05 Haziran 2016 04:27

Biz değil Caesar 3 oynamayanlar düşünsün

Milyonlarca insandan, bundan 30 sene sonra, tek bir hatıra anlatmaları istense, gözleri dolarak 2013 yılından, Gezi’den bir anı seçeceklerdir.

Paylaş

Ayşen AKSAKAL

Eskiden Caesar 3 diye bir bilgisayar oyunu vardı.
Şehirler kurar, etrafa çiçekler eker, ağaçlar diker, evler kurar, askerler yetiştirir, topraklarımızı büyütürdük.
Ama kendimizi çayır çimenin ekrandaki güzel görüntüsüne kaptırıp yangın musluğunu unutursak, memleket yanıp giderdi elden.
Bazen de arsamızı büyütür üstüne habire ev basardık, ekranda yeşillik azalırsa halk isyan ederdi. Hop yine bizim memleket tarumar.
Güzel oyundu. Bize belediyeciliği öğretti. Sözel öğrencisine bile temel şehir planlama dersi gibiydi.
Hayat dersiydi aslında.
Biz oynardık, arkadaşlar da oynardı.
Tanıdığım herkes oynardı. Sanırım bu iktidar, oyunun adını bile duymadı.
Uzun zaman dayadılar TOKİ’yi, diktiler AVM’leri, yıktılar sinemaları, kültür merkezlerini, oyunda biriktirdikleri altınlara güvendiler.
Bir vukuat olursa o altınları hızlıca savunma silahlarına yatırabiliyorsun çünkü.
Gün geldi oradan o ağacı kaldırmaya kalktılar, yangın musluğu koymayı da unutmuşlar.
Yandı memleket. Zurna gitti ağaçta zırt dedi.
Caesar 3 oynasalar bilirlerdi. Birinci sırada halkın refahı gelir sonra güvenliği sonra da nefes olacak oksijen.
Yoksa elinde patlar oyun, başladığın seviyeye geri dönersin.
Birbirinin aynısı binaları dikildi, içine ömrünce krediye bağlanmış insanlar tıkıldı, Fransız balkon yalanı, şarap menüleri yasaklanınca elde patladı.
Balkonu kaldırıp camın önüne korkuluk konulunca Fransız Devrimi olmadı.
Tiyatroların bütçesini kesip, baleye ahlaksızlık deyip, heykelleri yıktırınca halk da AVM’lere koşmadı.
Zaten neredeyse her eve bir AVM düşünce de, AVM’ler ayrı patladı.
At gözlükleri ile hedefe koşarken, yangın muslukları koymayı unuttuklarını göremediler.
Biz ise yangını çıkmadan önlemeyi Caesar 3’ten biliyorduk, öngörüyor, uyarıyor, bekliyorduk sabır taşını.
Doğayı koru, insanı sev, yeşili ve suyu eksik etme, bütün parayı savunma ve saldırıya harcama, her seviye emek ve özveri ister gibi en basit insanlık dersleri, ikinci el toplama bir bilgisayara takılan CD’den bile öğrenilebiliyordu.
İş ki insan öğrenmek istesin.
Öğrenmek istemeyen, bir kere öğrenince, gerektiğinde hatırlamanın keyfini de bilemez.
Milyonlarca insandan, bundan 30 sene sonra, tek bir hatıra anlatmaları istense, gözleri dolarak 2013 yılından, Gezi’den bir anı seçeceklerdir.
Acılarımız büyümüş, yeri doldurulamaz kayıplarımıza yenileri eklenmiş olsa da, 30 yıl sonra bile, başımızı sallayarak, en demans halimizle de olsa “çok acayipti çok” demeye mecalimiz yeter.
Büyük binalara, yerdeki ve göğe yükselen betonlara bakarken, refüj, viyadük kenarındaki suni, dikey süs bitkilerini anlamlandırmaya çalışırken, Fetih kutlamalarının direksiyonlu gemilerini ve kutlama bütçelerini ağzım açık takip ederken, anılarım göz yaşlarıma yoldaşlık ederken geldi aklıma; en son bilgisayarda oyun oynayalı 18 sene olmuş, buldum açtım Caesar 3’ü. Kaldığım yerden devam edebilecek kadar iyi hatırlıyorum.
Hayatta pek çok tecrübeyi “bisiklete binmek” gibi özetleyebiliriz. Bir kere öğrenince bir daha unutmuyorsun.
Dizlerinin kanadığı her tecrübe yıllar sonra bile insanın hatırında kalıyor.
Dil öğrensen, unuttum sandığın anda biraz dirensen şakır şakır konuşmaya başlıyorsun.
Yemeğin tarifi unutursan, yüreğini ve damağını dinle, muhakkak kıvamı tutuyor.
Bir eli bir kere tutarsan sıcaklığını unutmuyorsun. O güven hissi bir kere yüreğine kazınmış oluyor.
İş ki bir kez siftahı olsun, bereketinden sual olunmuyor.
Şimdi “söz tükendi” diyenler “kelimelik” oynuyor belki de içten içe kelimeler tükenmesin diye, bir gün yine aniden, herkes aynı anda, Facebook’tan birbirine can göndererek, gidenleri geri getiremeyeceğini fark edecek, el vermenin hazzını hatırlayacak, işte o gün, biz değil, hayatında hiç Caesar 3 oynamayanlar düşünsün.
Betonun da bir ömrü var, altında hâlâ bereketli toprak var.
O meydanlarla tanıştık bir kez, bugünlerin yarınları var.

ÖNCEKİ HABER

Ben defanstayım, siz ileri çıkın

SONRAKİ HABER

Bir Dünya Çevre Gününü daha karşılarken...

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa