Muhsin Ertuğrul’un öğrencilerinden Başbakana yanıt

İstanbul Şehir Tiyatroları’nın bürokratlar tarafından yönetilmesine tepki gösteren tiyatro sanatçıları, ustaları Muhsin Ertuğrul’un mezarını ziyareti sırasında yönetmelik değişikliğini de protesto etti. Zincirlikuyu Mezarlığının giriş kapısında toplanan tiyatrocular, başta Muhsin Ertuğrul olmak üzere Cahide Sonku, Suna Pekuysal, Talat Artemel, Saltuk Kaplangül, Bediha Muvahhir, Oktay Sözbir, Savaş Dinçel, Ferudun Karakaya gibi Şehir Tiyatrolarının bugünlere gelmesinde emeği geçen tiyatrocuların fotoğraflarını taşındı.

Ertuğrul’un mezarı başında, O’na söz veren tiyatro emekçileri, İstanbul Şehir Tiyatroları’nın sahipsiz olmadığını tekrar hatırlattı. Tiyatrocular ayrıca, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın tiyatroların özelleştirileceğini ifade eden açıklamalarına da tepki gösterdi.

‘MÜCADELE VERECEĞİZ’

Ertuğrul’un mezarı başındaki basın açıklamasını Haldun Ergüvenç okudu. Ergüvenç, ilk önce Ertuğrul’un, tiyatronun önemini anlatan bir yazısından kısa bir sunum yaptı. “Tiyatromuzu özgürlüğünden alıkoymak isteyenler hiçbir zaman amaçlarından vazgeçmedi” diyen Ergüvenç, her zamankinden daha kararlı olduklarını vurguladı. Yapılan değişikliklere karşı mücadele edeceklerini söyleyen Ergüvenç, aydınlığa ulaşıncaya kadar uyumayacaklarını kaydetti. Anmanın ardından oyuncular, Harbiye Muhsin Ertuğrul tiyatrosuna geçerek, yönetmelik değişikliğini protesto için sabaha kadar nöbet tutmaya gitti. (İstanbul/EVRENSEL)

‘BİZLE HALKI KOPARAN BİR DİL KULLANIYOR’

Jülide Kural (Tiyatro Oyuncusu) : Bu ülkede herkesin bildiği isimdir Muhsin Ertuğrul. Tabii bizler açısından daha özel bir yeri var. Onun sözlerini gittiği yolu önemseyerek devam ettik. Bugün Başbakanın ‘Siz de kimsiniz’ sözleri, ‘Despot aydın tavrını onaylamıyorum’ derken ki tavrı, ne kadar despot bir tavır olduğunu gösteriyor. Biz bunu kabul etmeye başladığımızda otoriter bir rejim başladığını kabul etmişiz demektir.
Anayasanın 64. maddesi ‘Devlet sanatı korur’ diyor ama bizim bu açıklamalarda gördüğümüz devletin sanatı yok etme tavrı. Yapılmak istenen halkın elinden tiyatronun alınmasıdır. Başbakan halkla bizi kopararak bir dil oluşturuyor. ‘Siz halkla ilgilenmiyorsunuz halkın değerlerini bilmiyorsunuz’ diyor oysa biz her akşam sahneye çıkarak halkla buluşuyoruz. Bir propaganda yapılıyor ve biz buna hayır diyoruz.

SEL GİDER KUM KALIR

Gülriz Sururi (Tiyatro Oyuncusu) : Varlığı, Osmanlıya kadar dayanan Şehir Tiyatroları ilk defa böyle bir tehditle karşı karşıya. Bugüne kadar şapkasını alıp gidenler, bakanlar, başbakanlar olmuştur, ihtilaller olmuştur ama hiçbir dönem şehir tiyatrolarının kapatılması gündemde olmamıştır. Bunun özgürlüğü ve sanatı tehdit eden bir durum olarak görüyoruz. Hiçbir şekilde başarıya ulaşacaklarını zannetmiyorum. Sel gider kum kalır.