27 Nisan 2016 00:37

Türkiye, yabancı gazeteciler için de riskli ülke

RSF ve CPJ, sınır dışı edilen gazetecilerle ilgili, Türkiye’nin yabancı gazeteciler için de riskli bir ülke olduğuna dikkat çekti.

Paylaş

Gözde TÜZER
İstanbul

Türkiye, 2016 Dünya Basın Özgürlüğü raporuna göre, geçtiğimiz yıla göre iki sıra daha gerileyerek 151. sıraya gelirken, yabancı gazeteciler de bu endişe verici tablodan nasibini alıyor.

Son bir haftada Volker Schwenck, Tural Kerimov, Giorgos Moutafis Türkiye’ye alınmazken, D.Lepeska’nın bulunduğu 4 gazeteci sınırdışı edildi, Hollandalı gazeteci Ebru Umar’a ise yurt dışına çıkış yasağı getirildi. Meslek örgütleri ise bu durumu endişeyle takip ediyor. Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) Türkiye sorumlusu Özgür Öğret; özellikle devletin üst katmanlarından gelen kışkırtıcı açıklamaların Türkiye’nin imajını daha da olumsuz hale getirdiğini belirtirken, Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu ‘Yeni Türkiye’ modelinde bölgesel siyaseti tartışmaya açan yabancı gazetecilerin de artık ülkeye sokulmadığını aktardı.

‘YENİ TÜRKİYE MODELİ’

“Türkiye, 2010’dan beri özellikle de uluslararası medyanın bizzat dönemin Başbakanı Erdoğan’ın kişisel hedefi haline geldikten sonra ve buna paralel olarak keyfi muamele kendisini göstermeye başladığından beri, ciddi itibar kaybına uğradı” diyen Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu, son beş yılda, ülke habercileri ne yaşıyorsa (sözlü ve fiziki şiddet, gözaltı, tutuklama, idari güçlükler vs) uluslararası medya temsilcilerinin de bunu yaşamaya başladığını aktardı. Önderoğlu “İktidarın medya özgürlüğü dahil temel özgürlüklerin perçinleştirmek için değil, belirli bir çıkar odağının güçlendirildiği bir düzen için uğraştığını düşünüyorlar” derken, Erdoğan figürünün, ‘Yeni Türkiye’ modelini, bölgesel siyaseti tartışmaya açan yabancı gazetecilerin de artık ülkeye sokulmadığını aktardı.

“Türkiye’nin gazeteci için güvenli olması için özlük ve sendikal haklar, editoryal bağımsızlık ve fiziki/moral bütünlük olmak üzere bir dizi standartların oturmuş ve içselleştirilmiş olması lazım” diyen Önderoğlu Türkiye’de en yetkili ağızların gazeteciyi bu kadar sistemli şekilde hedef tahtasına oturttuğu bir dönemi hatırlamadığını ve 1 yılda 120 habercinin gözaltına alındığı, habercilerin keyfiyetle tutuklandığı, işsizlerin 348’i bulduğu, 19 gazeteci ve 2 karikatüristin Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaretten mahkum olduğu bir ülkede medya özgürlüğünin sözde kalacağını söyledi.  

“Askeri dönemler geçmişte toplumsal özgürlükleri dondurma işlevi görürken, medya özgürlüğü günümüzde, iktidarın kendi vizyonunu baskın kılmak için muhalefet/eleştiriyi bastırmak ve toplumsal kutuplaşmaya razı gelmesinden zarar görüyor. Dolayısıyla, demokratik standartları pratiğe dökme sıkıntısı Türkiye için geçerli değil” diyen Erol Önderoğlu toplumun, medyasıyla kutuplaştığı, her toplum kesiminin ‘yıkıcı’ veya ‘suçlu’ muamelesi gördüğü bu ortamda, anti-demokratik düzenlemelere ihtiyaç bile duyulduğunu, Türkiye toplumunun endişesinin artık, gazetecilerin haklarıyla sınırlı olmayıp, toplumsal barışın tehdit altına girmesi olduğunu vurguladı. Önderoğlu “Daha kötüsü beklenmezken Türkiye, bu yıl Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütünün Dünya Basın Özgürlüğü Sıralaması’nda 180 ülke içinde 151. sıraya geriledi” dedi.

KIŞKIRTICI SÖYLEMLER

Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) Türkiye sorumlusu Özgür Öğret; CPJ’nin Türkiye’de yabancı gazetecilere yönelik ülkeye almama veya sınırdışı etme uygulamalarının yerleşiyor olmasını endişeyle izlediğini belirterek, “Bugüne dek yabancı gazetecilerin Türkiye’deki en büyük sorunlarının başında dış basına yönelik devletin en üst katlarından gelen kışkırtıcı söylemler ve bunun yarattığı olumsuz imaj geliyordu. Böyle devam ederse devletçe istenmeyen gazetecilerin ülkede barındırılmamaları bunun önüne  geçecek gibi gözüküyor” dedi. Öğret ayrıca CPJ’nin konuya dair daha kapsamlı bir açıklamayı bu hafta kurumsal olarak yapacağını aktardı.

YA SINIRDIŞI, YA YURTDIŞINA ÇIKIŞ YASAĞI

Şimdiye kadar Türkiye’de onlarca yabancı gazeteciye ya sınırdışı kararı verildi ya da yurtdışına çıkış yasağı getirildi. İşte onlardan birkaçı;
24 Nisan’da Hollanda’nın Metro gazetesinde köşe yazarlığı yapan ve “Cumhurbaşkanına hakaret” gerekçesiyle gözaltına alınana gazeteci Ebru Umar serbest bırakılmış, Umar için yurtdışına çıkış yasağı konulmuştu. Ebru Umar, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan için Twitter hesabı üzerinden ve yazdığı makalede “diktatör” dediği için gözaltına alınmıştı.
24 Nisan’da Bild, Reuters, Time, El Cezire, Newsweek ve CNN gibi önemli uluslararası yayınlar için çalışan 38 yaşındaki Yunan fotoğrafçı Giorgos Moutafis, Atina’dan Libya’ya geçmek üzere İstanbul’a geldi. Moutafis, İstanbul Havaalanı’ndan geri çevrildi ve Atina’ya sınır dışı edildi. Moutafis, isminin bir listeye alındığını öğrendiğini belirterek, “Pasaport kontrolü sırasında emniyet yetkilisi, Türkiye’ye girişimin yasak olduğunu söyledi. Geceyi burada geçirdim, ifadem alındı. Neden listeye adımın alındığıyla ilgili kimse bana bilgi vermedi” dedi.
20 Nisan’da Rus haber Ajansı Sputnik-Türkiye Genel Müdürü Tural Kerimov’a giriş yasağı konuldu. Sputnik’e TİB tarafından erişim engeli getirildikten sonra Türkiye’ye gelen Kerimov’un havaalanında bir saat bekletildikten sonra, yetkililer tarafından Rusya’ya dönmesi talep edildiği öğrenildi.
19 Nisan’da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan hakkında hiciv içeren bir klip yayınlayarak Türkiye ile Almanya arasındaki diplomatik krizin fitilini ateşleyen Alman kamu televizyonu ARD’nin Ortadoğu temsilcisi Volker Schwenck sınırdışı edildi. Schwenck’in Türkiye’ye girişi yasaklanırken, sınır dışı edilme gerekçesinin Almanya ile Türkiye arasındaki ‘Erdoğan’a hakaret’ geriliminden kaynaklandığı tahmin ediliyor.
17 Mart’ta Spiegel Online’ın İstanbul muhabiri Hasnain Kazim akreditasyonunun uzatılmaması nedeniyle Türkiye’yi terk etti. Spiegel, Türk makamlarının tutumunu sert bir dille eleştirdi. Kazim 20 Mayıs 2014’te de, Soma’daki maden faciası ile ilgili yaptığı haberler nedeniyle ölüm tehditleri aldığını açıklamış, Spiegel, muhabirini güvenlik gerekçesiyle Hamburg’a çekmişti.
9 Eylül 2015’te Hakkari Yüksekova’da “silahlı terör örgütüne yardım etmek” suçundan gözaltına alındıktan sonra savcılıkça serbest bırakılan Hollandalı gazeteci Frederike Hanneke Geerdink sınır dışı edilmişti.
22 Haziran 2015’te Suriye’den Türkiye’ye kaçak yollarla geçmeye çalıştıkları iddiasıyla gözaltına alınan İtalya İl Manifesto gazetesinden Giuseppe Acconcia ve Fransız Le Figaro gazetesinden Samuel Forey sınırdışı edildi.
7 Mayıs 2015’te Şanlıurfa’da Brezilyalı Fotoğrafçı Gabriel Chaim, Alman Gazeteci ve fotoğrafçı Robin Hinsch ve ABD’li yazar Elizabeth Chappell “Sınır ihlali” gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra sınır dışı edildi.
Nisan 2015’te İçişleri Bakanlığı’nca “persona non grata” (istenmeyen kişi) ilan edilen Suriyeli gazeteci Barzan İso, eşiyle birlikte geldiği İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan ülkeye sokulmamıştı.
28 Mart 2015’te Der Spiegel foto muhabiri Andy Spyra, iş nedeniyle Türkiye’ye geldiği sırada Atatürk Havalimanı’ndan sınır dışı edilmişti.

ÖNCEKİ HABER

Futbolda şiddet: Kim suçlu?

SONRAKİ HABER

Sivas’tan Uruguay’a 1915’in acılarını götürecek

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...