12 Haziran 2016 04:49

Televizyon verip işçinin posasını çıkaracaklar

Arçelik'in Ankara fabrikasında 60. kuruluş yılı gerekçesiyle işçilere LED ekran televizyon dağıtılacağı duyuruldu.

Paylaş

Ayşe ÖZ
Yasemin ÖZTÜRK
Ankara

Ankara Arçelik’te bir yıl önce metal direnişi döneminde yaşanan eylemler nedeniyle eski işçiler zamana yayılarak bir bir “performans düşüklüğü” gerekçesiyle işten atılırken, diğer yandan İŞKUR vasıtasıyla 6 aylık geçici işçi alınıyor. Geçici işçi alımlarına rağmen bantlarda üretimin patronun hedeflediği sayıya ulaşamadığına dikkat çeken işçiler, işverenin 60. kuruluş yılı gerekçesiyle işçilere LED ekran televizyon dağıtılacağını, bu yolla susturulmak ve daha çok çalıştırılmak istendiklerini vurguladı. İşçiler, işçi kıyımına giden patrona ve yaşananlara ses çıkarmayan sendikaları Türk Metal’e tepkili.

İŞTEN ATILANLARI SENDİKA BELİRLİYOR

İşten çıkarılmalarla ilgili görüştüğümüz Arçelik işçileri, eski işçilerin sudan bahanelerle en çok da “performans düşüklüğü” gerekçesiyle işten atıldıklarını, yerlerine ise 6 ay sözleşmeli işçiler alındığını belirti. Bir işçi, “Eski arkadaşlarımız tek tek işten atılıyor, topluca işten çıkarmaya çekiniyorlar, sessiz kalmayacağımızı biliyorlar. Bizim tepkimiz işverenden çok sendikaya. Her ay sendika aidatlarımızı peşin peşin alıp, işverene çalışıyorlar. Zaten işten atılacakları da alınacakları da sendika belirliyor” diye konuştu.

Bir başka işçi ise geçmiş yıllarda sendikacıları zorladıklarında bazı adımlar attırabildiklerini ancak son dönemde sendikanın tam bir işveren gibi davrandığına dikkat çekerek “Geçen temsilcilik seçimlerinde bir bölümde işçilerin belirlediği genç bir arkadaşımız işçi temsilcisi adayı gösterildi. Daha seçimler yapılamadan işten atıldı. Sendikanın işine gelmedi, sendikanın belirlediği kişi olmaması, sendikaya muhalif olmasından çok işçilerin seçmiş olması onları rahatsız etti. Ben işe girdiğim zaman, geçmiş yıllarda, sendikayı zorladığımızda bir takım işler yaptırabiliyorduk ancak son bir yıldır, metal direnişinden beri sendika diktatörlüğü var başımızda” dedi.

TEPKİMİZ SÖZLEŞMELİ İŞÇİYE DEĞİL SENDİKAYA

Arçelik’te bir yandan eski işçiler işten çıkarılırken, diğer yandan da İŞKUR aracılığıyla altı ay sözleşmeli geçici işçiler işe alınıyor. 12 yıllık bir Arçelik işçisi sözleşmeli olarak işe alınan işçiler hakkında “Onlar geçici. Ancak 6 aylık işçiler arasından sendikanın adamı olanlar, çalışkan, becerikli ve uyumlu olanlar, fabrika işçiliğine geçiriliyor, diğerlerinin işine son veriliyor. Sözleşmelilerle aramızda bir sorun olmaz, onlar da ekmeğinin peşinde. Bizim tepkimiz sözleşmelilere değil, tepkimiz eski arkadaşlarımızı işten atan işverene ve sendikaya karşı” değerlendirmesini yaptı.

Geçici olarak çalıştırılan işçilerin çoğunun iş koşullarına dayanamayarak işten ayrıldığına dikkat çeken bir işçi de “Yeni işe giren arkadaşların üç vardiyada da çalışması, özellikle gece vardiyasına bırakılması ve geçici işçilerin acemilikleri nedeniyle yapılan hatalar çok büyük tartışmaların yanşanmasına ve 6 aylık işçilerin işten ayrılmasına neden oluyor. Biz yıllarca bu zorluklara rağmen çalıştık, fakat birçok eski arkadaşımız performans düşüklüğü nedeniyle tazminatları da verilerek işten çıkarılıyor. Sendikacılar ise odalarında bilgisayar başında oturuyor. Arada sıkılırlarsa halimizi vaktimizi sormaya geliyorlar. Oysa onların görevi bu değil. Bakıyoruz hiçbir işçi sendika odasına oturmaya sohbet etmeye gitmiyor, gitmeyeceğiz de. Her ay maaşımızdan sendika kesintisi oluyor onların maaşlarını biz ödüyoruz ama onlar anca odada oturmaktan sıkılınca yanımıza uğrama zahmetinde bulunuyorlar” diye konuştu.

İŞÇİLERE SUS PAYI: LED TELEVİZYON

Aldığımız bilgilere göre Arçelik’in kuruluşunun 60. yılı dolayısıyla işçilere Haziran ayında 120 ekran LED ekran televizyon verilecek. Bu durum ise işçilerin kafasında soru işretlerinin oluşmasına neden oluyor. Bir işçi bu durumu şöyle yorumladı “Neden şimdi bize LED ekran televizyon veriyorlar? Bantlarda çıkması gereken sayıda iş özellikle birçok yeni işçi alınmasına rağmen çıkmayınca galiba bizi biraz ödüllendirmeye çalışıyorlar. Fakat sürekli tepemizde dikilen amirler; ‘haydi haydi’ dedikçe ve çifte mesaiye kaldıkça bu biraz zor görünüyor. Tabii bunda metal iş kolunda iki yıllık toplusözleşme yapan fabrikalarda görüşmelerin başlamış olmasının da etkisi olabilir, işten çıkarmalara sessiz kalmamız da isteniyor olabilir. Hem sus payı hem de bantlarından daha çok iş çıkarmamız için televizyon verecekler.”

TABİİ Kİ İKİ YILLIK SÖZLEŞME

Metal işkolunda iki yıllık toplusözleşme yapan fabrikalarda toplusözleşme döneminin başladığını hatırlatmamız üzerine deneyimli bir Arçelik işçisi “Evet, takip ediyoruz. Şimdi onlar toplusözleşmeye oturdular. Türk Metal’e üye olan sendikalar bir yıl geriden, bir dönem sonra iki yıl geriden, yani her yıl daha da geride kalarak, ücret artışı ve sosyal haklarımızı alacağız. Bizim fabrikada 1300 civarında işçi çalışıyor. Arçelik’in en küçük fabrikası bizimki, diğer fabrikalarda hem işçi sayısı daha fazla hem de sendika baskısı daha az, yani sendikayı zorlayabiliyorlar” diye konuştu.
Bir başka işçi de “Yeni işçi alıyorlar, yeni gelen işçiler de biraz zaman geçince uyanacaklar, onlar da haklarını arayacak. Son bir yıldır sendika aracılığıyla işveren üzerimizde baskıları artırıyor, bu işverenin korkusunun sonucu. Uzun lafın kısası işyeri temsilcilerimizi kendimizin seçtiği ve iki yıllık toplu sözleşme yapan bir sendika istiyoruz. Üç yılda bir toplu sözleşme yapan işyerleri tepki gösterirse bu bizim fabrikayı da etkiler” dedi.

‘İŞTEN ATILINCA, SENDİKADAN DA ATILIYORSUN’

Performans düşüklüğü gerekçesiyle işten atılan bir Arçelik işçisi “Meslek hastalığı nedeniyle omzumdan ameliyat oldum, performans düşüklüğü gerekçesiyle kapının önüne konuldum. 11 yıl Arçelik’te çalıştım. Yıllarca çok güç gerektiren bir bölümde çalıştım. Ellerimi ve kollarımı sürekli zorladım, hiç dinlendiremedim ve nihayetinde omzumdan ameliyat oldum. Bu bir meslek hastalığı, işe döndüğümde daha az güç gerektirecek bir bölümde çalıştırılmam gerekiyordu, işten atıldım” diye anlattı yaşadıklarını.
Dokuz ay önce işten çıkarıldığını vurgulayan bir işçi de “Kıdem tazminatımı verdiler. Aslında meslek hastalığından ameliyatlı olduğum için işten atıldım, aylarca çalışamadım, işsiz kaldım, mağdur oldum, bu nedenle işverene dava açmaya hazırlanıyorum. Şimdi başka bir işte çalışıyorum, geçindirmem gereken bir ailem, çocuklarım var. İşsiz kaldığım süre içinde uçan kuşa borçlandım, kredi kartına yüklendim, hakkım olan neyse alacağım” dedi.
İşten çıkarılma sürecinde ve sonrasında sendikanın kendisine destek verip vermediğine ilişkin sorumuzu; “Bizim sendika zaten işverenden yana. İşten çıkarılınca sendika temsilcisi üyeliğimin düştüğünü söyledi. Zaten bir beklentim de yok” diyerek yanıtladı.

ÖNCEKİ HABER

Satış sözleşmesine ikna için patron-sendika işbirliği

SONRAKİ HABER

Kürtaj hakkı tüm dünyada hedef tahtasında

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...