17 Mayıs 2016 17:31

Cumartesi Anneleri sordu:Adalet nerede? Kayıplarımız nerede?

Gözaltında Kayıplar Haftası nedeniyle Adalet Bakanlığına giden kayıp yakınları, Adalet Bakanı Bakan Bekir Bozdağ'a tepki gösterdi.

Paylaş

Gözaltında Kayıplar Haftası nedeniyle Adalet Bakanlığına giden kayıp yakınları, her yıl yargıya güven anketi yapacaklarını söyleyen Bakan Bekir Bozdağ’a tepki gösterdi. Aileler, memnuniyet anketi yapılacaksa, 35 yıldır oğlunu arayan Elmas Eren’in, 34 yıldır oğlunu arayan Zeynep Tedigöl’ün, 21 yıldır oğlunu arayan Hanife Yıldız’ın ve diğer kayıp yakınlarının “Adalet nerede? Kayıplarımız nerede?” sorusunun yanıtlanması gerektiğini söyledi.

‘ÇEKTİĞİMİZ TOMOGRAFİYİ AÇIKLIYORUZ’

Cumartesi Anneleri ile İnsan Hakları Derneği, Gözaltında Kayıplar Haftası’nın ilk günü dolayısıyla dün Adalet Bakanlığı önünde basın açıklaması yaptı. Kayıp yakınlarının da söz aldığı açıklamada ortak basın metnini okuyan İkbal Eren, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın her yıl yargıya güven anketleri yaparak “Yargının tomografisini çekecekleri” sözlerini hatırlattı. Eren, “Biz de gözaltında kaybetme fiillerinde, yargının tarafımızdan çekilen tomografisini açıklamak için buradayız” dedi. Gözaltında kaybetme suçunun yaygın ve sistematik bir biçimde işlendiği halde savcıların gereken etkin soruşturmaları yapmadığını belirten Eren, yargıçların da gözaltında kaybetme davalarında hukukun üstünlüğünü ve adaletin sağlanması görevini yerine getirmediklerini kaydetti. Bu yüzden kayıp dosyalarının takipsizlik kararlarıyla kapatıldığını vurgulayan Eren, binbir emekle yargıya taşınan az sayıda kayıp davasının tanıklara ve belgelere rağmen, AİHM kararlarına rağmen beraat kararıyla sonuçlandığını dile getirdi. Türiye’de hukuk devleti ve adaletin yok hükmünde olduğunu söyleyen Eren, bizzat Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit’in yargıya güvensizliğin yüzde 70’lerde olduğunu açıkladığına dikkat çekti. Siyasal erkin etkisinde şekillenen yargının bağımsızlığını, tarafsızlığını ve saygınlığını kaybedeceğini belirten Eren, bu nedenle Türkiye’de yargının yurttaşların hak ve özgürlüklerini koruma fonksiyonunu kaybettiğini ifade etti. Adalet Bakanlığına seslenen Eren, memnuniyet anketi yapılacaksa 35 yıldır oğlunu arayan Elmas Eren’in, 34 yıldır oğlunu arayan Zeynep Tedigöl’ün, 21 yıldır oğlunu arayan Hanife Yıldız’ın ve diğer kayıp yakınlarının “Adalet nerede? Kayıplarımız nerede?” sorusunun yanıtlanması gerektiğini vurguladı.

‘BM SORUŞTURUYOR PEKİ YA TÜRKİYE?’

İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan da “Bu hepimizin ortak çığlığı” dedi. Yıllardır gerçeğin üzeri örtülmek istenmesine rağmen gerçeği anlatmaya devam edeceklerini belirten Türkdoğan, “Bugün ülkede bir savaş var ve her gün yargısız infazlarla insanlarımız öldürülmeye devam ediliyor. Bu kadar çok insanın öldürüldüğü bir ülkede anayasal ve siyasal derin bir kriz var. Burada annelerin çığlığı aslında yol gösteriyor. Hakikatle yüzleşmek, geçmişle yüzleşmek! Yapılması gereken tek şey bu” diye konuştu. İnsan hakları savunucularının gayretleriyle Türkiye’deki savaşın BM ve Avrupa Konseyinin gündemine taşındığına dikkat çeken Türkdoğan, Cizre’deki katliamın BM tarafından soruşturulacağını dile getirdi. Türkdoğan, “Peki bizim yetkili makamlarımız bu katliamı soruşturmak için neyi bekliyor?” diye sordu.

MEKTUBUN DUVARA ASILMASINI ENGELLEDİLER

Kayıp yakınlarının da söz aldığı açıklamanın ardından Cemil Kırbayır’ın annesi Berfo Kırbayır’ın 2012 yılında Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a gönderdiği mektup bakanlığın duvarına asılmak istendi. Ancak polis izin vermedi. Bunun üzerine abla Fatma Kırbayır “Yeter artık yeter. Benim canım yandı. Kardaşım nerde?” diye haykırdı. (Ankara/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Devletin kiralık işçiliği

SONRAKİ HABER

EGEÇEP: Yaşam alanlarımızı kirletme, hekimime dokunma!