21 Mayıs 2016 00:59

'Masa yeniden kurulmalı barış ortamı sağlanmalı'

Diyarbakır'da Binali Yıldırım’ın ziyaretini, süren çatışma ortamı ve dokunulmazlık tartışmalarını yurttaşlarla konuştuk.

Paylaş

Hasan AKBAŞ
Diyarbakır

AKP yeni genel başkan adayı olarak Binali Yıldırım’ı gösterdi. Hafta sonu yapılacak olan kongrenin ardından Yıldırım AKP’nin başına geçecek. Kısa bir süre sonrada cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Yıldırım’a yeni kabine kurma görevi verilmesi bekleniyor. Yıldırım, AKP genel başkan adayı olarak tanıtıldığı gün bölgede süren operasyonları devam ettirecekleri mesajı verdi ve ilk ziyaretini Diyarbakır’a gerçekleştirdi.

Yıldırım’ın ziyaretini, süren çatışma ortamı ve dokunulmazlık tartışmalarını yurttaşlarla konuştuk. Halk iradesinin tanınması için halkın taleplerinin Meclis’te konuşulmasını ve çatışmaların son bulmasını talep eden yurttaşlar Yıldırım’ı da eleştirdi. “Geçmiştekilerden farklı konuşmuyor” diyen yurttaşlar, “İyi bir başbakan olacaksa eğer bu savaşı durduracak bir güç ve inisiyatif geliştirmelidir” dedi. Gazetemize konuşan yurttaşlar arasından AKP Diyarbakır İl Yönetim Kurulu Üyesi Semra Duran da, yaşananlardan rahatsız olduğunu dile getirerek, “Bu sorunun çözülmesi için masaya oturulup konuşulması gerekiyor. Savaşa savaş ile yanıt vermek çözüm getirmiyor. Savaş nereye kadar sürecek. Yani sonu yok. Bunun bir şekilde barış sürecine gelmesi lazım” diye konuştu.

‘HEPSİ TEK BİR KİŞİ GİBİ KONUŞUYOR’

Berrin Sönmez adlı genç şunları kaydetti: “Binali Yıldırım’da da görülen yaklaşım buradaki bütün insanlara terörist muamelesi yapılmasıdır. Terör dediği şey burada halkın talepleridir. Taleplere savaş açmış bir iktidar var. Çözümden bahsetmek çok mümkün değil. Geçmiştekilerle aynı şeyleri söylemesi çok vahim geliyor. Benim gözümde yüzü değişik olsa bile Erdoğan’la, Davutoğlu’yla aynı gibi. Bu da şu demek oluyor, herkes bir kişi gibi konuşuyor. Ya da bir kişi siz bunları konuşun, diyor. Bugün indirilen başbakan da bir kişinin isteğiyle ayrıldı. Halk iradesinden bahsediliyor. Siz görüyor musunuz? Bugün Binali Yıldırım’ın yaptığı gibi ‘terör’, savaş vb söylemlerle veya adımlarla bu sorun çözülmez. Bunların artık konuşulması gerekiyor. Yarın çok geç olabilir. Bugün konuşulması gereken vekilleri sırf yaptığı açıklamalar nedeniyle cezaevine göndermeye çalışıyorlar. Bu kabul edilebilir gibi değil. O zaman siz bu ülkede savaştan başka bir şey istemiyorsunuz anlamına geliyor bu. Halkı cezalandırarak ülke yönetilmez.”

‘YILDIRIM'IN İLK MESAJI ORTAMI GERDİ’

Yıldırım’ın yeni bir isim olmasına rağmen tarzının ortamı geren tarzda olduğunu belirten Hüseyin Ezar da, “Durum ortada. Neyi değerlendirelim ki. Savaş, kan, gözyaşı yetmedi mi artık? Binali Yıldırım iyi bir başbakan olacaksa eğer bu savaşı durduracak bir güç ve inisiyatif geliştirmelidir. Davutoğlu’nu gördük. Erdoğan’ın sözünün dışına çıkmadı ama yine de indirildi. Burada artık denilmesi gereken şey,  ‘Daha fazla ölüm olmadan masayı kuracağız. Bunun için çabalayacağız’ açıklamasını yapmaktır” dedi.

