Sendikalar ve emek örgütleri 1 Mayıs öncesi bir araya geldi: Geri adım atmak yerine ortak mücadele etmeliyiz

Eylem NAZLIER
Eren ERGİNE
İstanbul

Beylikdüzü-Esenyut bölgesinde faaliyet yürüten ve farklı konfederasyonlara bağlı sendikalar ve meslek örgütleri 1 Mayıs öncesi düzenledikleri panel-forumda bir araya geldi. Farklı işkollarından işçilerin de katıldığı etkinlikte, son dönemde artan saldırıların içeriğine ilişkin bilgilendirme yapıldı, ortak mücadele ihtiyacına dikkat çekildi. Sendikacılar saldırının büyüklüğü nedeniyle geri çekilmek yerine birlikte mücadele için gerekli adımların atılması gerektiğini söyledi. 

MMO Beylikdüzü İlçe Temsilciliği, DİSK’e bağlı Gıda-İş ve Cam Keramik-İş, Birleşik Metal-İş İstanbul 2 No’lu Şube, Genel-İş 2 No’lu Şube, KESK’e bağlı Tüm Bel-Sen 2 No’lu Şube ve Eğitim Sen 7 No’lu Şube ile Hak-İş’e bağlı Liman-İş Ambarlı Temsilciliğinin çağrıcısı olduğu etkinlik, Beylikdüzü Belediyesi Kültür Merkezinde yapıldı. Etkinlikte “Güvenceli gelecek güvenceli iş için ne yapmalıyız?” sorusuna yanıt arandı. 

Etkinliğin açılış konuşması yapan Genel-İş İstanbul 2 No’lu Şube Başkanı Adil Çiftçi, emeğe dönük saldırıların arttığını, bunun bir parçası olarak kamuda taşeron işçi sayısının 800 bine dayandığını aktardı. Genel-İş olarak taşeronlaştırma ve kiralık işçiliğe karşı mücadeleyi yükselttiklerini dile getiren Çiftçi, güvenceli iş ve güvenceli bir gelecek istediklerini belirtti. 

Forumun moderatörlüğünü yapan Gıda-İş Genel Başkanı Seyit Aslan da devletin bütün kurumlarında taşeronun kalıcı hale getirilmek istendiğini belirterek “Kiralık işçilik yasa tasarısı hazırlanıyor, kıdem tazminatının fona devredilmesi çalışmaları var. Yine kamu emekçilerinin 657 sayılı yasada iş güvencelerinin kaldırılmasına yönelik bir takım hamleler var. İşçi ve emekçilerin de bu yasalara karşı ortak mücadele etmesi gerekir” dedi. 

Aslan’ın ardından bir sunum yapan Eğitim Sen Eğitim Uzmanı Dr. Erkan Aydanoğlu, “Bugün ne yapmalıyız” sorusuna cevap arayan işçilere, “Geçmişte işçi sınıfı nasıl mücadele ettiyse bugün de aynı mücadeleyi vermeliyiz” şeklinde yanıt verdi. Farklı konfederasyonlara bağlı sendikaların ortak mücadelesinin önemine dikkat çekilen etkinlikte sık sık talepler etrafında birlik kurulması gerektiği vurgulandı. 

‘KAZANILMIŞ HAKLARA ÇOK CİDDİ BİR SALDIRI VAR’

Tüm Bel-Sen 1 No’lu Şube Başkanı Kadri Kılıcı: Kazanılmış haklarına dair çok ciddi bir saldırı var. Kıdem tazminatı, 657 yasasındaki iş güvencesinin kaldırılması, asgari ücrette oynanan oyunlar... Esnek çalışma, performansa göre çalışma daha az kişiyle daha fazla iş isteyen bir sistemi kurmaya çalışıyorlar. 1 Mayıs öncesi yerellerde sesimizi ne kadar çok duyurursak o kadar iyidir. Bu anlamda farklı konfederasyonlara bağlı sendika ve meslek örgütlerinin bir arada olmasını olumlu buluyorum. 1 Mayısı alan tartışmalarından çıkartıp, taleplerin görünür olması için çaba harcamalıyız.

‘İNSANLAR YAŞAMIYOR, SADECE KURSAĞINA LOKMA GİTSİN DİYE ÇABALIYOR’

Genel-İş 2 No’lu Şube Başkanı Adil Çiftçi: İşçi ve emekçileri bilinçlendirmek haklarını anlatmak taşeron sisteminin kölelik sistemi olduğunu izah etmek için alanlardayız. Kamuda çalışan işçilerin tamamına kadro verilmesinden yanayız, bunu almak için arkadaşlarımızla el ele verip mücadele edeceğiz. İnsanlar yaşamıyor; sadece kursağına lokma gitsin diye çabalıyor, hiçbir sosyal güvenlikleri yok, gelecekleri yok. 1977 1 Mayısında işçi ve emekçiler katledildi Taksim’de . Bu nedenle Taksim 1 Mayıs alanıdır. 

‘GÜVENCELİ ÇALIŞMA KOŞULLARI GİDEREK YOK OLUYOR ’

Makine Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Battal Kılıç: Emek ve meslek örgütlerinin birlikte hareket etmesi çok önemli. Özellikle güvenceli çalışma koşulları giderek yok oluyor. İşverenler işçileri istedikleri zaman çalıştırıp, istedikleri zaman ise işten çıkaracaklar, hiçbir sosyal güvenceleri olmayacak. Biz emek örgütlerine düşen ise direnmek ve mücadele etmektir.

‘SALDIRILARIN ÜSTESİNDEN ORTAK MÜCADELEYLE GELEBİLİRİZ ‘

Liman-İş Ambarlı Bölge Temsilcisi Sinan Ceviz: Güvenceli çalışma güvenceli iş talebi hayati bir önemde. Kıdem tazminatının kaldırılması gündemde buna dair bir aydınlatma çalışması yürütmek zorunlu. Çünkü işçiler arasında bilgi kirliliği de söz konusu. Yaptığımız bu etkinliklerle bunu sağlamaya, sanayi bölgelerinde birliktelik yaratmaya çalışıyoruz. İşyerlerinde öne çıkan talepler ek zam ve iş kazalarının son bulması. Bu koşulları değiştirmek için sendikalaşmak isteyen işçiler ne yazık ki işten atılıyor. Tüm bu saldırılara karşı 1 Mayısı oldukça yaygın kutlamaya yönelik bir kararımız var. Fabrikalarda işçi sınıfının bütün yaşam alanlarında, taleplerimizi ön plana çıkartmalıyız. En ufak bir hak arama mücadelesinde saldırılarla karşı karşıya kalıyoruz. Geri adım atmak yerine ortak mücadeleyle üstesinden gelebiliriz.

BİRLİK YERELLERDEN  BAŞLAMALI

DİSK Gıda-İş Genel Sekreteri Levent Gökçek: Kiralık işçilikten kıdem tazminatının gaspına, taşeron köleliğinden sendikasızlaştırmaya kadar Türkiye işçi sınıfına karşı sermaye ve hükümet tarafından ağır saldırıların yaşandığı bir dönemde bu tür etkinlikler çok önemli. İşçi sınıfının acil yakıcı sorun ve talepleri farklı konfederasyonlardan sendikaları ortak bir mücadele hattında bir araya gelmesini gerektiriyor. 1 Mayısa giderken yerellerde emek cephesi ile birlikte sermayenin saldırılarına karşı koymalıyız bu etkinlikte bu mücadele birliğine hizmet etmelidir.