30 Mart 2016 00:53

Tacizi protesto etmek de yasak!

Paylaş

Çağla YOLAŞAN
Diyarbakır

Diyarbakır’ın Sur ilçesinde çatışmalar sona ermiş olsa da çeşitli mahallelerde sokağa çıkma yasakları devam ediyor. Diyarbakır Valiliğinin, yasağın ilk günlerinden itibaren yayınladığı “Sur ilçesi sınırları dahilinde her türlü toplantı, yürüyüş, basın açıklaması, afiş yapmanın yasaklandığı” kararı da geçerliliğini koruyor. Bu kararın yalnızca çatışmaların olduğu alanın yakın çevresi için bağlayıcı olduğunu düşünülürken Dicle Üniversitesinin de yasağa tabi olduğu, üniversitede taciz iddiasıyla gündeme gelen öğretim görevlisini protesto etmek amacıyla yapılan eylemin engellenmesiyle ortaya çıktı.

SUR’UN YASAKLARI ÜNİVESİTEYİ DE KAPSIYOR

Geçtiğimiz haftalarda eğitim fakültesinden bir öğretim görevlisinin kadın öğrencilere karşı sözlü ve fiziksel tacizde bulunduğu, öğrencilerin ve bir öğretim görevlisinin şikayeti üzerine açığa çıkmıştı. Bunun üzerine Dicle Üniversitesi Ekmek ve Gül Kadın Çalışmaları Atölyesi tacizi protesto etmek için eğitim fakültesinde bir araya geldi. Polis, Dicle Üniversitesinin Sur ilçesi sınırlarında olduğunu ve basın açıklaması yapılmasının yasak olduğunu, yapılması halinde gözaltı yapacağını söyledi. Kadın öğrenciler, “Valilik ve Rektörlüğün bu eylemi yaptırmamak üzere özel bir talimatı var. Yasakçı zihniyetin tacizi bile protesto etmemizi engellemeye çalışan bir noktaya gelmiş olması bizlere de daha fazla bir araya gelme ihtiyacını iyiden iyiye hissettirmeye başladı” dedi.

TACİZCİ HÜKÜMETTEN ALDIĞI GÜCE GÜVENİYOR

Yaşanan olay üzerine gazetemize konuşan kaıdn öğrenciler, “Bizim karşı çıktığımız şey hocanın öğrencileri taciz etmesiydi, bunun Sur’daki eylemlerin yasaklanmasıyla hiçbir ilgisi yok” dedi. Ancak polis müdahalesinin Sur’dan ayrılamayacağını dile getiren öğrenciler, “Çünkü her ikisinde de kendisine biçtiği özgürlük alanını genişletmek isteyen bir mücadele var” dedi.

Taciz dolayısıyla şikayet edilen öğretim görevlisinin, Hükümetin kadın politikasının arkasına sığındığını belirten öğrenciler, “Kadınlar bu düzende hem eziliyor hem de bu zihniyetin sürdürücüsü olabiliyor. Kadınların bu ezilmişliğin kader olmadığını, bunun böyle süremeyeceğine inanması ve kendi gücücün farkına varması gerekiyor. Bunun için mücadeleyi değerli görüyorum. Kadınların bu sorunu erkeklere bırakmaması ve kendi elleriyle çözmesi gerekiyor” dedi.

‘ÖRGÜTLENMEYE İTEN ÇOK SEBEP VAR’

Kadınlara yönelik saldırıya her yerde karşılaştıklarını dile getiren öğrenciler şöyle devam etti: “Her gün bir yerlerde teşhir edilen kadın bedenleri görmekten bıktık, tecavüz haberlerinden bıktık. Bunun için daha fazla mücadele etmeliyiz. Kendi özel hayatında tacize uğramayan kadın yok. Ailenin içinde de böyledir, kadınlara biçilen roller var. Biz börek açmak zorunda değiliz. Bize biçilen rolleri reddetmek zorundayız.”

ÖNCEKİ HABER

Pamukkale Üniversitesi öğrencileri: Savaşta ölen zengin birini gördünüz mü?

SONRAKİ HABER

Güneşin doğduğu yana bakın

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...