Kılıçdaroğlu'dan Erdoğan'a: Ben Atatürk'ün, Ecevit'in çırağıyım, sen de hırsızların ustasısın
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yolsuzlukla mücadelede Hz. Muhammed'le ilgili bir hadisten örnek vererek hükümeti eleştirdi ve "Kendi hırsızlarını korudular mı, korumadılar mı? Hırsızların altına yattılar mı, yatmadılar mı? Yine kıyameti koparacaklar, Kılıçdaroğlu bunu niye dedi? Kim hırsızın önüne yatarsa, karşısında beni bulur" dedi.
Kılıçdaroğlu kendisine "siyasette çırak" diyen Erdoğan'a "Siyasette Mustafa Kemal Atatürk ve Bülent Ecevit’in çırağıyım. Ama sen de hırsızların ustasısın ve aile boyu hırsızlık yaptınız" yanıtını verdi.
T24'ün haberine göre Kılıçdaroğlu'nun partisinin grup toplantısındaki konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Hangi alanda ahlaki kural yok? Sadece siyasette. Siyasi ahlak yasası çıkmalı. Bu olursa kurtulur Türkiye...
Mekke’nin ileri giden ailelerinden bir kadın hırsızlık yapıyor. Birisini araya koyuyorlar. Gidin sevgili peygamberimize söyleyin, bu kadını bağışlasın. Giden Ubama bin Zeyid. Sahabedir. Usame gider, ricada bulunur. Bu kadını affedin der. Eski Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu’nun kitabındaki cümleleri okuyorum. Sevgili peygamberimiz bu talep üzerine öfkelenir ve “Geçmiş ümmetlerin helak olmalarının başlıca sebeplerinden birinin cezaların sadece fakir ve zayıflara tatbik edilip, zengin ve soylunun affedilmesidir” der ve ardından ekler; “Allah’a yemin ederim ki, hırsızlık yapan Muhammed’in kızı olsaydı, yine cezayı uygulardım.”
Kendi hırsızlarını korudular mı, korumadılar mı? Hırsızların altına yattılar mı, yatmadılar mı? Yine kıyameti koparacaklar, Kılıçdaroğlu bunu niye dedi? Kim hırsızın önüne yatarsa, karşısında beni bulur.
'HIRSIZLARIN USTASISIN'
Bana siyasette çırak diyor. Siyasette Mustafa Kemal Atatürk ve Bülent Ecevit’in çırağıyım. Ama sen de hırsızların ustasısın ve aile boyu hırsızlık yaptınız.
Oturduğu saray haram saraydır. Çoluk çocuk fakir iken, sen kalkıyorsun kendine saray yaptırıyorsun, kaç para deyince de açıklamıyorsun. Bir hırsızlar, iki böyle saraylarda oturanlar açıklamazlar.
'SEN GERÇEKTEN BAŞBAKAN MISIN?'
Din maskelerini indireceğim. Davutoğlu bana edep yahu demiş. Şimdi kalkıp İstanbul'da konuşuyor nereden çıktı bu gökdelen diyor. Bu adam gerçekten başbakan mı? Yeni mi gelmiş Türkiye’ye. Eğer sen edepten söz ediyorsan, yargı kararından söz ediyorsan, yapacağın tek şey var. 16:9. Sultanahmet Camii’nin siluetini bozan kuleleri tıraşlarsan seni kutlayacağım." (HABER MERKEZİ)