Sorunlar çözülmeden göçler artıyor!

Ali YURDAKUL
Orhan KURUL
Elazığ

Elazığ’ın büyük ve eski mahallerinden 15 bin nüfuslu Aksaray Mahallesi, hem Türkiye’nin farklı şehirlerinden hem de Irak ve Suriye’den göç alan bir mahalle. Ev kiralarının daha ucuz olması göçlerin bu mahallede birikmesine neden oluyor. Mahalle, aldığı göç nedeniyle Türkiye’nin içerisinde yaşanan çatışmalı ortamdan ve dışarıda yaşanan savaşlardan fazlasıyla etkileniyor. Ülkelerindeki savaş nedeniyle göç etmek zorunda kalan ve Aksaray Mahallesi’ne yerleşen onlarca Suriyeli aile var. Ancak mahalleli ile mültecilerin arasında bir diyalog hâlâ kurulamamış. Bu durum bazı ön yargıları da beraberinde getiriyor. Zaten yoksul olan mahallenin hiçbir sorunu çözülmeden göçlerin burada birikmesi kültürel açıdan da sorunlar ortaya çıkarmış.

Mahalleyi dolaşırken duvarlardaki bazı yazılar dikkatimizi çekiyor. “Allah’ın dünyasında Allah’ın dediği olmalı” şeklindeki yazılamaların İslamcı bir vakıf tarafından yapıldığını anlıyoruz yaptığımız araştırma sonucu. Mahallede görüştüğümüz gençler bu yazılamaların yeni yapıldığını, İslamcı bir vakfın örgütlenmek için özellikle bu mahalleyi seçtiğini söylüyor. Gençler, bu mahallenin İslamcı örgütler tarafından bilinçli olarak hedef alındığı düşüncesinde. Gençler mahallenin yoksulların yaşadığı bir mahalle olması ve aldığı göç nedeniyle hedef haline geldiğini düşünüyor. Mahallede başka duvar yazıları da var. Suriyelilerin yaşadığı evlerin kapılarında “Suriyeliyim Allah rızası için” gibi yardım isteyen yazıları da dikkat çekiyor.

'SORUNLAR ARTARAK DEVAM EDİYOR!'

Aksaray Mahallesi Muhtarı Abdullah Bayrak, mahallede yaklaşık seksen hanede Suriyeliler ve Iraklıların yaşadığını söyledi. Mahallenin yoksulların yaşadığı bir yer olmasının mültecilerin daha çok Aksaray Mahallesi’ne yerleşmeye yönelttiğine dikkat çeken Bayrak “Mültecilerin yaşadığı yerler daha çok terk edilmiş evler. Evlerde ne banyo, tuvalet ne de elektrik, su var” diye konuştu. Bayrak, mahallede önceden de çok fazla sorun olduğunu söyledikten sonra mültecilerin gelmesinin de bir şeyi değiştirmediğini, aksine başta altyapı olmak üzere sorunların artarak devam ettiğini anlattı. Bayrak, mültecilerle mahalleli arasındaki diyalogsuzluğu da kültürel farklılıklara bağlıyor.

'HERKES SAVAŞA KARŞI AMA KONUŞAMIYORLAR'

75 yaşında ve 45 yıldır bu mahallede yaşayan Hüseyin Turgut mahallenin neredeyse tamamını tanıyor. “Mahallelinin büyük kısmı savaşlara tepkili ancak bunu çok açık konuşmuyorlar” diyen Turgut, “Gidişattan AKP’ye oy veren de MHP, HDP’ye oy veren de tedirgin. Ancak burası yoksul bir mahalle ve savaştan çok ekmek derdi konuşuluyor” sözleriyle anlatıyor mahalledeki genel durumu. AKP’li belediyenin mahalleliye yaptığı yiyecek, kömür vs. yardımlarının pek çok gündemi konuşmayı zorlaştırdığını belirten Turgut, mahallede bir korku hali olduğunu şu sözlerle anlatıyor: “İnsanlarda ciddi bir korku var. O yüzden kimse konuşmak da istemiyor. Konuşanlar da gizli konuşmaya özen gösteriyor” 

'SURİYELİLER UCUZ İŞ GÜCÜ!'

Mahallenin esnaflarından Mustafa İslamoğlu, bölgede yaşanan çatışmalı ortama dikkat çekiyor; “Sur ve Cizre’de yaşanan savaş sadece orayı etkilemiyor ki, buralara da ciddi yansımaları oluyor. Doğru düzgün iş yapamıyoruz.” İslamoğlu da Hüseyin Turgut gibi mahallelinin savaştan memnun olmadığını düşünüyor. Mülteciler için “Türkiye daha kendi yoksullarının derdine çare bulamamışken mültecilerin buralara gelmesi doğru değil” diyerek de bu politikanın yanlış olduğunu söylüyor. Mahalleliyle Suriyeliler arasında neredeyse hiçbir diyaloğun olmadığını İslamoğlu da doğruluyor; “Kendi dükkanları, berberleri, lokantaları var. Bu durum bir süre sonra sosyal çatışmaya bile dönüşebilir” uyarısında da bulunuyor. İslamoğlu’nun anlattığı dikkat çekici noktalardan biri de mültecilerin ucuz işçi olarak kullanılması. “Suriyelilere dışarıdan ucuza çalışan işçi gözüyle bakılıyor” diyen İslamoğlu, başka mahallelerden gelip ‘Burada Suriyeliler varmış, işçi arıyoruz’ diyenler olduğunu, patronların fırsat yaratmaya çalıştığını anlatıyor.