Ramazan Urakçı da, “Bugün siyaset değil talimatla yönetiliyor her şey. Halkın iradesi deniliyor ama halkın seçtiği vekillerin dokunulmazlıklarını kaldırarak halkın taleplerini bastırmak istiyorlar. Ben bu ortamda hiçbir sorunumuzun çözüme gitmeyeceği aksine derinleştirildiği kanaatindeyim. Madem halk iradesi dikkate alınacak. Ben bir halkım ve orada seçtiğim vekiller benim taleplerimi sunuyor. Taleplerimi reddedip vekilleri cezalandıracaksanız beni cezalandırmış olacaksınız. Burada terör olduğunu iddia etmek sorunları derinleştirmektir. Meclis buna mesai harcayacağına o vekillerle birlikte bizlerin hakları ve sorunların çözümü için mesai harcamalıdır” dedi.

‘SAVAŞIN SONU YOK’

Sümerpark’ta sohbet ettiğimiz AKP Diyarbakır İl Yönetim Kurulu üyesi Semra Duran da yaşanan çatışmalı ortamdan rahatsız olduklarını belirterek partisine ve yöneticilere çağrıda bulundu. Duran yaşananlara şöyle değerlendirdi, “Bu savaş sürecinde insanlar çok mağdur oldu. Şu an yöneticilerimiz, terör biterse huzur gelir, diye bakıyorlar. Ama benim şahsi düşüncem savaşın olmaması ve barışın olmasıdır. Her iki tarafın da artık barışması ve insanların huzur içerisinde yaşaması böyle olabilir. Bunu halk da istiyor. Bu sorunun çözülmesi için masaya oturulup konuşulması gerekiyor. Savaşa savaş ile yanıt vermek çözüm getirmiyor. Savaş nereye kadar sürecek. Yani sonu yok. Bunun bir şekilde barış sürecine gelmesi lazım. Bakın bu kadar insanın ölmesi gerçekten de çok acı. Dünyanın neresine giderseniz gidin bu kadar insanın ölmesi büyük bir olaydır. Biz aynı zamanda bir Diyarbakırlı olarak hayli rahatsızız. Biz de buradan yöneticilerimize bu çağrıyı yapıyoruz; biran önce masaya oturulmalı ve barış ve huzur ortamı oluşturulmalı. Temennimiz insanca yaşamak yani savaşla nereye kadar. Sonuçta bu savaşın bedeli ağır ve burada yaşayanlar olarak biz ödüyoruz. Babam da Sur’da esnaf ve o da bu sürecin bir mağdurudur. Temennimiz barış. Çözüm olmalı ve savaşın faturasının halka çıkmamasıdır. Umarım yöneticilerimiz bu barış ortamı için bir adım atarlar.”

‘İKİ TARAFTA OTURUP KONUŞMALIDIR’

Semra Duran’ın annesi Sebiha Duran da : “Her iki tarafından kendisini yoklaması lazım. Sorunu nasıl çözeceğini konuşmalıdır. Ben 62 yaşındayım hep buradaydım. Diyarbakır’ı çok iyi biliyorum. Tek taraf suçlanmamalıdır. İki tarafta suçludur. Şimdi sen bana elinle vursan ben ne yaparım ben de elimle sana vururum. O yüzden böyle aslında. Ateşe ateşle gidilmez. Bir taraf daha sertse diğer taraf bunu yumuşatmalıdır. İnsanlar ölüyor, asker, polis ölüyor, halk ölüyor. Biz ayrımcılık da istemiyoruz. Katliam da istemiyoruz, huzur istiyoruz. Biz bu çağrımızı başbakana da söylüyoruz. Barış ortamı oluşturulsun” dedi.

ÖNCEKİ HABER

Aylan bebek Çerkeslere Janberk’lerini hatırlatıyor

SONRAKİ HABER

ABD: Türkiye demokrasisinin kalitesini aşındırır

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...