23 Haziran 2016 12:05

‘Eğitim politikalarında 1773’ün de gerisindeyiz’

İzmir’de Eğitim Sen’in Bilim Günleri’ndeki panelde konuşan eğitim uzmanları, eğitim politikalarında 1773’ün de gerisine gidildiğini dile getirdi.

Paylaş

İzmir’de Eğitim Sen’in Bilim Günleri’nde düzenlediği panelde konuşan eğitim uzmanları, eğitim politikalarında 1773’ün de gerisine gidildiğini dile getirerek, gerici kuşatmanın 3-4 yaşından üniversiteden mezun olana kadar sürdüğünü dile getirdi. Çözüm olarak bilimsel, nitelikli eğitim talebinin yükseltilmesi olduğunu vurgulayan uzmanlar velilerle kurulan ilişkinin de güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti.

Eğitim Sen İzmir 1 No’lu Şube tarafından düzenlenen Bilim Günleri çerçevesinde Prof. Dr. Nejla Kurul, Prof. Dr. Adnan Gümüş ve Prof. Dr. Serdar Değirmencioğlu’nun konuşmacı olduğu ‘Dünden Yarına Eğitim Politikaları’ başlıklı bir panel düzenlendi. 

Prof. Dr. Nejla Kurul, eskiden “Eğitim tarafsız  olmalıdır” diyenlerin şimdi eğitimin politik olduğuna dair söylemlerde bulunduğuna dikkat çekerek “Bizim ihtiyacımız, kamusal, demokratik bir eğitimin önünü açabilmek. Biz bu eğitimin peşindeyiz. Eğitimi yeniden inşa edecek bir görev  içinde olmalıyız” diye konuştu. 

Prof. Dr. Adnan Gümüş ise, eğitimin dünden daha geriye, geriden de daha geriye gittiğini belirterek “Eğitim politikalarında 1773’te girilen eğitim sisteminden daha geri durumdayız ve daha da geriye doğru gitmeye devam ediyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

‘BİZİM TALEBİMİZ AKP’NİN ALTERNATİFİDİR’

Eğitim politikalarında uygulanılan ‘değerler eğitimi’, ‘sıbyan mektebi’ gibi kavramlar incelendiğinde ülkenin nereye götürülmek istendiğinin kolayca anlaşılabildiğini ifade eden Gümüş, “Bunlara ‘dur’ diyeceğiz. Okul öncesinde sıbyan mektepleri uygulamasına karşı ‘Okul öncesi eğitim istiyoruz’ talebini güçlendirmeliyiz. Okul öncesi eğitim çocuklara becerilerini yaratıcılıklarını, temel haklarını, birbirine saygı göstermesi gerektiğini öğretir. Okul öncesinden, üniversiteye kadar temel hak ve özgürlüklere dayalı bilimsel nitelikli eğitim talebimiz AKP’nin eğitiminin alternatifidir” diye konuştu.  

‘REKTÖRLER DE YEŞİL NEFER OLDU’

Prof. Dr. Serdar Değirmencioğlu da, eğitimde hızlı bir şekilde geriye dönüş yaşandığına dikkat çekerek “Demokratik eğitimi tartışmak yerine ‘neden karma/laik eğitim olmalı’yı anlatmak zorunda kalıyoruz. İnsanları daha kolay yutabilmek için ‘değerler eğitimi’ gibi truva atları kullanıyorlar. Örgün eğitimde yeşil militarizme her gün nefer yetiştiriliyor. Bu kuşatma sadece okulun içinde de ilerlemiyor” diye konuştu. 

Gerici eğitim politikalarının önemli bir ayağının da üniversitelerde hayata geçirildiğini vurgulayan Değirmencioğlu “Üniversitelerin de fethedilmesi gerekiyor ve bunun için çaba da gösteriyorlar. Örneğin rektörler ‘kutlu doğum’ ve ‘kandil kutlama’ mesajları yayımlıyor, bir çok öğrenci konseyi de bunu yapıyor. Öğrencilerin nefer olmasının ilerisinde nefer rektörler de gerekiyor. Üniversitelerin götürülmek istendiği nokta yüzde yüz bilim karşıtı, kesinlikle hümanist olmayan bir nokta. Müthiş bir kutuplaşma var. Bu kutuplaşmanın içinde eskiden olmadığı kadar rektörler de yer alıyor. 3-4 yaşında başlatılan kuşatma üniversitede de sürüyor, üniversitelerde özgürlük ve adalet tartışmalarının olmasını istemiyorlar” diye konuştu. (İzmir/EVRENSEL)
 

ÖNCEKİ HABER

Fincancı'nın okulundan tepki: Şebnem Hoca’mız yalnız değil

SONRAKİ HABER

Eşini balkondan attı, intihar süsü vermeye çalıştı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa