29 Nisan 2012 09:25

Habil ve Kabil’e İyi Geceler Öpücüğü

"Babamız, “Kendine karşılık gelecek bir uğraş seçmek kolay değildir,” dedi,“Sana karşılık gelmese de sana karşılık verebilecek bir uğraş seçmeye dikkat et.”Ben toprağı seçtim....Toprak bana ne karşılık verdiyse almaya çalıştım...Diyor Nurdan Beşergil son kitabı ‘İyi Geceler Öpüc&uum

Habil ve Kabil’e İyi Geceler Öpücüğü
Paylaş
Sevda Aydın

"Babamız, “Kendine karşılık gelecek bir uğraş seçmek kolay değildir,” dedi,
“Sana karşılık gelmese de sana karşılık verebilecek bir uğraş seçmeye dikkat et.”
Ben toprağı seçtim.
...
Toprak bana ne karşılık verdiyse almaya çalıştım...
Diyor Nurdan Beşergil son kitabı ‘İyi Geceler Öpücüğü’nde.
‘Bana Baktığın Gibi Bakma’, ‘Mecburi İstikamet’ romanları ve ‘Bir Sonraki Dolunay’ adlı öykü kitaplarının yazarı Nurdan Beşergil’in dördüncü kitabı, ‘İyi Geceler Öpücüğü’ birbirine bağlanan 14 öyküden oluşuyor. 1994’te Yaşar Nabi Nayır Gençlik ödülleriyle ilk kez kendisinden söz ettiren yazarın beşinci ve son kitabı şubat ayında okurlara sunuldu. Beşergil, ‘İyi Geceler Öpücüğü’ adlı bu öykü kitabındaki on dört öyküde sadece bir tek üst anlatı kuruyor. Kitabın her bölümünde okuyucunun karşısına farklı bir anlatıcı çıkıyor. Bu farklı anlatıcılar okuyucuyu öyküde geçen tüm kişilerin dünyalarıyla tanıştırıyor. Öykülerin çatısını oluşturan ise insanoğlunun çok yakından tanıdığı bir efsane. Tek tanrılı dinlerin yaratılış efsanesinin bir parçası olan ve ilk cinayeti anlatan Habil ile Kabil anlatısıdır. Buradan hemen kitabın eski yazıtlardan veya cinayete dair senaryolardan oluştuğu aklınıza gelmesin. Habil ve Kabil’de yoğunlaşan tüm öyküler düşlerle kabusların içe içe geçtiği bir mitoloji tarihi atmosferi çiziyor ve çok eskilere dayanan efsanenin günümüzün insanında izlerini arıyor. ‘Kırk üç, iyi bir başlangıç için hiç de fena bir rakam değildi. Onlar başladı, biz devamını getirdik; onlar yaşadı, biz anlamını keşfetmeye çalıştık. Onların hayatları efsane oldu, biz hayatlarımızı efsane gibi yaşama telaşına düştük’ diyerek İyi Geceler Öpücüğü ile bu  efsanenin izini sürüyor.
İstanbul doğumlu olan yazar, Aile çatısı, kardeşlik ilişkilerine babanın toplumdaki baskın rolüne dair geniş yer veriyor. Edebiyatın uzun zamanlardan beri beslendiği bir yerdir mitoloji. Bu yüzden, pek çok romanda, öyküde, şiirde vardır mitolojik kahramanlar, efsaneler. Tıpkı Habil ve Kabil gibi.
“Dönüş Yolu” adlı ilk öykü ile anlamaya başlıyoruz ki kahramanların adlarını göremeyeceğiz. Habil ve Kabil efsanesi Şefkatli Annemiz’in, güçlü Babamız’ın, kıskanç erkek kardeşimiz’in, çirkinliğini farklığı becerileriyle örtmeye çalışan kız kardeşimiz’in, diğer kız kardeşinin aksine güzel ve beğenilen kız kardeş’in ve ben’in hikayesine dönüşüyor. İki erkek kardeş arasındaki çatışma hangisinin adağının tanrılar tarafından kabul edileceğine dayanıyor. Mitolojide adanan adakların kabulünün yüceliği erkek kardeşlerin kavgasına neden oluyor. “Hikayenin Sonu”nda kız kardeş ağabeyle birbirine olan duyguları belirir. Dördüncü öyküde sözü ‘öteki kız kardeş’ alır. Çirkinliğini ‘erkek’ gibi çalışarak kazanmaya çalışır, zorunda olmadığı halde üstüne aldığı bütün görevleri başarıyla yerine getirir. Beşinci öyküde ise kız kardeşinin karşılıksız sevgisinden daralan erkek kardeş çıkar karşımıza. ‘Ellerimden ve hatta bütün odadan bana doğru yürüyen bir ordu yola çıkmıştı’ diye anlatır derdini.  
“Can Yangını” ve “Topraktaki Kabuk” öykülerinde hikaye cinayet anını anlatır. Öykülerin tümünde hakim olan sis atmosferi cinayet anında daha da koyulaşır. Olanları kahramanların o anda hissettikleriyle kavrar okur. ‘Onlar tarih sahnesini kurmak üzere görevlendirilmiş “toplam kırk üç kişiydiler” ve geçmişe dair bilmeleri gereken çok da bir şey yoktu. Anne ve baba bir günah işlemiş ve bin pişman olmuşlardı ama dünyadaki ilk günahı işleyen de yine onların oğulları olacaktı.’
(İstanbul/EVRENSEL)


Nurdan Beşergil kimdir?

1971 İstanbul doğumlu. 1992’de Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun oldu. 1993’te avukatlık stajını tamamladı. Öyküleri, 1994’te Yaşar Nabi Nayır Gençlik Ödülleri’nde dikkate değer bulunarak yayımlandı. Aynı yarışmada 1995’te birincilik aldı. Öyküleri Adam Öykü, Düşler Öyküler, Fayton Öykü, Fayton, Üçüncü Öyküler, Hayalet Gemi dergilerinde yayımlandı. Virgül, Radikal Kitap, Cumhuriyet Kitap, kitap-lık ve akşam-lık dergilerinde kitap eleştirileri yazdı. 1996’da, Rüzgâr Çıktı adlı öykü kitabı yayımlandı. Ayrıca İnternet ortamında yayımlanan aylık altZine dergisinde yazıları çıktı. 1998 yılının haziranından 2003 temmuzuna kadar Araf adlı on-line bir derginin yayın yönetmenliğini yaptı. Ocak 2006’dan beri http://www.kirkiki.net sitesini yönetiyor.

ÖNCEKİ HABER

Emeğin fimleri ‘özgürlük emek ister’ diyor

SONRAKİ HABER

Jean Jacques Rousseau ve Türkiye

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...