27 Nisan 2016 13:29

AYM, yaka paça götürmeyi insan haysiyetine aykırı buldu

Anayasa Mahkemesi (AYM), kalabalık içinden yaka paça götürülmeyi 'insan haysiyetiyle bağdaşmayan muamele' saydı

Paylaş

Anayasa Mahkemesi, Kartal Belediye Başkanı'na sesini duyurmaya çalışırken güvenlik görevlileri tarafından yaka paça bir odaya götürülen ve bu sırada yaralanan İrfan Yücesoy'un bireysel başvurusunu değerlendirdi. 

Olayı inceleyen AYM, Anayasa'nın 17. maddesinde güvence altına alınan insan haysiyetiyle bağdaşmayan muamele yasağının usul boyutuyla ihlal edildiğine karar verdi. AYM, olayın yeteri kadar aydınlatılmadığını ve sorumlu olabilecek kişilerin durumları hakkında yeterli bir değerlendirmenin yapılmadığını ve Anayasa’nın 17. maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında öngörülen devletin etkili soruşturma yapma yükümlülüğünün ihlal edildiğine karar verdi.

Kartal'da köpeklerin saldırısına uğrayan İrfan Yücesoy, durumu görüşmek için Kartal Belediye Başkanı'nın katıldığı bir etkinliğe gitti. Sesini duyuramayınca başkanın omzuna dokunan Yücesoy, başkana yönelik saldırıda bulunduğu şüphesiyle bir odaya doğru götürüldü. Odada bulunan kişilerin Yücesoy'a yönelik saldırılarını özel güvenlik görevlisi bir personel ile beraber birkaç kişi önlemeye çalıştı. Daha sonra polis gelerek Yücesoy'u hastaneye götürdü ve sağlık durumu hakkında rapor düzenlendi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından basit yaralama suçunu işlediği şüphesiyle sadece özel güvenlik görevlisi olan N. Ç. hakkında iddianame düzenlendi. Diğer 5 şüpheli hakkında ise 'kovuşturma yapılmasına yer olmadığına' dair karar verildi. Yücesoy'un takipsizlik kararına karşı itirazı reddedildi.

Yücesoy, bunun üzerine 2013 yılında Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. Başvuruyu inceleyen Anayasa Mahkemesi, verdiği kararda herkesin maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkının Anayasa’nın 17. maddesinde güvence altına alındığını vurguladı. 17. maddenin birinci fıkrasında insan onurunun korunmasının amaçlandığını, üçüncü fıkrasında da kimseye 'işkence' ve 'eziyet' yapılamayacağı, kimsenin 'insan haysiyetiyle bağdaşmayan' ceza veya muameleye tabi tutulamayacağının hüküm altına alındığını hatırlattı.

Devletin yaşam hakkı ile maddi ve manevi varlığı koruma hakkı kapsamında sahip olduğu pozitif yükümlülüklerin bir de usul yönü bulunduğunu bildiren AYM, "Bu usul yükümlülüğü çerçevesinde devlet kişinin maddi ve manevi varlığının zarar görmesine sebep olan olaylar ile doğal olmayan her ölüm olayının sorumlularının belirlenmesini ve gerekiyorsa cezalandırılmasını sağlayabilecek etkili resmî bir soruşturma yürütmek durumundadır. Bu tarz bir soruşturmanın temel amacı, kişilerin yaşam hakkı ile maddi ve manevi varlıklarını koruyan hakların etkin bir şekilde uygulanmasını güvenceye almak ve kamu görevlilerinin ya da kurumlarının karıştığı olaylarda, bunların sorumlulukları altında meydana gelen ölümler ile bireylerin maddi ve manevi varlığına verilen zararlar için hesap vermelerini sağlamaktır." ifadelerine yer verdi. 

Sorumluların tespiti ve cezalandırılmasının gerekip gerekmeyeceği noktasında yeterli bir araştırma yapılmaksızın kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini kayıtlara geçiren AYM, "Başvurucunun yaralanmasına sebebiyet veren eylemlerin insan haysiyetiyle bağdaşmayan muamele olarak nitelendirilebileceği tespit edilmiştir." değerlendirmesini yaptı.

AYM, "Olayın yeteri kadar aydınlatılmaması ve sorumlu olabilecek kişilerin durumları hakkında yeterli bir değerlendirmenin yapılmamış olması karşısında Anayasa’nın 17. maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında öngörülen devletin etkili soruşturma yapma yükümlülüğünün ihlal edildiğine" karar verdi. (CİHAN)

 

ÖNCEKİ HABER

'İsmail Kahraman derhal istifa etmeli'

SONRAKİ HABER

Reza Zarrab'ın yargılandığı dava 16 Haziran'a ertelendi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...