böyle yaparsak bizde iyi bir sözleşme imzalarız diyor. Bu çok güzel bir şey bizim için yeni bir yol açtığımıza inanıyorum. Sözleşme dönemi yaklaşan yerlerde hareketlilik kesin olacaktır bu sözleşmeden sonra. Biz birlik olup dayanıştık birbirimizle iyi bir sözleşme imzaladık. Diğer fabrikadaki arkadaşlarımızda böyle yaparsa onlarda kesin iyi bir sözleşme imzalarlar. İşverenler ilk başta veremeyiz yapamayız diyecekler, tıpkı burada olduğu gibi ama karşısında dik durup ve örgütlü hareket edersen bu söyledikleri yok olur ve senin istediğin noktaya gelir. Ama bunun tersi olursa işverenin dediği olur. Biz bunun canlı şahidiyiz.”

‘BÜYÜK BİR RESİM ÇİZMELİYİZ’

Nestle’nin sadece bir örnek olduğunu söyleyen işçi; “Bu örnekten büyük bir resim çizmemiz gerek. İşçi sınıfına saldırıların her geçen gün artığı bu günlerde bütün iş kollarında, sendika farkı gözetmeden birlik olup karşı koyarsak o çıkarmak istedikleri yasaların hiç birini çıkaramazlar. Ülkede fabrikaların bir hafta durduğunu düşünün. Yolar, hava alanları, demiryolları, iletişim alanları hiçbir yer çalışmıyor. Bunun karşısında durabilirler mi? İşte burada birlik olup karşı durmalıyız. Biz karşı durduk çağrı üzerine çalışmaya son verdik. Yani kiralık işçilik uygulamasının değişik versiyonu. Hep birlikte karşı koyarsak ne kıdem tazminatımıza dokunabilirler ne de bizi kiralık işçi uygulamasına sokabilirler” diye konuştu. 

‘SENDİKALARIN ASIL SAHİPLERİ BİZ İŞÇİLERİZ’

Biz haklarımıza sahip çıkarsak sendikaları da bu haklar etrafında birleştirip mücadele ettiririz diyen işçi; “ Sendikaların asıl sahipleri bizleriz tıpkı fabrikaların sahipleri bizler olduğu gibi. Biz sendikamız Tekgıda-İş’le birlik olduk ve yol haritasını çizdik. İşçi bunları bunları istiyor ve kararlı dedik. Sendikamızda işçinin kararı bizim kararımızdır diyerek bu mücadeleye girdi ve hep birlikte kazandık. Sendikaları var edenler işçilerdir o yüzden taleplerimizi netleştirip mücadele edeceğiz. Bizleri yok sayan bütün kanunlara karşı ortak mücadele hattını kurmalıyız ve sendikalarımızı bu yolda mücadele etmeye yöneltmeliyiz” dedi.
 

ÖNCEKİ HABER

Lice'deki yasak kaldırıldı

SONRAKİ HABER

Atatürk Havalimanı'nda 2 IŞİD şüphelisi yakalandı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...