‘Talimatla iş yapan yargı bu kez baltayı taşa vurdu’

Prof. Dr. Şebnem Fincancı, Ahmet Nesin ve Erol Önderoğlu’nun tutuklanmalarına, Fincancı’nın başkanlığını yaptığı Türkiye İnsan Hakları Vakfı'nda (TİHV) düzenlenen basın toplantısında tepki gösterildi. Fincancı'nın tutuklanmasının, "Dünyada ve Türkiye'de işkenceye karşı çabaların engellenmesi" anlamına geldiği belirtildi.

Bölgede gazetecilere yönelik baskılara karşı haber nöbeti başlatılmış ve bu nöbete birçok gazeteci katılmıştı. Haber nöbetinin ardından, Özgür Gündem gazetesine yönelik baskıların gazetenin genel yayın yönetmenlerine kadar varması nedeniyle,  dayanışma için nöbetçi genel yayın yönetmenliği kampanyası başlatılmıştı. Bugüne kadar nöbetçi yayın yönetmenliği yapan 49 gazeteci, yazar ve aydından 37'sine soruşturma açıldı. Soruşturma açılan isimler arasında TİHV Genel Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye temsilcisi Erol Önderoğlu ve yazar Ahmet Nesin tutuklandı.

Olaya ilişkin, Fincancı'nın başkanlığını yaptığı, TİHV'de basın açıklaması düzenlendi. Açıklamaya Türk Tabipler Birliği (TTB), İnsan Hakları Derneği (İHD), Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), KESK, DİSK, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Halkevleri, Gündem Çocuk Derneği, EMEP'in yönetici, temsilcileri ve HDP Van Milletvekili Bedia Özgökçe Ertan katıldı.

‘VİCDANIN SESİ SUSTURULAMAZ’

Basın açıklamasını yapan TİHV Genel Sekreteri Metin Bakkalcı, başkanları Fincancı'nın yıllarca işkenceye karşı dünyada ve Türkiye'de mücadele verdiğine dikkat çekerek, "Varlık nedeni ülkemizde ve dünyada işkencenin son bulması için çaba göstermek olan TİHV'in başkanının tutuklanması doğal olarak  TİHV'in işkence ve ağır insan hakları ihlallerine yönelik çabaların engellenmesi anlamına gelmektedir" dedi. Fincancı'nın dünyada işkenceye karşı verdiği mücadeleyle tanındığının altını çizen Bakkalcı, Fincancı'yı tutuklayan yargıya "Vicdanın sesi susturulamaz. Bunun ne anlama geldiğini biliyor musunuz?" diye sordu.

İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, Türkiye'nin otoriter yönetim anlayışı altında olduğunu vurgulayarak, "Cumhurbaşkanı konuştuğunda bütün kurumlar harekete geçiyor. Bu tipik bir tek kişi yönetimidir. Durum bu olunca ülkede yargıdan falan bahsetmek mümkün değil. Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği gerekçesiyle insanlar tutuklanabiliyorsa bu ülkede herkes keyfi olarak tutuklanabilir demektir. Türkiye'de, bu talimatları veren Cumhurbaşkanının dahi hukuki güvenliği yok. Ancak talimatla iş yapan yargı bu sefer baltayı taşa vurdu. Şu anda bütün dünya bu konuyu konuşuyor " diye belirtti.

'BU PLATFORM BİRLEŞTİRDİ'

TİVH eski Başkanı Yavuz Önen, insan hakları mücadelesine başladıklarından itibaren baskı altına alınmaya çalışıldıklarını ifade ederek, "İnsan hakları örgütünün başkanı tutuklanıyor. Gerekçesi de enteresan. Böylesi bir skandala evet diyorsa bu rejim. Pervasızlık yaşıyoruz. Buna karşı geleceğe yönelik mücadelemiz için  bir arada olduğumuzun göstergesi de böylesi bir platformdur" dedi.

'10 EKİM'DE DELİLLERİ TOPLUYORDU'

İHD eski Genel Başkanı, Yazarımız Hüsnü Öndül, "17 yıl önce Akın Birdal hakkında bir konuşma nedeniyle cezaevine girmişti. 17 yıl sonra kardeş kuruluşumuzun başkanı ifade özgürlüğü baskı altına alınarak tutuklanıyor" derken, TGS Ankara Şube Mali Sekreteri Cem Gurbetoğlu, "Şebnem hocanın 10 Ekim günü Ankara'daki patlamadan sonra yaptıklarını unutamıyorum. Polis yapması gereken işi yapmadığı için Şebnem hoca, o acılı haliyle, delilileri topluyordu. Gazetecilik nedir gerçekleri aktarmaktır. Bizim yapmamız gereken işi de o tanıklıklarını aktararak yapıyordu" şeklinde konuştu.

Fincancı, Nesin ve Önderoğlu'nun tutuklanmasına ilişkin yarın Ankara başta olmak üzere 34 ilde etkinlikler düzenleneceği bildirildi.

'TANIKLIK MÜCADELESİNİ DEVRALDIK'

TTB Genel Sekreteri Sezai Berber: Fincancı'nın işkenceye karşı mücadelede TTB'ye birçok hizmeti olmuştu. Bu davanın takipçisi olacağız.

SES Eş Genel Başkanı Gönül Erden: Fincancı'nın işkence konusundaki tanıklık mücadelesini biz devir alıyoruz. Bugün de ona Fincacı'ya yapılan hukuksuzluğun tanığıyız. (Ankara/EVRENSEL)