12 Nisan 2016 07:49

Davutoğlu'nun 'Kimlik bilgilerini CHP sızdırdı' iddiasına CHP'den yanıt geldi

Paylaş

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun "Vatandaşların kimlik bilgileri CHP'nin İzmir teşkilatından sızdırıldı" sözleri üzerine CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, siyasi partileri seçim denetiminden uzaklaştırılmak için bu tür iftiraların atıldığını söyledi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, siyasi partileri seçim denetiminden uzaklaştırmak için bu tür iftiraların atıldığını ifade ederek, 27 Temmuz 2010 tarihinde emniyetin yaptığı operasyon sonucunda 12 kişinin, kişisel bilgilerin satılmasından hüküm giydiğini hatırlatarak, şöyle konuştu: "Başbakan manipülasyon yaratıyor, iftira atıyor. 2004- 2009 yılları seçmen bilgilerini bırakın, vatandaşlık verilerinin hepsi, mailler ve mesajlar yöntemiyle pazarlanıyordu zaten. Seçmen takibiyle ilgili CHP'nin e- seçmen sistemi var ve seçmen buraya kimlik numarasıyla girerek nerede oy kullanacağına bakar, bu kadar. Biz bu sistemi 2013 yılında açtık. Bizde öyle bir veri yok zaten. O zaman birisi yalan söylüyor. 2009 yılında bize verdikleri verileri 30 partiye de verdiler. 27 Temmuz 2010 tarihinde emniyet operasyon yaptı onlarca kişi gözaltına alındı. Bu tutuklanmaların sonucunda 12 kişi hüküm giydi. Hakim kararlarına baksınlar, orada yazıyor. Suç, 'kişisel verilerin satılması.' Bunlar tamamen manipülasyon. Eski vekil kimse açıklasın. Biz bu takip sistemini 2013 yılında açtık. Başbakan 2008- 2009 yılından söz ediyor. Seçim denetimlerini ortadan kaldırmak için iftira atıyorlar, konu budur. Ben de 'AKP'nin İzmir teşkilatı yaptı' diyerek iftira atabilirim. Altında dayanağı yok. Eski vekilden kastı sanırım Emrehan Halıcı. Ancak Emrehan Bey, 2009 yılında böyle bir sistemi açmadı, 2013 yılında bizim sistemimiz açıldı. 2010 yılına bu konuda kurumlara güvenlik sertifikası veren bir firma vardı. O sertifika bu bilgiler konusunda o kurumların güvenilirliğini ortaya koyuyordu. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne ve Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne yanlışlıkla verdi. KKTC iade etti, ancak Ankara Büyükşehir Belediyesi bir yıl süreyle bu bilgileri kullandı. İnsanların kişisel bilgilerine ulaşıyordu. Başbakan onu da dile getirsin."

‘SIZDIRILAN BİLGİLER DAHA KAPSAMLI'

2011 yılında CHP'de Bilişimden Sorumlu CHP Genel Başkan Yardımcısı olan Emrehan Halıcı ise şunları söyledi:
"Siyasi partiler kendi örgütüyle seçmenin adı, soyadı, hangi sandıkta oy kullanacağı, kendi binasında başka hangi isimlerin seçmen olarak göründüğü bilgilerini paylaşıyor. Biz 2013 yılında bunu yaptık. Ancak sızdırılan bilgiler vatandaşların annesinin kızlık soyadı, adresi gibi bilgiler olduğuna göre siyasi partiler dışına kişi ya da kurum tarafından sızdırılmış olabileceği fikri bende uyanıyor. Eğer bu bilgiler 2008- 2009 yılına aitse siyasi partilerdeki biri tarafından sızdırılmışsa ve yeni olmuşsa siyasi partilerde bu bilgilerin en son hali var, neden o yılları paylaşsın. Bu da soru işareti. Başbakan'ın elindeki bilgiler bende yok ama somut bir kişiye ulaşılmış ise daha detaylı açıklama gerekir, Bu bilgiler birçok kurumda var. İçişleri Bakanlığı'nın MERNİS projesinin bilgileri bunlar. Bunun hemen somut bir sonuç çıkmadan siyasi partilerle ilişkilendirilmesini doğru bulmuyorum. Hepimizi endişelendiren bir gelişmedir bu. Bu kuşku nedeniyle bundan sonra siyasi partilere bu tür bilgilerin verilmemesi yaklaşımı son derece yanlış olur. 2007 yılından itibaren seçimlerle ilgili ciddi güven tartışması oluştu. Hayali seçmenler, ölülere oy kullandırılması, taşıma seçmen gibi çok ciddi soru işareti yaratılmıştı. Uyguladığımız e- seçmen ile 2011 yılından itibaren bu dedikodular en aza indi. Bu uygulama YSK tarafından da kullanılmaya başlandı. AKP de benzer uygulamalar yaptı. Bu durum seçim güvenliğine katkı koyan bir gelişmedir. Kazananın başarısına gölge düşmemesini sağlar. Bu tablodan geriye dönülmesiyle seçmen bilgilerinin seçim güvenliği ile ilgili ciddi tartışmalar olabileceği konusunda uyarmak istiyorum. Bilgilerin sızdırılması kabul edilebilir değildir. Kim sızdırdıysa gereken araştırma kavuşturma yapılmalı. Teknolojinin bu kadar ilerlediği bir ortamda şeffaflık bu kadar önemli iken yasaklarla dolu uygulamaya dönmek kabul edilebilir değildir. Hükümeti bu konuda duyarlı olmaya davet etmek isterim." (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Urfa'da öğrenci servisi devrildi: 30 yaralı

SONRAKİ HABER

DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, 1 Mayıs kararı için toplanacak

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...